Vahap COŞKUN
Geçen hafaki yazıda, iktidar olmayı neredeyse unutan CHP’nin son seçimlerin ertesinde önemli bir imkân yakaladığını ve bunun değerlendirilmesi için CHP’nin Kürt meselesinde elini taşın altına sokması gerektiğini belirtmiştim. Mevcut koşullar altında böyle bir adım atması noktasında CHP’nin hem bazı avantajlarının hem de bazı dezavantajlarının bulunduğunu eklemiştim.
Dezavantajlar bahsinde de Kürtlerle aradaki buzları eritmek için cesur bir siyaset üretmenin mecburiyetine, böyle bir hamlenin kendi seçmenlerinde doğurabileceği sıkıntılara, ittifak ortağı İYİ Parti’nin çıkarması muhtemel marazlara ve sorunun uluslararası bir boyuta evirilmesinin yarattığı ekstra zorluklara değinmiştim.
Makuliyet çizgisi
Bu yazıda ise CHP’nin sahip olduğunu düşündüğüm üç avantajından söz edeceğim. İlk avantaj, Kürt meselesinde makul bir çizginin oluşmaya başlamasıdır. Makul olmak derken şunu kastediyorum:
Çözüm süreci bitti. Çatışmalar başladı. Devlet, dağlarda PKK’ye ve şehirlerde HDP’ye nefes aldırtmamak için her türlü mekanizmayı devreye soktu. Vekilleri hapse attı. Belediyelere el koydu. Teşkilatları işlemez hale getirdi. Sivil topluma baskı uyguladı. Hak ve özgürlüklerin üzerini çizdi. Medyayı büyük oranda kontrol altına aldı. Muhalefeti susturdu. Muazzam bir propaganda ile kendinin dışında hiçbir sesin duyulmasına izin vermedi. Yani devlet askeri, siyasi ve hukuki olarak elinden gelen her şeyi yaptı.
Ancak bu seferberlik durumu devlet bakımından arzulanan neticeleri yaratmadı. Zira Kürt meselesini çözemedi. Kürtlerin taleplerini buharlaştıramadı. Kürt meselesinin ve kimliğinin taşıyıcılığını üstlenen HDP’nin siyasi ağırlığı zayıflatamadı. Yani Kürt meselesi orta yerde duruyor. Dolayısıyla devletin yüzleşmesi gereken bir hal, çözmesi gereken bir sorun var.
Kırmız kart
Beri yandan her taraftaki Kürtler de alınması gereken derslerle dolu bir dört yıl geçirdi. Türkiye’de şiddetin Kürtler çıkmaz bir yol olduğu –ne yazık ki- bir kez daha tecrübe edildi. Hendek faciası, şiddetin en fazla Kürtlere kaybettirdiğini kanıtladı. Devleti şiddetle yola getirmenin mümkün olmadığı ve şiddette ısrarın en çok Kürtlere zarar verdiği görüldü. Şiddet, halk nezdinde de prim görmedi; siyasete desteğini kesmeyen halk şiddete kırmız kart gösterdi. Ve herkesin anlayabileceği bir dille, geleceğini siyasetle şekillendirmek istediğinin mesajını verdi.
Irak’ta, bağımsızlık için atılan adım ters tepti. Uluslararası arenada gerekli hazırlıkları yapmadan, aktörleri ikna etmeden ve en mühimi içte birliği sağlamadan yapılan atak, Kürtlere altından kalkılması güç bir yük olarak geri döndü. İçine girilen krizin aşılması hem çok zaman aldı hem de maliyeti yüksek oldu. Suriye’de ise bugün için “kazanım” olduğu farz edilen her şey ABD’nin iki dudağı arasından çıkacak söze bağlı. ABD’nin desteği sürse bile, Türkiye ile mutabakata varamadan bölgede istikrarlı bir yapının oluşturulabilmesi imkânsız.
Hülasa madalyon iki taraflı: Bir tarafta bütün alet- edevatı devreye sokmasına rağmen Kürt meselesinin hal yoluna sokamayan bir devlet var; diğer tarafta ise, güçlerinin sınırlarını gören Kürtler. Hem çözülmesi gereken bir sorun var hem de talepleri gerçekçi bir zemine oturtma mecburiyeti. Tarafları aşırılıktan arınmaya zorlayan bu vaziyetin, CHP için yeni bir fırsata tekabül ettiğini düşünüyorum. Çözüm zorunluluğunu ifade eden ve makul talepleri karşılayan bir siyaset, CHP’nin etki sahasını büyütebilir.
