MarmaraYerelHaber

DEM Parti’nin İstanbul Cem Karaca Konferans Salonu’nda düzenlediği konferansa İlham Ahmed telekonferans üzerinden bağlanarak barış sürecinin önemine dikkat çekti. Ahmed, konuşmasının başında Abdullah Öcalan’a özel teşekkür ederek şunları söyledi: “Bu sürecin başında Sayın Abdullah Öcalan’ın çok temel bir rolü oldu; bu fırsatların doğmasına katkı sundu. Kendisine gösterdiği emek, sağduyu ve ağır tecrit koşullarına rağmen sürdürdüğü saygın duruş için özel bir teşekkür sunuyorum.”

Türkiye tarafının yeniden bir inisiyatif başlatmasını önemli bir tutum olarak gördüğünü belirten Ahmed, konferansa yüz yüze katılmak istediğini ancak hâlâ bazı engellerin bulunduğunu dile getirdi.

Ahmed, diyalogların daha sağlıklı ilerleyebilmesi için çözülmesi gereken meselelerin olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:

“Umut ediyoruz ki bu engeller ortadan kalkar ve biz de bu sürece daha doğru biçimde katkı sunabiliriz. Talebimiz ve beklentimiz budur; gelecekte Türkiye’de birbirimizi görebilmeyi ve bu diyalogları doğru şekilde devam ettirmeyi diliyoruz.”

“Demokratik bir Suriye inşa etme fırsatı doğdu”

Ahmed, Baas döneminde yaşanan mağduriyetlere dikkat çekerek şunları kaydetti:

“Biz Kürtler, Araplar, Süryaniler, Türkmenler ve Suriye’nin yerli toplulukları Baas döneminde haklardan mahrum bırakıldık. Şimdi ise yeni bir Suriye, demokratik bir Suriye inşa etme fırsatı doğmuştur. Bu çerçevede tüm toplulukların anayasal ve yasal güvenceler altında bir arada yaşaması mümkündür.”

Ahmed, diğer bölgelerde savaş ve katliamlar yaşanırken kendi bölgelerinde inşa çalışmaları yürüttüklerini belirterek şöyle devam etti: “Çok zor dönemlerden geçtik, çok saldırıya uğradık; fakat kurulan sistem sayesinde kendimizi, kültürümüzü ve farklı toplumsal kimlikleri korumayı başardık. Bugün Suriye içinde genel bir çözülme yaşanıyorsa, Özerk Yönetimin rolü bu süreçte belirleyicidir.”

“Suriye’deki barış Türkiye’yi doğrudan etkiliyor”

Ahmed, Suriye’de demokratik bir sistem kurulmasının Türkiye üzerinde doğrudan bir etki yaratacağını belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:

“Suriye’de demokratik bir sistem, demokratik bir anayasa ve tüm toplulukların haklarının güvence altına alınması, Türkiye üzerinde de doğrudan bir etki yaratacaktır. Bu durum Türkiye içinde de huzuru artıracaktır.”

Abdullah Öcalan’ın düşünce ve yaklaşımlarının etkisinin açık olduğunu vurgulayan Ahmed, “Kürtler özgür olmadan ve diğer topluluklar haklarına kavuşmadan demokratik bir Suriye’nin kurulması mümkün değildir” dedi.

“Türkiye’deki adımlar Suriye’yi etkiledi”

Barış müzakerelerini çok önemli gördüğünü belirten Ahmed, daha fazla güven, inanç ve iradeyle bu görüşmelerin yürütülmesi gerektiğini vurguladı.

Ahmed şöyle devam etti:

“Türkiye’de başlayan bu yeni adımın da bizim üzerimizde etkisi oldu; savaş yavaşladı. Bir fırsat doğdu ki Kuzey ve Doğu Suriye olarak Türkiye’yle diyalog zeminine yaklaşabilelim. Tüm sorunlar diyalogla çözülebilir; sınırlar açılabilir.”

“Öcalan tecritten çıkarsa süreç hızlanır”

Ahmed, uzun yıllar kan döküldüğünü ve Kürt ile Türk annelerinin ağladığını hatırlatarak şunları kaydetti:

“Çok büyük fedakârlıklar yapıldı. Uzun yıllar kan döküldü. Kürt ve Türk anneleri ağladı. Umuyoruz ki savaş isteyenlerin sesleri azaltılır. Devletlerin ve toplumların barış rolünü büyütmesi mümkündür.”

Türkiye devleti ve kamuoyunun barışa destek verebileceğini belirten Ahmed, DEM Parti ile daha akılcı bir yakınlaşma ve barış adımlarının atılması gerektiğini vurguladı. Ahmed şöyle devam etti:

“Türkiye ile ilgili bu vurguları yapmamızın nedeni, Suriye üzerindeki etkisidir. Bu nedenle DEM ile daha akılcı bir yakınlaşma ve barış adımlarının atılması gerekir.”

Abdullah Öcalan’ın tecritten çıkmasının sürece olan etkisine değinen Ahmed şöyle konuştu:

“Eğer Sayın Abdullah Öcalan dışarıda olursa, tecrit altında bulunmazsa, daha etkili bir rol oynayabilir; kendi kadrolarını ikna edebilir, kamuoyunu ikna edebilir, Türkiye’deki karar alıcılarla daha sağlıklı müzakere edebilir. Bunun, barış sürecini hızlandıracağını ve çözümü güçlendireceğini düşünüyoruz.”