Kemal Bey’e parti mi dizayn ettiriliyor?
Kemal Bey’e parti mi dizayn ettiriliyor?
28.06.202506:26
Haber Merkezi
231

Ortada bir umut olmasa, her şey geçen yıllarda Kemal Bey’in mümkün kıldığı kadar umutsuz olsa, kimsenin CHP’ye veya İmamoğlu’na dokunacağı yoktu! CHP’li olmamama rağmen, Kılıçdaroğlu’nun CHP’de ‘umut vaat eden’ ekibin üzerine çökme çabasını protesto etmeye hazır hissediyorum kendimi. Kim bilir gönülden partili olanlar ne durumda…

Kemal Kılıçdaroğlu siyaseten devirdiği yılların ardından şimdilerde resmen ve çok sesli bir ifade şekliyle ‘iktidarın adamı olarak şaibeli kişi’ olmakla itham ediliyor. Bu ithama neden olacak onlarca veri ortaya saçılırken de bu durumu gizleme, kapatma, mâni olma gibi ihtiyaçlar duymuyor.
Süreç açıktan, destursuz yürüyor.
Sürecin tanımı, CHP’nin Tayyip Erdoğan’ın istek ve beklentilerine göre yeniden tasarlanması, dizayn edilmesi.
İnsan bu yaşananlar karşısında artık gerçekten de fazlasıyla hayrete düşüyor!
Özgür Özel’in Kılıçdaroğlu’na karşı kazanarak Genel Başkan seçildiği 2023 kurultayına ilişkin olarak açılan davanın duruşmasına günler kala yapılan açıklamalar, karından konuşmalar, estirilen rüzgâr, çıkartılan polemikler filan elbette ki son noktada konunun nereye bağlanacağına ilişkin ipucu da veriyordu.

Ama insan ister istemez seçmenini, vatandaşını, tabanını, kitlesini, artık adına ne derseniz deyin birazcık ‘adam yerine’ koyar da bu kadar ‘salak muamelesi’ yapmaz, kendi hakkında farklı algıların, ‘Truva atı’ benzetmesinin oluşmasından da rahatsız olur sanıyor…
Fakat nafile!
Türkiye’de artık siyaset; kimsenin kimseden çekinmediği, centilmenliğe, güvenilirliğe, ilk günden beri edilmiş sözlerin tamamına ihanet ediyor olmanın dahi saklanması ihtiyacı duyulmadan yapılıyor.
Misal; davasını satan sattığını saklamıyor, çıkar ilişkisi kuran düzenin yıllardır nasıl yürüdüğünü anlamamıza neden olacak ‘unsurları’ gizlemeye dahi çalışmıyor.

Belki de Kemal Bey ilk günden beri orada” diye konuşuluyor, yazılıyor…
Muhalif bir siyasetçi için daha kötü bir durum düşünemiyorum!
Fakat Kılıçdaroğlu’nu asla durdurmuyor bunlar!
“Bir şeyler uydurularak punduna düşürme kurgusuna bile gerek bırakmadılar ülkede” diye isyan ederken buluyoruz kendimizi.
Rezillik öyle bir boyutta yaşanıyor yani.

‘Kendi partisine ihanet’ hükmü bir siyasetçiyle yan yana geldiğinde kariyer biter normalde, olması gereken de budur. Herkes adını ve kariyerini temiz tutmakla mükelleftir bu işlerde. Fakat görüyoruz ki etik, ahlak, duruş, onur gibi kavramların hiçbiri geçerliliğini korumamakta.

Şimdi diyorlar ki; demek ki her önemli dönemeçte başka başka partiler ve liderler için dillendirilen “AK Parti’yle anlaştılar” rüzgârları aslında tek bir adreste, yani CHP’nin tam da başında cereyan ediyormuş!
Fakat bunların konuşulur olması da engel olamıyor bu kişiye!

Tüm bu kör uçuşu ne için peki?
Ne uğruna?
Bu yaşananları ‘kişisel hırslardan’ ibaret saymak da safça!
Büyük bir siyasi skandal gizlenmeden cereyan ediyor ve biz de izliyoruz.
Gerçekten çok acayip!

CHP’li olmamama rağmen Kılıçdaroğlu’nun kendisinden sonra CHP’de oluşan ve ‘umut vaat eden’ ekibin üzerine çökme çabasını tüm gücümle protesto etmeye hazır hissediyorum misal. Kim bilir gönülden partili olanlar ne durumda…

Zaten tüm bu oyun da CHP’nin geleceğe dair umut vaat ediyor oluşundan dolayı oynanıyor. Ortada bir umut olmasa, her şey geçen yıllarda Kemal Bey’in mümkün kıldığı kadar umutsuz olsa, kimsenin CHP’ye veya İmamoğlu’na dokunacağı yoktu!
Evet evet artık net olmakta fayda var, zekâlarımıza daha fazla hakaret ettirmeyelim lütfen. Ki zekâlara hakaret edercesine bir savunuyla “Kayyım olacağına ben olayım” mantığı koyuluyor ortaya. Sokaklara dökülmesin CHP kitlesi, deniyor.

CHP kitlesi bugün sokağa çıkmayacaksa, bu ortaya çıkan, son tahlilde anlaşılan skandalı kınamayacaksa ne zaman neyi kınayacak Allah aşkınıza!

Özetle...
Nasıl hukuka müdahale edildiğinin gizlenmesine gerek duyulmuyorsa Erdoğan iktidarı eliyle CHP’nin başına Kılıçdaroğlu’nun döndürülme projesi de gizlenmiyor.
Kılıçdaroğlu ise AKP ile bu pazarlığa, bu iş birliğine oturma yaftası ile yola aynen devam ediyor, edebiliyor.

Cezaevinden kulis bilgisi aktaran Fatih Altaylı, Kılıçdaroğlu’nun Özgür Özel’e “Kurultay davasında sana destek olmamı istiyorsan Ekrem’i unut, ya sen ya Mansur aday olsun, o zaman yanında yer alırım” dediği iddiasında.

Kılıçdaroğlu ise, “Yolsuzlukla anılanları partiden temizleyeceğim… Beni hançerleyenlerle hesaplaşacağım… İşe mahallelerden başlayacağım” diyor.
Yani bu umut dalgasını yaratanları dağıtacağım, partide taş üstünde bırakmayacağım demeye getiriyor.
Belki de kendi tabanının hafızasızlığına güvenerek AK Parti eliyle CHP’yi dizayna soyunuyor!

Tuğçe Tatari T24


Editör: N. Cingirt
Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Akaryakıta ÖTV zammı geldi
Ekonomi
3.07.2025
Akaryakıta ÖTV zammı geldi