Vahap COŞKUN
Ankara’da birçok sivil toplum örgütü ve sendika tarafından organize edilen “Barış ve Demokrasi Mitingi”ne vahşi bir saldırı yapıldı. Mitinge katılanların toplandığı meydanda iki bomba patlatıldı. Çok ağır bir tablo ortaya çıktı. Resmi açıklamalara göre 86 kişi hayatını kaybetti, 186 kişi yaralandı. Ülke, tarihinin en acı günlerinden birini yaşadı. Allah ölenlere rahmet etsin, yaralananlara acil şifalar göndersin, ailelerine sabır ve dayanma gücü versin.
Henüz saldırının nasıl yapıldığı ve failinin kim olduğu açıklığa kavuşturulmuş değil. Ancak kim tarafından ve hangi yöntemle yapılmış olursa olsun bu barbar saldırının milletin tamamına, toplumsal barış ve huzura yönelik bir katliam girişimi olduğu kesin.
Çatışmayı daim kılmak
Sınırlı bilgilere sahibiz. Olağan çok sayıda şüpheli olsa da, daha saldırganların ve arkasındaki güçlerin kimliği teşhis edilmedi. Buna mukabil yine de bu meş’um saldırının altında yatan üç hedefin olduğu söylenebilir: İlki, memleket sathında bir çatışma atmosferini canlı tutmaktır. 5 Haziran Diyarbakır’da ve 20 Temmuz’da Suruç’ta gerçekleştirilen bombalı saldırıların amacı, çözüm sürecini sabote etmek ve bir çatışmanın önünü açmaktı. Maalesef bunda başarı elde edildi. Suruç’un ardından başlayan çatışmalı dönem çok sayıda insanımızın hayatına mal oldu. Ankara Garı’nda patlatılan bomba ise, mevcut çatışma zeminini güçlendirmeyi, çatışmazlığa dair niyet ve ihtimalleri bertaraf etmeyi, çatışma enerjisini büyütmeyi hedefliyor. Böylelikle çatışmanın devamını sağlamak ve Türkiye’yi kanlı bir döngüye mahkûm etmek isteniyor.
İkincisi, seçim sürecini provoke etmektir. Türkiye, seçimlerin yapılabildiği ve seçim sonuçlarına göre iktidar yapısının şekillendiği bir ülke. Sağda-sola atılan bomba atanların ve insanların kanına girenlerin bir gayesi de ülkenin bu demokratik kazanımının altını oymaktır. Seçimin rutininde yapılmasını imkânsız kılmak ve seçimler olsa dahi sonuçlarını meşruiyet sorgulamasına tabi tutmaktır. Ülkedeki etnik, mezhebi ve siyasi fay hatlarını tetikleyerek siyaseti karşıtlıklardan ibaret dar bir alana hapsetmektir.
Haddini bildirmek
Üçüncüsü ise, Türkiye’nin dış politikadaki tercihleriyle ilintilidir. Bugün olan biten herhangi bir gelişme, Suriye’de yaşananlardan bağımsız düşünülemez. Türkiye Suriye siyasetinde gerek bölgesel güçler, gerekse emperyal güçlerle hep bir çekişme içinde oldu. Hedef ve yöntemlerdeki uyuşmazlık Türkiye aleyhine birçok odağı birden harekete geçirdi. Zaman içinde Türkiye’yi zayıflatacak birçok eylem sahneye kondu. Reyhanlı, Diyarbakır ve Suruç’taki katliamlar gibi. Hepsi -bir nevi- Türkiye’ye “haddini bil” diyen eylemlerdi. Ankara’daki alçakça saldırı da bu çerçevede mütalaa edilebilir. Uyarılardan (!) anlamayan Türkiye, bu sefere kalbinden ve çok daha sert bir şekilde vurularak yola getirilmeye çalışılıyor. Başkenti kan gölüne çevrilerek Türkiye çizgisini değiştirmeye zorlanıyor. Kendisine biçilen rolü kabule yanaşmaması halinde başına çok daha büyük belaların sarılacağı mesajı veriliyor.
Zor bir dönemden geçiyor Türkiye. Dışarısı ateş çemberine dönüşmüş durumda. İçeride ise kan ve barut kokusu yükseliyor. Her zamankinden daha fazla siyasi basirete ve makuliyete ihtiyacımız var. Şimdilerde olduğu gibi eğer basiretimiz tutulmaya devam eder ve makuliyet çizgisinden sapmada ısrarcı olursak yaklaşan ateş topu hepimizin üzerinden geçer ve hepimizi yakar.
Yazarlar
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2025
28.06.2025
15.06.2025
30.05.2025
21.05.2025
15.05.2025
29.04.2025
21.04.2025
15.04.2025
8.04.2025