MarmaraYerelHaber

Biz yeni hikaye yazmayı bıraktık’ diye yakınan AKP’liler, partinin siyasi geleceğinin CHP operasyonlarına bağlanmasını eleştiriyorlar. Anıtkabir’de üç-beş kişiye slogan attırmaktan bile medet umulduğunu anımsatanlar, “Kaybetme korkusuyla tüm tuşlara basılıyor” yorumu yapıyorlar.

Eylül ayının CHP kadar, Türk yargısı için de önemli ve zor bir ay olduğunu söylemek mümkün. Adaletsizlik algısı ve zedelenen güven duygusu giderilecek mi birlikte göreceğiz?

Bu noktaya nasıl gelindiğini analiz edenler, yerel seçimlerden hemen sonra iktidar partisindeki ruh halini anımsatıyor. Onlara göre hem genel seçim hem yerel seçim sürecinde ortaya çıkan sıkıntılı fotoğraf, bugünkü planın hazırlanmasına neden oldu.

***

Süreci analiz eden siyasiler, AKP’de yaptırılan tüm araştırmalarda bir sonraki seçimde partinin şansının olmadığının görüldüğünü ve seçeneklerin değerlendirildiğini anlatıyorlar.

‘Yeni düşman yarat, yeni müttefikler bul’ anlayışıyla Kürtleri iktidarın yanına çekme ve CHP’nin yeni siyasi figürlerini siyasetten uzaklaştırma planının kurgulandığı yorumları yapılıyor.

Ülkedeki gergin siyasi havanın bilinçli yaratıldığını iddia edenler, gerçek sorunların konuşulmasının bu şekilde önlendiğini savunuyor.

“Bu yüzden tüm tuşlara birden basılıyor. Çünkü bu iktidar için ölüm kalım meselesi. Siyasi strateji bir yere kadar kabul edilebilir. Ancak, gelinen nokta histeri gibi…”

Yukarıdaki sözler, AKP’den uzaklaşmış önemli bir siyasetçiye ait.

“Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın milletvekilleriyle yaptığı toplantılardaki havayı görmeniz gerekir. İktidara öneri olabilecek tek bir siyasi yorum yapılmıyor. Ya yerel şikayetler ya da ‘benim ömrüm senin olsun’ gibi siyasi üsluptan yoksun güzellemeler. Kimse yanlışları, aksayan yönleri konuşmuyor.

Örneğin; Meclis son üç yıldır gerçek anlamda çalıştırılamıyor. Grup yöneticisi arkadaşların yeterliliğini bir tarafa bırakın, AKP milletvekilleri inançlarını yitirmiş, çoğunluk bile sağlanamıyor. Yasalara gece dokuzdan önce geçilemiyor. Bu meclis ne büyük reformlara imza atmıştı. TBMM’nin için boşaltılmış gibi sanki. Kimsenin ülkeyi değiştirecek kararların burada alındığına inancı kalmamış gibi…”

Bu sözler de hala aktif siyasetin içinde olan bir partilinin isyanı…

***

Siyasetteki gelişmelerin yönünü tahmin etmeye çalışan siyasilerin, farklı öngörüleri var. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarıyla ilgili davaların nasıl gelişeceği ve siyasi sonuçları konusundaki yorumlar şöyle;

- Erdoğan, kendisi dışında bir gelişme olmazsa asla geri adım atmaz. Çünkü eskisine kıyasla hiçbir denge unsuru yok. Kimseyi dikkate almak zorunda olmadığını düşünüyor.

- Bundan sonra İBB davasından tahliye edilenler olsa da İmamoğlu ve bazı isimlerin özellikle seçimlerden önce siyasette rol almalarına ve kahraman gibi karşılanmalarına izin verilmez. Erdoğan, ancak ortağı MHP’de oluşan değişiklikle farklı tutum sergiler.

- AKP’liler, CHP’nin geleceğine de kafa yoruyorlar. İmamoğlu yerine Mansur Yavaş’ın önemli bir seçenek olduğu konuşuluyor. Son aşamada Özgür Özel’in de Cumhurbaşkanı adayı olabileceği değerlendirmeler arasında.

- Onların yorumlarına göre CHP yeni bir aday bulma sorunu yaşamıyor. Tüm Cumhurbaşkanı aday adayları CHP’de. O yüzden CHP’nin hedef olduğunu düşünen az değil. Oysa Cumhur İttifakı’nda Erdoğan ve Bahçeli dışında seçenek yok. Konuşulan alternatiflerin hiçbirinin de kazanma kabiliyeti yok.

Bunlar AKP masalarında değerlendiriliyor.

Tüm tuşlara basıyor | Nuray Babacan