CHP'den Kadıköy'de 125 bin kişilik miting...
CHP'den Kadıköy'de 125 bin kişilik miting...
11.09.202506:24
Haber Merkezi
175

Millet İradesine Sahip Çıkıyor mitinginin 53'üncüsü Kadıköy İskele Meydanında düzenleniyor. Mitinge Silivri'den gönderdiği mektupla seslenen İmamoğlu "Gün adalet ve hürriyet isteyenlerin birleşme günüdür" dedi. Özel, "CHP majestelerinin muhalefet partisi değildir, olmayacak" diye konuştu.

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yöneticilerinin tutuklanmasının ardından başlayan Millet İradesine Sahip Çıkıyor mitinginin 53'üncüsü Kadıköy İskele Meydanında düzenleniyor.

Bu miting CHP İl Başkanlığına 'kayyım' olarak atanan Gürsel Tekin'in il binasına girmesinden sonra ilk miting özelliğini taşıyor.

Özel: Bu meydanda 125 bin eylemci var

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, son yılların en kalabalık mitinginin gerçekleştiğini söyledi. Özel, "Bize verilen bilgiye göre şu an Kadıköy'de 125 bin eylemci var" dedi. Özel, "Şu an bu meydan bütün demokratların, demokrasiyi güvence altına almak için omuz omuza verdiği meydandır." şeklinde konuştu. Özel'in konuşması "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları ile bölündü.

54778958954-9021315a45-k.jpg

Özel'in konuşmasında şu ifadeler öne çıktı:

"Bu miting için Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı'na ve direnişin sembol ismi Özgür Çelik başkanıma teşekkür ederim.

Sicili AKP'li bir hakim ve baş kötünün koordinasyonunda İstanbul İl Başkanlığımıza kayyum atamaya kalktılar. Burası Kadıköy, biz birimizi biliriz. Biz kazanacağız.

Bizim bin yıllık devlet geleneğimiz var. Bu iktidar devletin kapısını millete kapatmış. Bir avuç insanın huzurunu hepimizin huzurundan önemli görüyorlar. Yoksullar her yerden dışlanıyor ve bir kişinin iktidarı sürsün diye her şey göze alınıyor. Bize destek veren bütün demokratlar, gençlerin umutsuzluğu pahasına, küçücük çocukların hayata kapatamayacağı kadar geriden başlaması pahasına o iktidarın sürmesine izin vermeyeceğiz. Asla ona teslim olmayacağız.

'Bütün ezilenler bütün itiraz edenler meydanlarda oldukça başaracağız'

Fakir sevmeyen bir yönetim anlayışı var. Bugün Türkiye'de resmi rakamlar 88 bin liranın altındakilere 'yoksul' diyor. Hele hele asgari ücretliyi ve emekliyi perişan eden iktidar orta sınıfı yok etti. Maaşlar verildiği gün açlık sınırı altında kalınıyor. Buradaki meslek örgütlerinin değerini görüyoruz. Şunu açıkça söylüyoruz, bütün ezilenler bütün itiraz edenler meydanlarda oldukça başaracağız.

‘Pazarda meyve ve sebzenin ezilmişini toplamaya gönderenlere kinim var’

Geçen yıl 2026 enflasyonuna yüzde 7.9 demişler. Bugün 2026'da enflasyon yüzde 16 olacak diyorlar. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir sapma olmaz. Ama ne oldu? Nasıl oldu da değişti? Darbe oldu. Bütün dünya Türkiye Cumhuriyeti'nin verdiği hiçbir evrağının bir değerinin olmadığını gördü. Türkiye'nin adını bilmeyen İstanbul'un adını biliyor. '1 milyon farkla gelen kişinin diplomasının iptal edildiği yerde hisse senedine nasıl güveneyim, aldığım evin tapusuna nasıl güveneyim?' diyorlar.

Pazarda meyve ve sebzenin ezilmişini toplamaya gönderenlere, esnafı kredi kartına takla attırarak perişan edip iflas ettirenlere benim kinim var artık. Özgür Çelik'e yapılanı Özgür Özel'e yapılanı affederiz. Ama milleti ezeni, gençleri bezdireni affetmeyeceğiz!

