Vahap COŞKUN
1923- 16 Mart. Mustafa Kemal, Adana esnafıyla sohbet ediyor. Onlara bölgenin asıl “sahib-i aslisi”nin kim olduğunu söylüyor: “Ermenilerin bu feyizli ülkede hiçbir hakkı yoktur. Memleketiniz sizindir, Türklerindir. Bu memleket tarihte Türktü, o halde Türktür ve ebediyen Türk olarak yaşayacaktır... Bu bereketli yerler koyu ve öz Türk memleketidir.” (Ahmet Yıldız, Ne Mutlu Türküm Diyebilene, s. 211)
1924- Anayasa’da vatandaşlık mevzuu Meclis’te hararetli tartışmalara sahne oluyor. Hamdullah Suphi, herkese “Türk” denmesine karşı çıkıyor: “Diyoruz ki: Devletin Türkiye Cumhuriyetinin tebaası tamamiyle Türktür. Bir taraftan da hükümet mücadele ediyor, ecnebiler tarafından tesis edilmiş müessesatta çalışan rumu, ermeniyi çıkarmağa çalışıyor. Biz bunları rumdur, ermenidir diye çıkarmak istediğimiz vakit bize ‘Hayır, Meclisinizden çıkan kanun mucibince bunlar Türktür’ derlerse ne cevap vereceksiniz?...Onlar Türk olamazlar.” (Şeref Gözübüyük- Zekai Sezgin, 1924 Anayasası Hakkındaki Meclis Görüşmeleri, s. 437-439)
1926- Rüştü Saracoğlu, kabinede Kürtlere ilişkin yaklaşımını ifade ediyor: “Kendi (Kürt) davaları açısından kültürel düzeyleri çok düşük, zihniyetleri çok geri, Türkiye’nin genel politik yapısı içinde yer alamazlar... Daha ileri ve daha kültürlü Türkler ile rekabet içinde yaşam mücadelesi vermeye ekonomik olarak uygun olmadıkları için azalıp tükenecekler... Gidebilenler İran ve Irak’a göç edecekler, geri kalanlar ise yalnızca zayıf olanın tutunamaması ilkesine tâbi olacaklar.” (David McDowall, Modern Kürt Tarihi, s. 277)
1926- Şeyh Said İsyanı sonrasında Türk Ocakları’nın II. Kurultayı’nda İsmet İnönü, rejimin niteliğini anlatıyor: “Biz açıkça milliyetçiyiz... ve milliyetçilik bizim yegâne birlik unsurumuzdur. Türk ekseriyetinde diğer unsurların (etnik toplulukların) hiçbir nüfuzu yoktur. Vazifemiz Türk vatanı içinde Türk olmayanları behemehâl Türk yapmaktır. Türklere ve Türklüğe muhalefet edecek anasırı kesip atacağız. Ülkeye hizmet edeceklerde her şeyin üstünde aradığımız Türk olmalarıdır.” (Yıldız, Age., s. 155-156)
1930- Mahmut Esat Bozkurt, bu kez Ağrı İsyanı’nın ertesinde, Ödemiş’te seçmenlerine CHP’ye üye olmasının gerekçesini açıklıyor: “Bu fırka bugüne kadar yaptıkları ile esasen efendi olan Türk milletine mevkiini iade etti. Benim fikrim, kanaatim şudur ki, dost da, düşman da dinlesin ki, bu memleketin efendisi Türktür. Öz Türk olmayanların Türk vatanında bir hakkı vardır, o da hizmetçi olmaktır, köle olmaktır.”
1937- CHP’nin Altı Ok’u anayasa hükmü hâline getirildiğinde Şükrü Kaya, milliyetçilik anlayışını izah ediyor: “Atatürk’ün koyduğu prensipler Türk’tür... Bu prensipler aynı zamanda Türkçüdür de... Türk milleti, mutlaka Türkçü ve millici olmak zorundadır.” (Taha Akyol, Atatürk’ün İhtilal Hukuku, s. 602)
CHP, tarihiyle yüzleşmedi, övündü
Böyle bir mirasın üzerinde oturan CHP’de Birgül Ayman Güler’in, kimlikleri bir hiyerarşiye tabi tutmasında ve “Türk ulusuyla Kürt milliyetini eşit, eş değerde gördüremezsiniz” demesinde şaşılacak bir durum yok. Keza CHP grubunun ırkçılık içeren bu sözleri hararetle alkışlaması ve Süheyl Batum’un “Orada birçok kişinin ortak düşüncesini dile getirdi” demesi de normal.
Zira CHP, tarihiyle yüzleşmedi, aksine onunla övündü. Irkçılıkla bulanmış bir milliyetçilik, bir kimliği diğerinden üstün tutmak, CHP içinde utanılacak bir şey olmadı.
CHP’nin azımsanmayacak bir kısmı için, 1930’lar bir “altın çağ”dır. “Türk ihtilali, öz Türklerin elinde kalmalıdır. Türkün en kötüsü, Türk olmayanın en iyisinden iyidir” diyen Bozkurt da bir rol model. Çoğu CHP’li “Türk devleti işlerini Türkten başkasına vermeyelim. Türk devleti işlerinin başına öz Türkten başkası geçmemelidir” gibi inciler saçan Bozkurt’la aynı zihniyeti taşıyor.
Kılıçdaroğlu’nun Ayman’ı doğrudan eleştirememesinin nedeni de bu.
CHP’deki bu etkin damar, düşüncelerinin her şeye kadir olduğu sürekli bir ihtilal rejiminin hayalini kuruyor. Atladıkları nokta, artık bunun imkânsız olduğu.
Oysa İsmet İnönü 1948’de bunu görmüştü: “İhtilal devrinden kanun devrine girdik. Evvelce vatandaş hakları, yalnızca kanunda yazılırdı ve biz onu istediğimiz gibi tatbik ederdik. Atatürk devrine dönemeyiz. Vatandaş hakkını istediği gibi alacaktır, reyini istediği gibi kullanacaktır.”(Akyol, Age., s. 609)
Ulusalcıların sorunu bu: Paşa’nın 65 yıl önce gördüğünü görmemek.
Atatürk’ün düzeninin geri gelmeyeceğini ve artık üstün olmadıklarını kabul etmek istemiyorlar. Bu hazımsızlıkları, ırkçılıklarının su yüzüne çıkmasını sağlıyor.
CHP için vahim olabilir ama toplum için hayırlı bir gelişme bu.
twitter.com/vahap_coskun
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- İktidarın siyasi acizliği
11.07.2025 - Barışı savunmayayım da ne yapayım!
28.06.2025 - Özgür Özel’in İmtihanı
15.06.2025 - Barışa Omuz Vermek
30.05.2025 - Süreç Karşıtlığının Üç Hali
21.05.2025 - PKK’sız Türkiye’ye hoş geldiniz
15.05.2025 - Barış Hepimize İyi Gelecek
29.04.2025 - CHP’nin Kürt Meselesi
21.04.2025 - İmamoğlu Operasyonu ve Çözüm Süreci
15.04.2025 - Niyetlenmemiş Sonuçlar
8.04.2025
Yazarlar
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçHalk TV ve Sözcü TV'nin karartılması hakkında 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
Hrac Madooglu
Basbakana duydugunuz hayranlik goz yasartici. Ya "muftuye karsilik ruhban okulu" sozune ne dersiniz? insan haklari konusunda mubadeleden yana misiniz?