Turgut Altınok’la ilgili altı dosya savcılıkta
Turgut Altınok’la ilgili altı dosya savcılıkta
17.06.202506:38
Haber Merkezi
286

Turgut Altınok ile ilgili, AK Parti'ye ait seçim araçlarının benzinlerinin Keçiören Belediyesi’nden sağlandığı, H.Ç. isimli kişinin memur olma şartlarını taşımadığı halde memur kadrosuna atandığı tespit edildiği, İhale Yasası’na aykırı olarak belediye için finansal kiralama yapıldığı, A.K. adlı kişinin zabıta müdürü şartlarını taşımamasına karşın zabıta müdürü kadrosuna atandığı, bütçe içi işletme işlemlerinde sorunlu bazı iş ve işlemleri tespit edildi..

Ülkede siyasetle ilgilenip Turgut Altınok’u tanımayan yoktur herhalde. Hele ki Ankaralıların yakında tanıdığı siyasetçilerdendir kendisi.

Melih Gökçek’le birlikte Ankara’daki sağ siyasetin önde gelen isimleri arasındaki Altınok, MHP’de siyasete başladı. Sonrasında Fazilet Partisi, Saadet Partisi, Büyük Birlik Partisi derken son durağı AKP oldu.

Geçen yılki belediye seçimlerinde AKP’nin Büyükşehir Belediye Başkan adayıydı, bilindiği üzere.

CHP’nin adayı Mansur Yavaş’a karşı yarı yarıya oy farkıyla büyük hezimet yaşadı.

Altınok, son seçime kadar AKP’li Keçiören Belediye Başkanı koltuğundaydı.

Bugün ise, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın kazanamamakla birlikte Keçiören’i de kaybetmiş siyasetçi artık.

Yerel seçimlerde Keçiören’i CHP’nin adayı Mesut Özarslan kazandı. Keçiören yıllar sonra soldaki bir partinin yönetimine geçti.

Mevcut başkan Özarslan, göreve geldikten sonra eski dönemle ilgili belediye içinde arka arkaya araştırmalar ve incelemeler başlattı. Buradaki asıl gerekçe eski Başkan Turgut Altınok ve ekibinin gerçekleştirdiği icraatlardaki usulsüzlük ve yolsuzluk iddialarını ortaya çıkarmaktı elbette.

Özarslan yönetimindeki yeni ekibin ilk ortaya çıkardığı dosya, Altınok’un Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı’na yönelik seçim çalışmalarında kullanılan AKP’ye ait seçim araçlarının benzinlerinin Keçiören Belediyesi’nden sağlandığı oldu.

Belediye müfettişleri, eldeki veriler ve kamera kayıtlarından yola çıkarak dosya hazırladı. Somut bilgilerden oluşturulan dosyayı geçen yıl haziranda Büyüteç’te duyurdum.

Konuyu hatırlamak isteyenler için linkini bıraktım.

Keçiören Belediyesi’ndeki söz konusu araştırma, suç iddiasını içermesi nedeniyle resmi yazıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. Ve dosya savcılık tarafından işleme alındı.

Dosya çerçevesinde, Eski Keçiören Belediyesi Başkanı Turgut Altınok, dönemin Başkan Yardımcısı Kazım Kabadayı, Ulaşım Hizmetleri Müdürü Süleyman Korkmaz ve akaryakıt biriminde çalışan beş belediye personeli hakkında adli soruşturma başlatıldı.

Dosya halen savcılık soruşturmasında, yani açık!

Keçiören Belediyesi’nde yapılan inceleme ve araştırma süreci bu dosya ile sınırlı kalmadı.

Mevcut yönetimin çabalarıyla Altınok döneminde başka dosyalar da hazırlandı belediye müfettişlerince.

Dosyalardan ikincisi personel ataması konusunda. H.Ç. isimli kişinin, memur olma şartlarını taşımadığı halde memur kadrosuna atandığı tespit edildi. Bu dosyada yine Altınok’un yanı sıra Başkan Yardımcısı Kazım Kabadayı ve İnsan Kaynakları Müdürü Sertaç Cihan var.

Geçen yıl Ankara Adliyesi’ne yapılan suç duyurusunun savcılık aşaması halen devam ediyor. Yani açık!