‘Susma, sustukça sıra sana gelecek’

Sokağa çıkamaz haldesiniz. Burada olduğu gibi her eylemde bir rekor kırıyoruz. Eğer kendinize güvenip cesaretiniz varsa Halep oradaysa arşın burada. Getir sandığı, kaçma; millet versin kararını.

Türkiye'de çok partili siyaset tehlike altında. Bazı sanatçılar her şeyi göze alıp konuşuyor. Bazı sendikalar direniyor ama teslim olanlar var. Sıra kendisine gelmeden önce meselenin farkına varmayanlara sesleniyoruz. Susma, sustukça sıra sana gelecek!

Kimsenin bu kara düzende tek başına kurtulma hevesi olmasın. Polisler kurtulmadan gençler, gençler kurtulmadan gardiyanlar kurtulamaz.

'Millete Emanet' kitabı çıkıyor: 'Gençlerimize sahip çıkmaya davet ediyoruz'

175 gündür arkadaşlarımıza iftiralar atıyorlar. Biz bekliyoruz ki yazsınlar. Onların değil bizim yargılayacağımız davalar için bekliyoruz o iddianameleri. Cesaretiniz varsa yazın. Gençleri aldılar tutukladılar. Efendim neymiş 2911'e muhalefetten aldılar. Cezanın yatarı yok. Ama sırf anne babalarına 'Çocuğuna mukayyet ol' demek için. Sırf arkadaşlarını yıldırmak için. Bir gün de yalnız bırakmadık.

Şimdi hep beraber gençler için bir şey yapalım. Gençlerin bursunu kesiyorlar. Yurtlardan atıyorlar. 19 Mart'ın tüm mağdurları için benim ön sözünü yazdığım, Ekrem Başkanın son sözünü yazdığı ama meydanlarda sizin yazdığınız bir kitap var. Adı 'Millete Emanet'! Yazıyı toparlayan Yavuz Oğhan. Bu darbe sürecinde mağdur olan gençler için bu kitaba da sahip çıkacağız. Varlık kesimlerden değil, bu kitap üzerinden sözüme değer veren herkesi gençlerimize sahip çıkmaya davet ediyoruz."

ekran-resmi-2025-09-10-20-37-03.png

‘CHP majestelerinin muhalefet partisi değildir, olmayacak’

Meselenin özü şu; bu hafta İstanbul İl Başkanlığına yapılan saldırı nedir? Yargı içinde bir ak toroslar çetesi var. Bunlar bir İBB Borsası kurmuşlar. Bu zalimliğe karşı, hapiste canımıza kast edenler evimize saldırdı. Cumhuriyet Halk Partisi, majestelerinin muhalefet partisi değildir, olmayacak! Ak toroslar çetesinin manipülasyonu ile CHP'de ikilik çıkartmak istiyorlar. Özgür Başkanın seçildiği kurultayda yarıdan yarıya rekabet vardı. Bugün partiye yapılan saldırıdan sonra delegelerin tamamı notere koştu, Özgür Başkan'a sahip çıktı. Türkiye'de bin 300 delegemiz var. Partiye kayyum atamak istediklerinde çağrıda bulunduk. Geçerli oyların tamamını bana verdiler.

Geçen hafta 1,5 gün içinde imzası kurultay toplayabilecek delege arkadaşlarımız kurultay istediler. Bizi birmizie düşürmek isteyene 'CHP'yi çatırdatacağız, Saray düzenini devam ettireceğiz' sananlar avuçlarını yalarlar. Bir yandan sanki CHP'liymiş gibi partiden uzaklaştırdığımız 30 kişinin adını İstanbul Emniyetine vermişler. Seni işe sokacağım diye garibanlardan para alıp dolandıranlar da var. Biz bu kötülüğün adım adım nasıl hazırlandığını, Saray'ın kumpasını çözdük. Kumpasçıları da gömeceğiz, işbirlikçilerini de gömeceğiz!

