Vahap COŞKUN
Ekim 20024’te Bahçeli, Kürt meselesinde yeni bir çözüm sürecinin işaret fişeğini çaktığında CHP’de taban ile tavan arasında bir fikri bölünme baş gösterdi. CHP tabanı ile CHP’ye yakın medya, akademi ve kanaat önderleri sürece karşı -en hafifi tabirle- son derece mesafeli bir dil kurdular. Buna mukabil CHP yönetimi, Kürt seçmenleri düşünerek süreci ilkesel olarak destekleyen bir pozisyon aldı.
Bilhassa Özel ve İmamoğlu, alttan gelen tazyike rağmen süreci destekleyen söylemden taviz vermediler. Ancak iktidarın İmamoğlu’nu merkeze alarak belediyeler üzerinden CHP’yi kıskaca alması, CHP seçmenlerinde sürece olan karşıtlığı keskinleştirdi. Partinin cumhurbaşkanı adayının hapishaneye atıldığı bir vasat, CHP’lilerin önemli bir kesiminde zaten var olan karşıtlığı mutlaklaştırdı.
Artık iktidardan gelen her öneri otomatikman reddedilmeliydi. İktidarın kokusunu taşıyan her proje anında geri çevrilmeliydi. Anayasa rafa kaldırılmış ve CHP de hedef tahtasına oturtulmuştu. Böyle bir dönemde iktidarla konuşmanın bir manası yoktu. Üzerinde iktidarın imzası olan hiçbir tasarı ya da girişim tartışmaya değmezdi. Makul olan tek bir tavır vardı; o da iktidardan gelen her şeyi elinin tersiyle itmekti.
Giderek katılaşan bu ruh hali nedeniyle CHP’lilerde DEM Parti’ye karşı da bir öfke birikti. Zira DEM Parti, çözüm süreci için iktidarla temasa geçmişti. Affedilemez bir günah işlemişti DEM Parti. O nedenle geçmişteki bütün sevaplarının üzeri çizildi. Mesela, DEM Parti’nin 2018’den itibaren gerek genel ve gerek yerel seçimlerde CHP’nin yanında saf tuttuğu unutuldu. 2023’te CHP adayı Kılıçdaroğlu’nun Kürt illerinde, CHP’nin kalesi kabul edilen illerden daha fazla oranda oy aldığı hatırlanmadı. 2024’te CHP’nin büyükşehirlerdeki başarısında DEM Parti seçmenlerinin verdiği desteğin sözü edilmez oldu.
DEM Parti’nin iktidarla bir otoriterleşme pazarlığına girmediği gerçeği göz ardı edildi, el çabukluğuyla DEM Parti aniden otoriterleşmenin değirmenine su taşıyan bir suçlu gibi lanse edilmeye başlandı. Hatta kantarın topuzunu kaçıranlar, DEM Parti’yi ve dahası Kürtleri, muhalefet ihanet etmekle, kendilerini kurtarmak için iktidara yamanmakla, sultanın sofrasına oturmakla ve demokrasiyi satmakla suçlar oldular. DEM Parti, artık iktidarın günah ortağıydı.
İman Meselesi
CHP sokağından DEM Parti’ye yönelik ölçüsüz ithamların yükselmesi, en çok parti yönetimini zora düşürdü. Çünkü CHP’nin yükselişinde Kürtlerin hatırı sayılır bir payı vardı. Aklı başında hiçbir parti yönetimi, böyle bir seçmen desteğini yitirmek istemezdi. Bu desteğin zayıflamasına neden olacak sözlerden de, işlerden de uzak dururdu.
Özel de Kürtlerin hassasiyetini bildiğinden sürece dair menfi bir kelam etmekten kaçındı. Her seferinde, süreci desteklediklerini dile getirdi. Özel’in bu bağlamda yaptığı son iki açıklamaya özellikle değinmek gerekir. Rudaw’da katıldığı bir programda Özel, anadilde eğitimi ve kapsayıcı vatandaşlık tanımını destekleyen bir pozisyon aldı.
