Vahap COŞKUN
Lice’de hayatını kaybeden vatandaşların defnedilmesinden sonra bir grup Diyarbakır’da Hava Kuvvetleri’ne ait askerî bölgenin içine girdi ve buradaki bayrağı indirdi. Olay, siyasette infialle karşılandı. Tüm devlet erkânı ve partiler tepki gösterdi. Ama tepkilerin içeriği farklıydı. HDP Eşgenel Başkanı Sabahat Tuncel, provokasyona dikkat çekti ve tasvip etmediklerini belirtti. CHP ve MHP ise, bu olay üzerinden hükümeti ve süreci vurmanın siyasetini yürüttü. Kılıçdaroğlu’na göre bayrağı indirten Erdoğan’dı: “Bir askerî birlik düşünün tel örgüden atlıyor, direğe çıkıyor, bayrağı indirip kaçıyor. Erdoğan ve Gül konuşmuyor. Diyarbakır’daki bayrağı oradan Erdoğan indirdi.”
Bahçeli’ye göre yapılması gereken, “hainin orada alnının çatından devrilmesi” idi. Bu,“Haktır, hukuktur, mahşeri vicdanın şaşmaz adaletidir.” Baştan aşağıya bayraklarla bezenen grup salonunda Bahçeli, içinde bol miktarda “hain, vampir, ihanet” geçen konuşmasında sürece karşı beslediği nefreti net sözlerle dile getirdi: “Batsın senin çözümün, batsın senin barışın, yerin dibine geçsin senin özgürlük ve barış anlayışın. Kahrolsun sizin süreç fitneniz.”
Erdoğan ise, bir taraftan tahriklere dikkat çekti, diğer taraftan ise kendisini bayrakla vurmak isteyen muhalefete karşı milliyetçiliği kimseye bırakmadı. Bayrağı indirenin çocuk olmasının kendilerini ilgilendirmediğini; eylemi yapanın ve onu oraya gönderlerin bunun bedelini ödeyeceğini, zafiyet gösteren asker ve komutanların da cezalandırılacağını bildirdi.
‘Diren Lice’ ve ‘Diren Türk Bayrağı’
Sadece siyasetçiler değil toplumda da dalgalanma oldu. Bayrak yürüyüşleri yapıldı. Televizyonlarda saatlerce bu mevzu tartışıldı. Sosyal medyada kılıçlar bileylendi, hamaset doruğa çıktı. Bir televizyon programında İsmail Kılıçarslan ile konuyu değerlendiriyorduk. Kılıçarslan, geçen yıl bu vakitler “Diren Lice” diye yeri göğü inleten bazı kimselerin Diyarbakır’daki hadiseden sonra “Diren Türk Bayrağı” moduna geçtiklerini anlattı. Dün Kürtleri sokağa dökmek için çağrıda bulunanlar, bugün Kürtleri hain edip linçe uğratmanın yoluna taş döşüyorlardı. Gaye süreci ve barışı vurmak olduğunda, Kürtlere bazen dost postunda yaklaşılıyor, bazen de düşmanca baltalar çıkarılıyor, her araç ve metot meşru olabiliyordu.
Deja vu
Başka yerlerde de böyle midir bilmiyorum ama Türkiye’de yaşamak insana her zaman bir deja vu hissi veriyor. Yaşadıklarımız bizi sürekli olarak “Bu daha önce bizim başımıza gelmişti, biz bunu daha önce görmüştük” şeklinde düşünmeye itiyor. Bayrak meselesi de öyle. Bayrak araç kılınarak yapılan provokasyonlara yabancı değiliz. 1996’da HADEP Kurultayı’nda bayrak indirildi ve ardından fırtına koptu. Mersin’de iki çocuğa bayrak yaktırıldı, toplum galeyana geldi. Olayın müsebbibi olarak Kürtler gösterildi ve her yerde onlara karşı kin ve öfke kusuldu.
Böylesine bir tecrübe sahip bir toplum bu neviden provokasyonlara karşı şerbetli olmalı, onlardan ders çıkartmalı. Kışkırtmaları anında teşhis etmeli, boşa çıkarmalı veya en azından tesirini asgariye indirecek basireti göstermeli. Kürt meselesinin çözümünde bir mesafe kat edildiğinde, her seferinde bir bayrak indirme hareketi ile bu mesafenin sıfırlanmaya çalışıldığını, tekrar başa döndürülmeye çalışıldığını görmeli. Bu kez de, tarafların sürecin yeni bir aşamaya evirildiği, görüşmelerin siyasi bir mahiyet kazandığı, takvimli ve somut adımların atılacağını açıkladığı bir
dönemde bayrak indirmenin bir tesadüf olamayacağını fark etmeli.
Beklenti bu; ama ne yazık ki bu gerçekleşmiyor. Zira burada milliyetçilik, bütün partilerin ortak paydası. Bayrak da milliyetçiliğin en önemli sembolü. Böyle bir siyasi iklimde bayrak, gerek duyulduğu her anda, bir provokasyon nesnesi olarak kullanılabiliyor. Bayrağı hedefleyen bir eylemin tahrik gücü çok yüksek oluyor ve diğer bütün meselelerin üzerine örtebiliyor. Mesela bayrak provokasyonu patladı, ne Kürt meselesi eksenli son gelişmeler layıkıyla tartışılabildi, ne de Lice’de hayatını kaybeden iki vatandaşın yası hakkıyla tutulabildi. Bayrak, tüm bunların konuşulmasını imkânsız kıldı.
İnsanın kutsallığı
Öcalan kendisiyle yapılan görüşmede, hiç kimsenin kutsalına yönelik bir hareket içinde olmayacaklarını, yapılanın bir provokasyon olduğunu, tarafların gerekli incelemeyi yapıp sorumluları tespit etmelerini ve kamuoyunu bilgilendirmelerini istedi. Haklı. Hele bıçak sırtı meselelerde, taraflar yaptıklarına ve söylediklerine azami bir dikkat göstermeli, kutsal addedilen sembollere yönelik bir tavır içinde olmamalılar. Süreci sabote etmek için hazır bekleyenlerin eline kullanabilecekleri bir bahane sunmamalılar. Sorumluluk bunu gerektirir.
Bununla birlikte asıl kutsal olanın insan hayatı olduğunu hep hatırda tutmak gerekir. Herkesin öncelikli mükellefiyeti budur. İnsanın hayatını savunmak ve her halükârda onu yaşatmaya çalışmak herkesin öncelikli mükellefiyetidir. Bu bağlamda, bayrak direğine çıkan çocuğun hayatına yönelik bir müdahalede bulunmayan askerler ve komutan takdir edilmeli. Allah göstermesin orada yapılacak bir müdahale, asker ile yürüyüş yapan kitlenin karşı karşıya gelmesine ve çok fazla sayıda insanın yaşamını yitirmesine neden olabilirdi. Bu da provokasyonun amacına ulaşmasını sağlar, bizi çok daha geri ve kötü bir noktaya iterdi. Asker bu davranışıyla, hem süreci sürdürme konusundaki hassasiyeti gösterdi, hem de çok büyük olayların önünü aldı. Dolayısıyla bayrak üzerinden askeri dövmenin anlamı yok, oradaki askerler cezalandırılmayı değil, tam tersine ödüllendirilmeyi hak ettiler.
Yazarlar
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçHalk TV ve Sözcü TV'nin karartılması hakkında 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2025
28.06.2025
15.06.2025
30.05.2025
21.05.2025
15.05.2025
29.04.2025
21.04.2025
15.04.2025
8.04.2025