‘Bu darbecilere karşı sokağa güveniyoruz ama asla şiddete bulaşmıyoruz’

Adını anıp hak etmediği bir önemi vermeyin. Biri Bahçelievler'deki il başkanlığımıza Kayseri'den bir kilo çay ve şeker alıp dayanışmaya gelmiş. Bizi bunlar ayakta tutuyor. 9 Eylül çelengini 5 bin polisle koyanlarla değil, 9 Eylül'de Özgür Çelik ile 7 bin kişi ile koyduk. Her birisi Taksim Meydanını milletin meydanı olduğunu bildiği için, Özgür Özel ve Özgür Çelik tek başına kalmasın diye bir tweet ile meydanı dolduranlara helal olsun. O meydanı geri alacağız.

Sokak karışsın diye ümitlenen sizlersiniz. Ama bu kitlenin ne sizden korkacak hali var ne de sizin oyununuza düşecek hali var. İcap ettiğinde sokağa gelenleri görüyoruz. Bu darbecilere karşı sokağa güveniyoruz ama asla şiddete bulaşmıyoruz. Bizi şiddete çekemezler ama eve de gönderemezler.

Ekrem Başkanın ağır bir suçu var. Onun suçu Recep Tayyip Erdoğan'ı yenmek. Akıllanmadı aynı suçu bir daha işleyecek. O yüzden Ekrem Başkan içeride bir başka suçu yok. Özgür Başkanın suçu var, Erdoğan'a baş eğmedi, eğmeyecek. Ekrem Başkan'a şu şiiri gönderdim:

'bekle kar altında kalan buğday tanesi
yine onun sularıyla yeşereceksin
gözyaşların çare değil ağlama büyü
başını dik tutabilirsen boy vereceksin

korku kar eylemez bir kez yola düşene
sen bir aşkın içindesin yaşayacaksın
dört yanını börtü böcek sarsa ne çıkar
toprağa sıkı sarıl başaracaksın

her yanında allı morlu
güller açar türlü türlü
bu fırtına dünden belli
baş edeceksin!'

‘Kanapiçe'de Musa'yı vermeyen CHP ne Ekrem'i verir ne de feda eder bir tek arkadaşını’

Sizinle gurur duyuyorum. Ben yatılı bursu ile büyümüş bir çocuğum. O Özgür'ü korkutup sindirebilirsin de CHP Genel Başkanı Özgür'e baş eğdiremezsin. Diyorlar ki 'Ekrem'i bırak sen yoluna bak.' Kanapiçe koyuna bir asker koymuşlar. Asker Musa İngiliz botunu uyarmış. Küçümsemişler o da görevini yapmış. Onlara ayak bastırmamış. İngiltere Türkiye'ye nota vermişler. Sonra bizim gözlemimizde Musa'yı yargılayıp asın demişler. Gazi Mustafa Kemal 'Bizim için bunu yapan Musa'yı verirsek, memleketin tapusunu vermiş oluruz' demiş. İşte Kanapiçe'de Musa'yı vermeyen CHP ne Ekrem'i verir ne de feda eder bir tek arkadaşını!"

Özgür Çelik: ‘CHP'de kavga yoktur. Ceberrut iktidara teslim olmuş birkaç kişi vardır’

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, yerine atanan kayyımla ilgili "CHP'de kavga yoktur. Bir tarafta ceberrut iktidara teslim olmuş birkaç kişi vardır. Bir tarafta bu ceberrut sisteme direnenler vardır." ifadelerini kullandı.

ekran-resmi-2025-09-10-20-04-40.png

Çelik şunları kaydetti:

"İstanbul bizi 31 Mart'ta sandıklara sahip çıkışımızdan bilir. İstanbul Ekrem Başkanımızla 14 belediye sayısını 26'ya çıkartışımızdan bilir. İstanbul bizi iyi bilir. İstanbul 300 gündür kol kola, omuz omuza verdiğimiz demokrasi, özgürlük direnişimizden bilir. Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır. Türkiye'nin 1'inci partisi olduk. Hep birlikte iktidara yürüyoruz.

