
Silivri açıklarında 3,6 büyüklüğünde yeni bir deprem meydana geldi. Bu sarsıntı, 2 Ekim'deki 5 büyüklüğündeki depremin ardından gözleri yeniden Marmara Denizi'ne çevirdi. Yer bilimci Prof. Dr. Okan Tüysüz, her iki depremin de Orta Marmara Çukurluğu çevresindeki kısa faylar üzerinde gerçekleştiğini belirterek, sarsıntıların bu bölgede yoğunlaştığına dikkat çekti.
İstanbul’un Silivri ilçesi açıklarında saat 13.33’te 3,6 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. 9,9 kilometre derinlikte gerçekleşen ve hafif şiddette olan bu sarsıntı, herhangi bir olumsuzluğa neden olmazken, depremi hissedenler sosyal medya üzerinden paylaşımlar yaptı.
Bu sarsıntı, 2 Ekim günü Tekirdağ'ın Marmaraereğlisi açıklarında yaşanan 5 büyüklüğündeki depremin ardından gelmesiyle, gözleri bir kez daha Marmara Denizi’ndeki fay hattına çevirdi.
PROF. DR. TÜYSÜZ: SARSINTILAR ORTA MARMARA ÇUKURLUĞU’NDA YOĞUNLAŞTI
Yer bilimci Prof. Dr. Okan Tüysüz, son günlerde Marmara Denizi’nde meydana gelen bu iki depreme ilişkin bir değerlendirme paylaştı. Tüysüz, yayımladığı bir harita ile sarsıntıların dağılımını göstererek, depremlerin Orta Marmara Çukurluğu'nda yoğunlaştığına işaret etti.
Orta Marmara Çukurluğu'nun, Kuzey Anadolu Fayı’nın kuzey kolu üzerinde, fayların etkinliği sonucu oluştuğunu belirten Prof. Dr. Tüysüz, çukurluk kenarlarında çok sayıda kısa fay bulunduğunu ifade etti. Tüysüz’e göre, 2 Ekim’deki 5 büyüklüğündeki deprem ile bugün (Silivri açıklarında) meydana gelen 3,6 büyüklüğündeki deprem, bu kısa faylar tarafından oluşturulmuş olabilir.
GEÇMİŞTEKİ BÜYÜK DEPREMLER VE MATAM RAPORU
Bölge, daha önce de önemli sarsıntılara sahne olmuştu. Marmara Denizi'nde 23 Nisan günü 6,2 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiş, İstanbul'da paniğe yol açan bu depremin ardından bölgede çok sayıda artçı sarsıntı kaydedilmişti.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Afet Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (MATAM) Grubu, 23 Nisan depreminin ardından bir ön rapor hazırlamıştı. Raporda yer alan hesaplamalarda, 1766’dan bu yana bölgede biriken sismik gerilimin yaklaşık yüzde 12’sinin 23 Nisan’daki bu depremle boşaldığı değerlendirilmişti.
Raporda, Kumburgaz Fayı'na ilişkin analizlere de yer verilmişti. Analizler, 1766'dan bu yana bölgede biriken 3,7 metrelik atımın yalnızca 0,3 metresinin bu depremle boşaldığına vurgu yapıyordu. Ön rapordaki önemli bir tespit ise, ana şok ve artçıların dağılımının fay düzleminde dar bir alanla sınırlı kaldığı, buna karşılık sismik gerilmenin Orta Marmara Çukuru yönünde yoğunlaştığı yönündeydi.
Editör: N. Cingirt
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.