Melih ALTINOK
AK Parti’ye “İktidara geleli kaç yıl oldu, daha üretim araçlarını kamulaştırmadılar” diye sitem eden romantiklerin masumiyetini seviyorum. Zira ben de maksimalistin, zeki, çevik ve talepleri kariyeriyle değil hayalleriyle ilgili olanını, yani ahlaklı olanını severim.
Ama AK Parti’nin dünündeki kıt kanaat demokratikleşme menüsüne methiyeler düzmekten bir hal olup sofra zenginleştikçe “onun sapı bunun çöpü” demeye başlayanlara itirazım var. Zira eleştiri dozları daha önceleri istedikleri reformlar gerçekleştikçe artıyor. Ne hikmetse bu tatminsizlikleri de bol “mayışlı” işleri kaybeder etmez nüksediyor.
Doğru, bu benim şahsi görüşüm; ama mevzuu dönüp aynaya bakmadan buraya çekenler de onlar.
Evet, bendeniz önce, AK Parti’nin demokratikleşme davalarının arkasındaki kararlı tavrıyla ön yargılarımı bir kenara koydum. Bu arkadaşların o günlerde peşinen “Dur reform yapacak” dedikleri AK Parti’ye karşı rezervlerimi, somut adımlar atılınca gözden geçirdim. Hepsinden önemlisi bu hakkaniyeti gösterdiğimde, onlar gibi hükümete yakın medyada, gül gibi imkânlara sahip falan değildim. Zar zor maaş alınan, Parti’nin her gazeteye verdiği reklamların bile esirgendiği, davalardan bunalmış bir medyadaydım. Şimdi de değişen pek bir şey yok; hiçbir arkadaşım için de…
Ve gelelim, iddialarımın nesnel boyutuna. Diyelim ki 2005’ten sonra makas değiştirmenizin nedeni söylediğiniz gibi AK Parti’nin eskiye göre “çok bozması canım” olsun. Allah aşkına bir anlatır mısınız, AK Parti’nin son beş altı yıldaki reform performansı, daha öncesiyle kıyaslanır mı?
2005’e kadar, AB ile ilgili 1999 Helsinki sürecinin devamı niteliğindeki adımlar dışında ne yapıldı? Doğru, OHAL’in kaldırılması gibi bir iki önemli adım daha var. Ama ceberut TMK’ya onay bile verilen o günlere âdeta Asr-ı Saadet Devri muamelesi çeken biri, sonrasına ve bizzat Adalet Bakanı Ergin’in kaldırılmasını teklif dahi ettiği bugüne nasıl otoriterleşme dönemi damgası vurabilir mesela?
Bir kere, bu yıllarda AK Parti’nin vizyonu ve dönüşüm ajandası fluydu. Netleşme, Başbakan Erdoğan’ın 2005 yılında Diyarbakır’da yaptığı o meşhur konuşmada statüko için çanları çalmasıyla başladı. Bu çıkış, vesayet rejiminin ve ordunun siyasetteki ağırlığının temel meşruiyet kaynağı olan Kürt sorunu paradigmasında ciddi bir kırılmaya işaret ediyordu.
İlk kez bir muhtıraya halk adına cevap verilmesi, Cumhurbaşkanı seçme yetkisinin karargâhtan alınması, Oslo ve Habur’daki irade, siyasal iktidarın asli devletten ayrışmasındaki ilk ciddi deneyim olan demokratikleşme davalarına siyasi destek, YAŞ’taki gurur verici sivil tavır ne zaman oldu? Ve tabii ki başlı başına bir cüret örneği olan 2010 Referandumunun yargı vesayetinin kırılması yönündeki katkıları… uzar gider işte, yerim dar.
Ve nihayet müzakerenin siyasi riskinin ilk kez bir hükümet tarafından üstlenildiği çözüm süreci…
Karar sizin, kimmiş giden, kimmiş kalan; kimmiş nereye yuvarlanan...
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYADevlet, Komün ve Demokratik Sosyalizmin İnşası; Barış ve Demokratik Toplum Manifestosu... 14.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019