Değerli İstanbullular, şunu herkes iyi bilsin. CHP'de kavga yoktur. Bir tarafta ceberrut iktidara teslim olmuş birkaç kişi vardır. Bir tarafta bu ceberrut sisteme direnenler vardır. Gerçek CHP'liler buradadır. Dostlarımız buradadır. Biriz, beraberiz, kenetlendik. Hep birlikte iktidara yürüyoruz. Türkiye'de sandığı sembolik hale getirmeye çalışanlar var. Bu mücadele bir avuç oligarkla milletin mücadelesidir. Yaşasın cumhuriyet, yaşasın adalet, yaşasın tam bağımsız Türkiye!"

İmamoğlu’nun mektubu okundu: ‘Türkiye tarihinin en büyük siyasi operasyonu’

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Ekrem İmamoğlu'nun mektubunu okudu. İmamoğlu mektubunda "Seçimle gelen seçimle gidecek. Gidecek" dedi.

İmamoğlu'nun mektubu şöyle:

“Milletimizin büyük iradesini temsil eden seçilmiş belediye başkanlarımız, bürokratlarımız ve onlarca çalışma arkadaşımızla birlikte, neyle suçlandığımızı dahi bilmeden aylardır özgürlüğümüzden mahrumuz. Bizi hukuksuz bir biçimde zindanlarda tutarak, suç örgütü gibi göstermeye çalışanlar, milletin iradesini gasp etmeye devam ediyorlar. Muhalif olan herkes, Türkiye tarihinin en büyük siyasi operasyonunu yaşıyor. Tam bir şeffaflık içinde gerçekleşen İstanbul il kongremizi ve partimizin kurultayını lekelemeye çalışan bu kötü akıl; yargıyı, emniyet güçlerimizi siyasi hesaplarına alet ediyor.

‘İl başkanlığımızı kayyıma teslim etme girişimine elbette seyirci kalacak değiliz’

Hukuki meşruiyeti bulunmayan, siyaseten yazdırılmış bir karara dayanarak, İstanbul İl Başkanlığımızı polis zoruyla kayyıma teslim etme girişimine elbette seyirci kalacak değiliz. Her şart altında, her imkanı kullanarak direneceğiz. Partililerimizin ve milletimizin iradesine sonuna kadar sahip çıkacağız.

‘Cumhuriyetimizi hanedanlaşma hayalleri kuran bir avuç insana bırakmayacağız’

Türkiye Cumhuriyeti; milletin dediği olsun, yöneticiler hukukun dışına çıkamasın, seçimle gelen seçimle gitsin diye kuruldu. Cumhuriyetimizi, kendini ülkenin mutlak hakimi zanneden, hanedanlaşma hayalleri kuran bir avuç insana bırakmayacağız. Milletin dediği olacak. Yöneticiler, hukukun dışına çıkamayacak. Seçimle gelen, seçimle gidecek; Gİ-DE-CEK.

‘Bir daha asla seçim kazanamayacaklarını anladılar’

Dün 102’inci yaşını kutlamış olan, Atatürk’ten yadigâr Cumhuriyet Halk Partisi, cumhuriyetin önümüze koyduğu eşitlik, adalet ve hürriyet ideallerine yürekten inananların partisidir. Biz, milletin iradesinin üzerinde hiçbir siyasi güç tanımayız. Cumhuriyet’i kuran irade, 100 yıl önce nasıl esir alınamadıysa, bugün de esir alınmayacaktır. Devletin tüm güç ve imkanlarını kendi koltuklarını korumak için seferber edenler, niyetlerini açıkça ortaya koymuştur. Bir daha asla seçim kazanamayacaklarını anladılar. Onun için, özgür ve adil seçimlerle değil, yargı ve kolluk kuvvetleri vasıtasıyla yeniden iktidara gelmeye uğraşıyorlar.”