Ne anadilde eğitim ne de kapsayıcı bir vatandaşlık tanımı, CHP tabanının rahatlıkla sindirebileceği konular. CHP’lilerin büyük bir kısmı için, Türkçe eğitim ve Türklüğe dayalı bir vatandaşlık tarifi bir iman meselesi gibi; o sebeple Kürtçe de eğitim verilmesini ve vatandaşlığın daha nötr bir tarife kavuşturulmasını “taviz” olarak niteliyorlar. Onların nezdinde bunlar verilmemesi gereken tavizler; aksi takdirde bir kez bu yola girildi mi memleketin dikişleri atar ve o dikişler de bir daha tutmaz olur.
Ne Yapsın DEM Parti?
Özel, ikinci çarpıcı açıklamasını Tele1’de yaptı. “DEM Parti, muhalefetten kopuyor, iktidara yanaşıyor, demokrasiye ihanet ediyor” yollu eleştirileri içeren bir suale Özel, DEM Parti’nin doğru yaptığını belirten bir cevap verdi, hem de hiç eğip bükmeden:
“DEM Parti meselesine elbette eleştirel yaklaşanlar, şüpheyle yaklaşanlar olabilir. Ama ben DEM Parti’nin bugüne kadar bizimle yaptığı görüşmelerde ve topluma açık söylemlerinde bunca yıllık mücadeleleri, bunca yıllık ortaya koymuş oldukları perspektif, dile getirdikleri siyaset açısından bu yaklaşımı bir fırsat olarak görmelerini ve buna ciddi bir destek vermelerini son derece anlaşılır buluyorum. Nasıl ben tarihsel bir tutarlılık içinde bir masa olursa, demokratikleşme doğrultusunda oraya geliriz otururuz diyorsam, onlar da yıllardır söylediklerini hatta söylediklerinden ilerisini Devlet Bey söylemişken, devlet sahiplenmişken, iktidar bunu taahhüt ediyorken ne yapsındı DEM Parti yani?”
Özel, programı sunan ve DEM Parti’nin süreç siyasetine karşı menfi görüşleriyle bilinen Merdan Yanardağ’ın tam bu sırada araya girip “Yani takındıkları tutumu haklı mı görüyorsunuz?” şeklindeki sorusuna yanıt verirken de geri adım atmadı:
“Kendileri açısından yani, ne yapsınlar? DEM Parti’nin söylediklerinin, taleplerinin karşılanacağı bir zemin vaat ediliyorsa DEM Parti ‘Kardeşim biz burada yokuz’ mu diyecek? Diyemez.”
Özel’in hem anadilde eğitime ve kapsayıcı vatandaşlığa destek vermesini hem de DEM Parti’nin hakkını teslim etmesini, CHP’liler kolay hazmedemez. Çünkü bu meselelerde güçlü ezberler var. Mahallenin küçümsenmeyecek bir kısmında hüküm süren genel geçer yargılar var. Dolayısıyla bu ezberlerin dışına çıkmak ve bu yargıların hilafına bir laf etmek Özel bakımından da bir imtihan.
Özel’in bu imtihandan siyaseten sağ çıkıp çıkmayacağını zaman tayin edecek. Onun bu kritik dönemeçteki en büyük avantajı, İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından gösterdiği yüksek performans. Muhtemelen ne muarızları ne de taraftarları ondan böylesine başarılı bir performans bekliyordu. Hâlihazırda Özel’in eli güçlü olduğundan partisinin dar kalıplarını biraz daha zorlayabilir. Hem partisi hem de ülke için doğrusu da bu olur.
Yazarlar
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçHalk TV ve Sözcü TV'nin karartılması hakkında 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2025
28.06.2025
15.06.2025
30.05.2025
21.05.2025
15.05.2025
29.04.2025
21.04.2025
15.04.2025
8.04.2025