Vahap COŞKUN
Demokratik siyaset özü itibariyle rekabete dayanır. Siyaset arenasında fikirler karşı karşıya
gelir. Her bir kesimin, grubun ya da partinin önem atfettiği fikirleri vardır. Toplumsal
sorunlara en iyi çarelerin bu fikirlerden çıkacağını savunurlar. Ülkeyi en iyi kendilerinin
idare edeceğini belirtirler. İşbaşına geldiklerinde refah ve özgürlüğü en yüksek standartlara
kendilerinin ulaştıracağını iddia ederler. Bunun için de halkın kendilerine destek vermesini
sağlamak için yoğun bir çaba sarf ederler.
Rekabet, halk için de iyi sonuçlar üretir. Zira düşüncelerini hayata geçirmek için iktidara
gelmek gerekir. İktidarın anahtarı ise halktadır. Bu nedenle iktidarı hedefleyen her parti, halkı
ikna etmelidir. Halka gitmeli, sorunlarını dinlemeli, taleplerini almalı ve alternatif çözümler
üretmelidir. Siyasetçi, halkla hemhal olmalı, halkın ihtiyaçlarını karşılamalı, onun isteklerine
denk düşen projeler üretmelidir. Her bir parti, diğerlerinden daha iyi olduğunu ispatlamakla
mükelleftir. İktidara giden yolu açan bu demokratik rekabetten istifade eden halk olur.
RAKİP VE DÜŞMAN
Evet, siyaset rekabetten azade düşünülemez. Ama burada iki hususa dikkat edilmeli. İlkin,
rekabet ile düşmanlık birbirine karıştırılmamalı. Siyaset bir “savaş” gibi düşünülmemeli,
siyasette gaye karşındaki ortadan kaldırmak olmamalı. Karşıdakinin bir “düşman” değil,
sadece bir “rakip” olduğu kabul edilmeli. Bu, son derece mühimdir. Çünkü rakip, varlığını
meşru gördüğündür. Düşmanın yok edilmesi hedeflenir, oysa rakip ile mücadele edilir. Rakip,
kuralları belli bir oyun içinde yarışa tutuştuğundur.
İkinci olarak da, siyasetin de salt rekabetten ibaret olduğu sanılmamalıdır. Siyasetin rekabet
kadar uzlaşmayı, işbirliğini ve sorumlulukla hareket etmeyi gerektiren bir boyutu da vardır.
Ne kadar farklı noktalarda durulursa durulsun yine de arada ortak olan bir söz bulunabilir.
Siyasetçinin mahiri, bu ortak sözü bulan ve bu ortak söze gelebilendir.
Bilhassa bütün bir toplumu derinden sarsan (Ankara Tren Garı’ndaki katliam gibi) vakalarda
siyaset erbabından bu basireti göstermesi beklenir. Zira büyük acılar siyasi kışkırtmalar
için mümbit bir zemin oluşturur. Ortada tüm milleti kanatan bir yara olduğunda, bu yarayı
kaşıyanların sayısı çoğalır. Yaşananları anlama çabası ve başkalarını dinleme ihtiyacı
dibe vurur. Kutuplaşma derinleşir, şiddet alevlenir, siyasi ortam daha bir kırılgan bir
hale gelir.
SİYASETÇİNİN İMTİHANI
Siyasetçi gerçek imtihanını böyle anlarda verir. Siyasetçinin kalibresi böylesi zor zamanlarda
ortaya çıkar. Kimi ilk aklına geleni ve kendisinden bekleneni söyleyip yangına körükle
gidebilir. Kısa vadede bir kazanç da sağlayabilir bu davranış ama uzun vadede bunu yapanı
sıradanlaştırır.
Siyasetçiyi büyük yapan, ortak bir acıyı bir siyasi hesaplaşma vasıtası kılmaktan uzak
durması, acı üzerinden bir rant çıkarmaya tevessül etmemesidir. Siyasetçiyi farklı kılacak olan
zor zamanlarda taşın altına elini koyması, tahrike kapılmaması, nefret diline karşı durması,
peşin ithamlardan kaçınması, toplumsal gerilimi düşürmesi ve uzlaşmaya kapı açmasıdır.
Uzlaşma, hayatidir. Çünkü Gürbüz Özatınlı’nın dediği gibi, günümüzde Türkiye’de en
öncelikli siyasi değer “toplumu çatışmalardan korumak”tır. Böyle bir mutabakat
oluşmadıkça toplum yakasını belalardan kurtaramaz.
http://xn--yeniyzyl-b6a64c.com.tr/index.php?p=makale&makale=siyaset-rekabet-ve-uzlasma
Yazarlar
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2025
28.06.2025
15.06.2025
30.05.2025
21.05.2025
15.05.2025
29.04.2025
21.04.2025
15.04.2025
8.04.2025