Eli CHP’ye gitmek
İkinci avantaj, Kürtlerin ellerinin giderek daha fazla CHP’ye oy vermeye alışmasıdır. AK Parti’nin, Kürt meselesinde her türlü demokratik ve özgürlükçü adıma karşı çıkan MHP ile ittifakını derinleştirmesi ve hatta bazen MHP’yi bile geride bırakması, bunda en önemli faktör. AK Parti içte ve dışta anti-Kürt bir çizgiye kaydıkça, Kürt seçmenlerin CHP’ye yönelmeleri normal.
Özellikle Türkiye’nin Batısında AK Parti ile CHP arasında birini seçmek zorunda olduğunda, mührünü CHP’ye vuranların sayısı artıyor. Son İstanbul seçimlerinde muhafazakâr Kürt seçmenlerin bir kısmının da CHP’yi tercih ettiği biliniyor. AK Parti’nin Kürtlerle irtibatı zayıflarken CHP’nin giderek daha fazla sayıda bağlantı noktası kurmaya çalıştığı görülüyor. Sonuç itibariyle Türkiye siyasetinde AK Parti’nin Kürtleri kaybetmeye CHP’nin ise Kürtleri kazanmaya başladığı bir eğilim yükseliyor; büyük şehirlerde AK Parti’nin belediyelerden olması bunun bir göstergesi.
Demokrasi kaybı
Üçüncü avantaj ise, ülkenin son yıllarda girdiği anafor ve yaşadığı demokrasi kaybıdır. Demokrasi ve özgürlüklerde Türkiye o kadar geriye gitti ki, bu durum muhalefet –ister istemez- bir alan açıyor. En temel haklarda atılacak küçük bir adım, hukuksuzluğa karşı gösterilecek bir tepki ve demokrasi için takınılacak bir tavır bile Kürtleri –doğal olarak- CHP’ye yaklaştırır. İktidar blokunun toplumu sürekli olağanüstü halde ve diken üstünde tutma çabasına karşı CHP insanları soluklandıracak ve normalleşmeye katkı sağlayacak bir çizgi üretebilirse bunun siyasi karşılığını da alır.
CHP, Kürt meselesinin kavram çerçevesini değiştirebilir. Bölünme, ayrılıkçılık ve terörizm çemberinden kurtarıp bu meseleyi bütünleşme, büyüme ve demokrasi eksenine oturtabilir. Müsebbibi olduğu bir sorunu çözmek için sorumluk üstlenebilir. Tarih, bu bağlamda, CHP’nin önüne tarihi bir fırsat koydu. Eğer bir parti tarihin cömertçe sunduğu bu fırsatı değerlendirmez de heba ederse, zaten iktidar olmayı hak etmemiş demektir.
Kürdistan 24, 02.10.2019
https://www.kurdistan24.net/tr/opinion/cdd576c4-70bd-49dd-8740-437413001195
Yazarlar
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKardeşinin cenazesine gidememek 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuErdoğan’dan tarihi itiraf… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolOrta Doğu’da İsrail tehdidi 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUİnsan hiç üzülmez mi… utanmaz mı hiç? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcılık ve post-İslamcılık ve modernizm ve milliyetçilik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilÖtekileştirmek Ve Ötekileştirdiklerimizle Yüzleşmek – “Kürt Sorunu”na Alternatif Bir Bakış 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUEski bir anıdan günümüzde yaşananlara çıkartılacak ders 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEKim bu Ümmet? 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZCumhurbaşkanı’nın ittifak çıkışı ve silahsızlanma sürecinin gölgesinde muhalefet 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“İçerde Nutuk, dışarda Kur’an!” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Geri zekalıya anlatır gibi” 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKutuplaşmanın son mağduru; CHP’nin ilk imam hatip müdürü Celal Hoca 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasi meşruiyet ve matematik 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçHalk TV ve Sözcü TV'nin karartılması hakkında 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2025
28.06.2025
15.06.2025
30.05.2025
21.05.2025
15.05.2025
29.04.2025
21.04.2025
15.04.2025
8.04.2025