Üçüncü dosyanın konusu, finansal kiralama konusunda. İhale Yasası’na aykırı olarak belediye için finansal kiralama yapıldığı gerekçesiyle eski Başkan Altınok’la birlikte Başkan Yardımcısı Metin Akdemir ve Ulaşım Hizmetleri Müdürü Murat Şentürk hakkındaki suç duyurusu yine Ankara Adliyesi’ne gönderildi, geçen yıl. Savcılık soruşturması devam ediyor. Yani dosya açık!

Altınok döneminden ortaya çıkarılan dördüncü olay, A.K. adlı kişinin zabıta müdürü şartlarını taşımamasına karşın zabıta müdürü kadrosuna atanması. Müfettişlerin hazırladığı bu dosyayla Altınok’la beraber yine başkan yardımcısı Kazım Kabadayı ve İnsan Kaynakları Müdürü Sertaç Cihan’a yönelik bu yıl içinde suç duyurusu yapıldı.

Ankara Adliyesi’ndeki savcılık soruşturması devam ediyor. Yani, dosya açık!

Sıra geldi beşinci dosyaya. Belediye müfettişleri, bütçe içi işletme işlemlerinde sorunlu bazı iş ve işlemleri tespit etti. Altınok’un dışında Özel Kalem Müdürü Orkun Genç, Destek Hizmetleri Müdürü Necati Özyürek ile birim sorumlusu Ali Çekiç hakkında düzenlenen rapor, suç duyurusuyla halinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na ulaştırıldı.

Savcılık soruşturması devam ediyor, yani dosya halen açık!

Ve son dosya; belediyeye ait bir taşınmazın kiraya verilmesinde belediyenin zarara uğratılması. Söz konusu taşınmazdaki düğün salonunun kiracısı, tek taraflı olarak sözleşmeyi sonlandırdı. Kiracı taşınmazın anahtarlarını notere teslim etti. Noterdeki anahtarlar, belediye tarafından teslim alınmayınca belediyenin zararı ortaya çıktı.

Bu dosyanın da bir numaralı ismi, eski Başkan Altınok elbette. Yanında ise Başkan Yardımcısı Kazım Kabadayı, Başkan Yardımcısı Merih Karayol ve Emlak İstimlak Müdürleri Süleyman Atlıhan ile Davut Kaya var. Bu dosya da diğer beşinde olduğu gibi resmi kanaldan Ankara Adliyesi’ne gönderildi, bir süre önce.

Bu dosya da yine diğer beşi gibi savcılıkta soruşturma aşamasında, yani açık!

CHP’li Adıgüzel, iki bakana sordu

Bu tabloya bakınca ister istemez sorular geliyor insanın aklına.

Her ne kadar CHP’li belediyelere yönelik soruşturmalar kadar gündeme gelmese de sonuçta AKP’li bir belediye başkanının kendisinin ve ekibinin adının karıştığı iddialara yönelik adli süreç var. Ve nedense elde raporlar ve deliller olmasına karşın, soruşturmaların lehte ya da aleyhte tamamlanması isimleri geçenler ve kamuoyu için önemli.

Altınok ve ekibinin içinde yer aldığı tabloyu CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel de merak etmiş olsa gerek.

Adıgüzel, hem Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, hem de İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya tarafından yanıtlamasını talep ettiği soru önergesini TBMM’ye sundu.

Adıgüzel’in cevaplarını merak ettiği soruları şöyle:

“* Turgut Altınok hakkında savcılıklara intikal eden dosya sayısı kaçtır? Bu dosyaların her birinin konusu nedir?

* Bu dosyaların savcılıklara intikal tarihleri nedir? Hangi savcılıklar bu dosyaları incelemektedir?

* Savcılıklar bu dosyalar hakkında bugüne kadar hangi işlemleri yapmıştır? Soruşturma başlatılmış mıdır?

* Bu dosyaların bekletilme gerekçesi nedir?

* Kamuoyunun şeffaflık beklentisi doğrultusunda, bu dosyaların sonuçları ne zaman açıklanacaktır?”

CHP’li Adıgüzel’in yanıtını beklediği “bu dosyaların bekletilmesi gerekçesi nedir?” sorusu dikkat çekici.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bakalım ne yanıt verecek bu soruya?

* * *

Kriz yaratan trafik konusu

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın Kurban Bayramı’ndan hemen önce karayollarındaki trafik denetimleriyle ilgili kamuoyu bilgilendirmesiyle başlayan eleştiri bombardımanı hem AKP’de hem de İçişleri Bakanlığı’nda can sıktı, kuşkusuz.

