Vahap COŞKUN
Joe Biden, 2006’da NYT’de bir makale kaleme aldı. Biden’a göre, Irak’ın bütünlük içinde yoluna devam etmesi mümkün değildi. En akılcı çözüm, artık bir arada yaşama imkânları kalmamış olan Kürtler, Şiiler ve Sünnilerin birbirinden ayrılması ve Irak’ın üçe bölünmesiydi.
Biden, 2008’de ABD Başkan Yardımcısı oldu. Makamına oturduktan sonra ise Biden, bu fikrini hiç dillendirmedi, tersine hep Irak’ın toprak bütünlüğünden yana olan ABD’nin resmi dış politikasını savundu. Bu süre zarfında defaten gündeme gelen “Bağımsız Kürdistan” talebine de bu gerekçeyle yeşil ışık yakmadı.
Ancak geçtiğimiz hafta Biden, Irak’a sürpriz bir ziyaret yaptı. Bağdat’ta Irak Başbakanı Haydar El-Abadi, Erbil’de ise IKYB Başkanı Mesud Barzani ile görüştü. Biden, en dikkat çekici konuşmayı Bağdat’taki ABD Büyükelçiliği’nde askerlere ve diplomatlara karşı yaptı:
“Bugün barışı sağlamaya çalıştığımız tüm yerleri düşünün. Sizi gönderdiğimiz tüm yerleri! Bunlar tarihte suni sınırlar çizdiğimiz, birbirinden tamamen ayrı etnik, dini, kültürel gruplardan suni devletler yarattığımız ‘Bunu alın, birlikte yaşayın’ dediğimiz yerler.”
MEVCUT IRAK’A VEDA
Elbette bir tek buna bakılarak, ABD’nin Irak politikalarında kökten bir değişikliğe gittiği söylenemez. 1970’lerde beri Irak’ın iç ve dış politikasının şekillenmesinde birincil derecede etkili bir aktör olan ABD, Irak’ın birliğinden kolay vazgeçmez. Zira buraya kendince çok büyük yatırımlarda bulundu ve kontrol dışı bir belirsizlik ortamında mevcut ve olası menfaatlerinin berhava olmasına rıza göstermez.
Bununla birlikte Biden’in sözlerinin mühim olmadığı söylenemez. Muhtemeldir ki ABD, üç devletli Irak senaryosuna artık daha fazla mesai ayırıyor. Kaldı ki Irak’ta işlerin bozulduğunu gösteren tek emare bu değil. Mevcut Irak için suyun ısındığını gösteren iki önemli işaret daha var:
Biri, BM’nin tavrıdır. NYT, BM görevlileri “uluslararası toplumun Irak’ın bölünmesini nasıl idare edeceğini sessizce çalışmaya başladığını” iddia ediyor. (Hürriyet, 30.04.2016) Yani BM, Irak sonrasına çalışıyor, parçalanmış bir Irak’ın getiri ve götürülerine hazırlık yapıyor.
Diğeri ise, Irak’ın kaynayan içiyle ilgilidir. Irak’ta bir süredir ciddi bir hükümet krizi var. 2014’te Başbakan olan Abadi, yolsuzlukla mücadele etmek için, ülkedeki etnik/mezhepsel ayrılıkları dengelemek maksadıyla seçilen bazı bakanların yerine teknokratları getirmek istiyor. Lakin bu konuda parlamentoda bir uzlaşıya varılamadı. Tam bu esnada Irak’ın en güçlü Şii liderlerinden biri olan Mukteda El-Sadr’ın taraftarları parlamentoyu bastılar. Parlamento saatlerce işgal altında kaldı.
Hem iç, hem de dış veriler birlikte değerlendirildiğinde Irak’ın önümüzdeki günlerde üç önemli gelişmeye gebe olduğu söylenebilir:
1. Sadr, politik kadrolaşmanın tam gaz ettiği ve hizipçilik yapanların Başbakan Abadi üzerinde büyük bir baskı kurduklarından bahisle iki ay boyunca hiçbir siyasi grupla görüşmeyeceğini duyurdu. Bu, sürmekte olan siyasi krizi daha da derinleştirir.
MEZHEBİ ÇATIŞMA
2. Sadr’ın sahne alması, Maliki ile girdiği güç mücadelesi ile yakından irtibatlı. Tahran, Maliki’ye yakın bir pozisyonda duruyor. Sadr, bu fetret devrinde sahaya inerek Maliki’nin daha fazla güç depolamasını önlemek istiyor. Dolayısıyla bu iktidar kavgası, Şii-Sünni ateşinin yanında, Şiiler arasındaki tansiyonu da yükseltir.
3. Parlamento baskının ertesinde Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum, Kürdistan’a dönme kararı aldı. Keza bütün Kürt parlamenterler de Bağdat’ı terk etiler. Yaşanan hadiseler, Kürdistan bağlamında üç gelişmeyi tetikler:
a. Erbil ile Bağdat arasında zaten pamuk ipliğine bağlı olan ilişkileri daha da zayıflatır,
b. Kürtlerde “Irak’la beraber yaşanmaz” düşüncesini kuvvetlendirir ve
c. Kürdistan Yönetimini bağımsızlık mevzuunda daha da talepkar kılar.
Sonu nereye varır bilinmez ama Irak’ın yapay sınırları artık dikiş tutmuyor.
Yazarlar
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2025
28.06.2025
15.06.2025
30.05.2025
21.05.2025
15.05.2025
29.04.2025
21.04.2025
15.04.2025
8.04.2025