‘Demokrasi Platformu’ çağrısı

“Ortada; Cumhuriyetimize, demokrasimize, milletimize yönelmiş çok büyük ve çok ciddi bir teşebbüs vardır. Bu karanlık teşebbüse karşı demokrasi, adalet ve hürriyet isteyen herkes, acilen bir araya gelmeye, ortak akıl ve ortak kuvvetle hareket etmeye mecburdur. Tüm siyasi partilerimizi, meslek örgütlerini, sendikaları ve sivil toplum kuruluşlarını ‘Seçim Güvenliği ve Demokrasi Platformu’ oluşturarak, çok partili demokrasimize hep birlikte sahip çıkmaya davet ediyorum. Seçim güvenliğine ve demokrasiye yönelmiş bu büyük tehdidi demokratik yollarla bertaraf etmek, iktidarı hukuk içinde hareket etmeye mecbur bırakmak zorundayız. Bu, önümüzdeki seçimde hangi partinin ne kadar oy alacağından, hangi makama kimin seçileceğinden çok daha büyük ve acil bir meseledir.

‘Gün, herkes için her yerde adalet ve hürriyet isteyenlerin birleşme, bütünleşme günüdür’

Gün bugündür! Gün, devleti kendi tapulu malıymış gibi görenlere, milletin gücünü gösterme günüdür. Gün bugündür! Gün, demokrasiyi istedikleri zaman inip binecekleri bir tramvay gibi gören, güç ve kudret sarhoşlarını esaslı bir demokrasi tokadıyla kendine getirme günüdür. Gün bugündür! Gün, herkes için her yerde adalet ve hürriyet isteyenlerin birleşme, bütünleşme günüdür. Birleşeceğiz, bütünleşeceğiz ve bir avuç insan dışında herkesin kazandığı, herkesi mutlu eden bir zafere hep birlikte imza atacağız. Sizleri çok seviyorum. Her şey çok güzel olacak. Ekrem İmamoğlu. Silivri Zindanı.”


Editör: N. Cingirt
Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (9)
  • Divapan ?

    Divapan ?

    29.07.2013 08:11

    Düzce üniversitesi personeline DİVAPAN damı iftar düzenledi?

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    29.07.2013 18:24

    dudağım uçtu???????????

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    30.07.2013 00:13

    önce doğru resim koysaydınız bari... gitmediyseniz isteseydiniz üniversiteden :-)) Arkada Kocaman Divan yazıyo ayıp.. Tabi ki bilerek yapılmadıysa bu haber..

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    30.07.2013 10:33

    burası üniversitemi hiç tanıdık gelmedi ya gazeteciler baştan savma iş yapıyor yada üniversite divapanıda üniversiteye dahil ettiler yada bilerek yapıyorlar bilmiyorum her halükarda siteden kaynaklanıyor

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    30.07.2013 10:02

    Funda Sivrikaya Şerifoğlu, Rekötr Yardımcıları, Rektör Danışmanları, Genel Sekreter, Fakülte Dekanları, Enstitü, Yüksekokul ve Meslek Yüksekokulu Müdürleri, Genel Sekreter Yardımcısı, Daire Başkanları, Öğretim Elemanları BUNLAR BEDAVA memur hizmetli vs vs vs 20 KAAT

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    31.07.2013 10:28

    burası üniversite mi diyen arkadaş tabii ki üniversite divapan fotonun görüş alanına girmiş

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    2.08.2013 14:39

    İftar yemeğine ne kadar çok katılım olmuş? Bu rektörün ne kadar çok sevildiğini gösteriyor. sen çok yaşa padişahım diyen yağcı.... boy resimleri ile ortada

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    2.08.2013 14:39

    İftar yemeğine ne kadar çok katılım olmuş? Bu rektörün ne kadar çok sevildiğini gösteriyor. sen çok yaşa padişahım diyen yağcı.... doldurmuşlar..

  • Düzceli bir vatandaş

    Düzceli bir vatandaş

    5.08.2013 14:31

    Bugün basında yer alan habere göre Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Rektörü bir hafta içinde basına yansıyan bazı haberlere istinaden onurlu bir şekilde istifa etmiştir. Bizim Düzce Üniversitesi rektörü 2 yıldır hakkında yazılmayan çizilmeyen yazı kalmamıştır. Ancak hiç bir şey olmamış gibi görevine devam etmektedir. Görevi derken yanlış anlaşılmasın görevini ne kadar düzgün yaptığı tartışılmaktadır. Derhal Düzce Ün. Rektörü de onurlu bir şekilde istifa edip Üniversitenin önünü açmalıdır. Bu vebal ona yeter.