Vahap COŞKUN
Öcalan, 2005 yılının Ocak ayında Başbakan Erdoğan’a bir mektup yazar. Erdoğan’a gönderdiği üçüncü mektuptur bu; ilk mektubuna cevap verilmemiş, ikinci mektubu ise kendisine iade edilmiştir.
Mektubunda tarihsel bir perspektifle Kürt meselesine yaklaşımını anlatır Öcalan. Bir süredir dillendirmekte olduğu bağımsız bir devlete ve “Güney Kürdistan’da Barzani-Talabani ekseninde şekillenen Kürt milliyetçiliğine” karşı olan duruşunu bu mektupta da işler. Ona göre Ortadoğu’da iki tarihi kırılma anı vardır. İlki İsrail devletinin kurulmasıdır. Arap aleminde muazzam bir kırılma yaratan bu devlet, Ortadoğu’yu kan deryasına çevirmiş, maddi ve manevi değerlerin darbe yemesine neden olmuştur. İkinci kırılma ise, Kürdistan’ın kurulacak olmasıdır. Bunun yaratacağı tahribatı ise şöyle açıklar Öcalan:
“Kürt hakim işbirlikçi tabaka”
“Şimdi ikinci büyük kırılma olarak Kürdistan, Arap, Acem üçgeninde ortaya çıkan çatışmalı Kürt milliyetçiliği, kritik bir aşamayı yaşıyor. ilkel milliyetçilik modern milliyetçiliğe dönüşecek. Kürt milliyetçiliği de devletleşecek. Bu milliyetçiliği de Arap, İran ve Türk’e karşı savaştıracaklar. Kürt hakim işbirlikçi tabaka, ABD, İngilizler ve hattâ Avrupa’ya da dayandırılarak devletleştiriliyor. ABD bunu neye istiyor? ABD Ermenilere el attı, Ermeniler bitti. İngilizler İyonyalılara el ettı, onlar da yok oldular. Yine Asurilere el atan İngilizler, onları da bitirdi. Anadolu halklarının sonu getirildi. Sonra ne oldu? İngiliz, Fransız burjuvazisine pazar doğdu. İngiliz, Fransız emperyalizminin ticari çıkarları uğruna üç bin yıllık kültürler yok edildi. İşte bu nedenle istiyorlar Kürt devletleşmesini.” (Cengiz Kapmaz, Öcalan’ın İmralı Günleri, İthaki Yayınları, 2011, s. 305-306)
“Hakim işbirlikçi tabaka“dan kasıt belli: Talabani, ama özellikle de Barzani. Ona yönelik değerlendirmeler ağır. “İşbirlikçilik“ten “yayılmacılık“a, “ilkel milliyetçilik“ten emperyalistlere sırtını dayamaya ve oradan Ortadoğu’da dökülecek kanların müsebbibi olmaya kadar çok ağır ithamlar var.
Geçmişte aralarında yaşanan sıcak çatışma da düşünüldüğünde Öcalan’ın hakkında bu derece sert ifadelere sarf ettiği bir kişiyle selamı sabahı keseceği, onun hakkında artık tek bir olumlu laf etmeyeceği düşünülebilir.
Ama ne hayat, ne de siyaset böyle ilerler. Hayatın ve siyasetin gerçekleri ve değişen dinamikleri, insanları her daim yeniden muhasebe yapmaya yöneltir, geçmişteki yargılarını gözden geçirmeye zorlar. Böylelikle insanlar kendilerini eskisinden tamamen farklı bir konumda ve farklı bir dille konuşurken bulabilirler. Nitekim Öcalan’ın Barzani’ye dair düşüncelerinde ve dilinde böyle bir değişim yaşanır.
“Kürt milletinin lideri”
2013′ün başlarında Türkiye’de Kürt meselesinin çözümü için yeni bir sürece girilir ve devlet ile PKK arasında görüşmeler başlar. Süreçte iki tarafın da değerini takdir ettiği mühim bir aktör daha vardır: Barzani. Öcalan bu kez Barzani’ye bir mektup yazar. Mektup 6 Haziran’da Barzani’ye ulaşır. Mektupta Barzani’ye “Kürt milletinin lideri” olarak hitap eder Öcalan ve onu sadece Güney Kürdistan’ın değil Kürdistan’ın dört parçasının da lideri olarak gördüğünü belirtir. Mektup Barzani’ye övgülerle doludur:
“Kürt milletinin değerli lideri Mesut Barzani, selam ve saygılar. Her şeyden önce emek ve çalışmalarınızdan dolayı size teşekkür ediyorum ve başarılar diliyorum. Kadim ve tecrübeli siyasetinizle Türkiye’de dökülen kanın sonlanmasında ve barış kararının alınmasında gösterdiğiniz irade ve kararlılıktan dolayı size teşekkür ediyorum. Değerli ve saygıdeğer kardeşim Mesut Barzani. Ben sizi sadece Kürt bölgesinin başkanı değil, dört parça Kürdistan’ın lideri olarak görüyorum ve bu şerefi de size veriyorum. Çünkü, hepimiz anladık ki, zeki ve kadim tecrübenizle Kürt milletinin yarısından fazlasının haklarını elde ettiniz. Ben bu inancı taşıyorum. Ben Kürt halkının yarısının haklarını elde edenin, diğer geri kalan haklarını da elde edebileceğine inanıyorum. Allah’tan dileğim sizin sağlıklı ve başarılı olmanızdır. Benim sizden dileğim ayrıca şudur ki, oraya gelen PKK gerillalarına da sahiplenmeniz ve yaşamlarını garanti altına almanızdır. Gerillaların yaşamlarının riske girmemesi için çaba göstermenizi diliyorum.”(http://gundem.milliyet.com.tr/ocalan-dan-barzani-ye-carpici/gundem/detay/1720276/default.htm)
Dilin ayarı
Bu iki mektubu hatırlatmamın nedeni şu: Barzani’nin, Başbakan Erdoğan’ın davetlisi olarak Diyarbakır’a gelecek olması Kürtlerin bazı kesimlerinde bir rahatsızlık yarattı. Siyasi rekabetin üst seviyede olduğu bir vakitte rahatsız olunması normal; görüşmenin zaman ve mekanı bazılarında huzursuzluk doğurabilir, görüşme bu yönleriyle eleştirilebilir. Lakin bilhassa sosyal medyada ve sokakta kantarın topuzunun kaçtığı görülüyor. Barzani’nin, Erdoğan’ın siyasi amaçlarının malzemesi olduğu yazılıyor. Muktedirin sofrasına iştahla oturan bir Barzani portresi resmediliyor. Barzani’nin şahsi istikbalini Kürdistan’ın üzerinde tuttuğu belirtiliyor. Ve hatta Barzani’nin Kürt davasını sattığı söyleniyor.
Gündelik siyasete ve sözün şehvetine kapılarak Barzani’ye salvo ateşi yapanlara Öcalan’ın iki mektubunu tekrardan okumalarını tavsiye ederim. Bugün kestirmeden “hain” ve “işbirlikçi” olarak ilan ettiğiniz kişi, yarın sözleri ve tavrıyla sizi zorda bırakabilir, onu “kahraman” olarak selamlamak durumunda kalabilirsiniz. İster övgü, ister yergi için olsun, dilin ayarını tutturmakta fayda var!
http://serbestiyet.com/kurtler-arasinda-da-barisa-ihtiyac-var/
.
Yazarlar
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2025
28.06.2025
15.06.2025
30.05.2025
21.05.2025
15.05.2025
29.04.2025
21.04.2025
15.04.2025
8.04.2025