Ülkenin en büyük sorunlarından birisi trafik düzeni ve uyulmayan kurallar ile trafik eğitimindeki eksiklikten kaynaklanan kaotik tablo.

İçişleri Yerlikaya, durup dururken neden böyle hamle yaptı, bilemiyorum. Trafiği düzeltmek istemesi kadar anlaşılabilir gerekçeyi düşünmek mümkün. Ayrıca, bu sorun göz edilemeyecek ya da yabana atılacak bir problem.

Ancak Bakan Yerlikaya, yanlış zamanda ve yanlış yöntemle “halkla ilişkiler” hareketi gerçekleştirmek istedi. Hele ki, kabine değişikliği kulislerinin hız kazandığı şu günlerde yapılacak bir icraat değildi. Bu hata başını epeyce ağrıtacak, kanımca.

Kaldı ki, son bayram tatilinden sonra ortaya çıkan rakamsal veriler pek de Yerlikaya’nın istediği gibi olmadı. Geçmiş ortalama düzeyindeydi.

Oysa, göreve geldikten sonra toplumun büyük kesiminin desteğini toplayan suçlar ve suçlularla mücadelede büyük emek verdi. Kendisinden önce görev yapan, hakkında büyük büyük iddialar bulunan Süleyman Soylu’nun sonrasında samimi yaklaşımlar gösterdi.

Fakat bu takdir gören yaklaşımlar -Bakan Yerlikaya’nın aklına kim girdiyse- trafik konusuyla birlikte darbe aldı. Siyaseti takip edenler kabine değişikliğinin eli kulağında olduğundan bahsederken, Yerlikaya’nın vaziyeti kurtarmak için çabasının yeterli olup olmadığını göreceğiz hep beraber.

Yeri gelmişken, Yerlikaya’nın uygulaması, “devlet, vatandaşına pusu kurmaz” denilerek aralarında AKP’lilerin bulunduğu kitle tarafından eleştirildi. Hatta dikkat çeken eleştirenlerden birisi Süleyman Soylu’nun yakın temasının olduğu Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Oktay Saral’dı. Saral’ın eleştirisinin gerekçesi, kamu yararı kadar eline fırsat geçmişken Yerlikaya nezdinde Soylu’nun hesabını sormaktı kanımca.

Oysa, hatırlıyorum, bu gizli radar ve pusu kurma uygulaması merhum İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen’in talimatıyla kaldırılmıştı. Yücelen’in bakan olduktan sonraki ilk talimatlarından birisi gizli radar ve pusu olmuştu. Yollara radarı gösteren uyarı levhaları konuldu. Şimdiyse gelen haberlere göre Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’ndan komisyon oluşturulup levhalar üzerinden güncellenme yapılacak.

Eskilerin deyimiyle, atılan taş ürkütülen kurbağa değmedi.

Son olarak bir küçük notu da Ankara Valiliği’ne ileteyim.

Özellikle arka arkaya yaşanan doğal felaketler sonrasında Ankara’nın şehir merkezi nüfusunda artış oldu kaçınılmaz biçimde.

Bununla birlikte şehir içi trafiğindeki araç sayısının 2.4 milyondan 3 milyona yükseldiğine yönelik veriler var.

Hâl böyle olunca şehir içi trafikte belirli saatlerde çok yoğunluk yaşanıyor. Çakarlı makam araçları bir yana kentin yeni ve eski yerleşim merkezlerinde çok ciddi otopark ihtiyacı ve kaldırım işgali var.

İşyerlerinin önüne konulan konilerle, bayraklı direklerle işgal edilen alanlar araç sahipleri ile işyeri sahiplerini karşı karşıya getiriyor çoğunlukla.

Bu konuda 2008’de dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay döneminde yayımlanan bir genelge vardı. Halen yürürlükte diye biliyorum. Bu genelde uygulanırsa, usulsüz kaldırım kullanma ve otopark sıkıntısı nispeten çözülür.

Kentin eski mahalleleri, semtleri dar sokaklar nedeniyle; yeni bölgeleri ise yolların geniş olmasını istismar eden ikinci, üçüncü sıra otoparklardan geçilmiyor maalesef.

Valiliğin, hem belediye hem de polis marifetiyle soruna çözüm bulması mümkün.

Zira, Ankara’nın trafiği sadece Protokol Yolu ve Eskişehir Yolu’ndan ibaret değil.

Tolga Şardan T24


Editör: N. Cingirt
Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.