Vahap COŞKUN
Çözüm süreci, çok bahtsızdı. Elbette asgari yüz yıllık bir mesele sulha kavuşturmak istendiğinde bazılarının buna karşı durmaları bekleniyordu. Nihayetinde siyasi kimliklerini çatışmanın varlığı üzerinden temellendirenler vardı ve onların sürece cansiperane muhalefet etmeleri doğaldı.
Asıl garip olan, süreci en çok sahiplenmesi beklenenlerin sürece tersten çakmasıydı. Her daim demokrasi mücadelesi içinde var olan ve “barış” kelimesini duyduğunda harekete geçen çok sayıda ismin sürece omuz atmasıydı.
Bunun iki sebebi vardı: İlki, süreci başlatan muhataptı. AKP, onların hayal ettiği çözüm ortağı değildi. İkincisi ise, kendilerine atfettikleri önem ve biçtikleri kimlikti. Onlara göre, eğer memlekete barış gelecekse bu ancak onların eliyle olabilirdi. Kendilerini merkeze koymayan, sınırları ve yöntemi kendilerince belirlenmeyen süreçten bir hayır gelmezdi. Çoğu kişi meseleyi bu nedenle şahsileştirdi.
BARIŞ MI, DEMOKRASi Mi?
Birçok arıza çıkardı bu cenah. Önce “Demokrasi olmadan barış olmaz” dediler. Garip bir akıl yürütmeydi bu. Bir kere, Türkiye’de kalıcı barış ancak demokrasinin ve özgürlüklerin çıtasının yükseltilmesiyle tesis edilebilirdi. Barış ve demokrasi arasında birbirini engelleyen veya biri diğerinin yerine ikame edilebilen bir ilişki de yoktu.
“Demokrasiyi barışa feda etmeyelim” argümanı zayıftı, haksızdı ve anlamsızdı. Zira barış isteyenler ne demokrasiyi es geçiyor, ne de barış adına demokrasinin boğdurulmasına boyun eğiyorlardı. Aslında bu, süreç karşıtlığını örten bir şaldı. Kısa zamanda anlaşıldı ve boşa çıktı. Ama şalın sahipleri boş durmadılar. Masaya, Kürt milliyetçiliğini de kaşıyan yeni bir koz sürdüler. AKP’ye güven olmazdı. Kürtler ne kazanmışlardı ki silahtan vazgeçiyorlardı? Hem Kürtlerin önünde yeni fırsat pencereleri açılmıştı, kendi devletlerini kurabilirlerdi. Böyle tarihi bir şans kapıya gelmişken AKP ile anlaşmak olacak iş miydi?
TÜRKLERİ SATAN KÜRTLER
Bazıları bunun için kendini dağlara vurdu. Öcalan yakalandığında devletin kudretine methiye düzenler birden gerilla öyküleri derlemeye başladılar. Ancak bu da pek kâr etmedi. Görüşmeler devam edip süreç bir kıvama gelince rahatsızlıkları yalınlaştı, sinirleri belirginleşti. Hedef tahtasına bu kez Kürtler konuldu. “Kürtler bizi satıyor” demeye başladılar.Zaten Kürtler Gezi’ye de, 17-25 Aralık’a da destek vermemiş, AKP’nin yıkılmasına bir el atmamışlardı. Görünen oydu ki, Kürtler kendi özgürlükleri ve güvenlikleri için Türkiye’nin Batı’sını gözden çıkarmışlardı. Anlaşılan Kürtlere güvenmekle hata etmişlerdi.
Biraz zorlanırsa bu kesimin süreç karşıtlığını dayandırdığı birçok teze (!) daha ulaşılabilir. Bütün tezlerinde tek bir amaç vardı: Süreci mahkûm etmek. “Eleştiri” diye piyasaya sürdüklerinin, süreçteki eksiklikleri tamamlamak ve bir bütün olarak sürecin ilerlemesini sağlamak gibi bir gayesi yoktu. Tersine her sözlerinde sürece burun kıvırdılar. Yapılan görüşmeleri ve düzenlemeleri önemsizleştirdiler. Sürecin aktörlerini itibarsızlaştırmaya çalıştılar.
Sonra süreç tıkandı. Bir nevi onların istediği oldu. Ama bu sefer de, tavırlarını değiştirdiler ve diyalogun gerekliliğinden bahsetmeye başladılar. Daha dün AKP-HDP-PKK arasındaki görüşmeleri küçümseyenler siyasi iletişimin önemini keşfediyorlar. AKP ile HDP’nin acilen görüşmesini salık veriyorlar. Masanın kurulmasını istiyorlar. Müzakere dışında bir çözümün olmadığını belirtiyorlar.
Şüphesiz şimdi onları “Neden böyle yazıyorsunuz?” diye eleştirecek halimiz yok. Geç de olsa doğruyu bulmaları güzel, yeter ki orada kalsınlar. Ama yine de şu sualin cevabını bekleyebiliriz: “Madem diyalog iyi ve madem siyasetin haricinde bir yol yok, o halde diyalog ve siyaset işlerken yazdıklarınız ve yaptıklarınız neydi?”
Yazarlar
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçHalk TV ve Sözcü TV'nin karartılması hakkında 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2025
28.06.2025
15.06.2025
30.05.2025
21.05.2025
15.05.2025
29.04.2025
21.04.2025
15.04.2025
8.04.2025