Ali Koç yönetimi Fenerbahçe'deki birinci yılını geride bırakıyor.

Bilanço hiç de iç açıcı değil.
Aklıma Ali Koç'un büyük umutlarla ve ezici bir çoğunlukla Aziz Yıldırım'ı devirdiği o günler geliyor...
Hatırlıyor musunuz?
Muharrem İnce'nin Cumhurbaşkanlığı yarışına girdiği o dönemde medya, Ali Koç'un yelkenlerini "CHP'deki değişim rüzgârı Fenerbahçe'de de yaşanacak" diyerek nasıl da şişiriyordu.
Ama yine de bilançoya baktığımızda Koç'un durumunun İnce'den hallice olduğunu söyleyebiliriz.
Netice de Muharrem Bey eksiye düştü. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan fazla oy almanın bedelini partideki tüm ilişkilerinin tasfiye edilmesiyle ödedi. Yetmiyormuş gibi siyaset sahnesinde bir anda biten Ekrem İmamoğlu, İnce'nin 2023'teki Cumhurbaşkanlığı hayallerini de suya düşürdü.
Büyük umutlarla gelen Ali Bey ise, taraftarlarına "ligden düşmemeyi" başarı olarak satmaya çalışır bir pozisyona düşse de her şeye rağmen kulübünün başında.
Yıllar içinde "Fener yener" imajını beyinlere kazıyan bir takım için ne başarı ama!
Bu arada Ali Koç'un, Fenerbahçe'ye" 500 bin TL bağışladığını söylediği o gönlü geniş Galatasaraylıyı da merak etmiyor değiliz hani.

Yine de umutsuz olmamak lazım. Zira alanlarında uzman kişilerden oluşan Ali Koç yönetimi elinden geleni ardına koymuyor. Kafa patlatıyor, takıma para getirmek için her yere saldırıyor.
Taraftardan para istedikleri yardım kampanyasının ardından hafta sonu da takımın kötü gidişatına bir dur demek için dayihanece bir öneride bulundular!
Saraçoğlu stadının adını "Atatürk" olarak değiştireceklermiş.
İyi olur.
Atatürk dururken Saraçoğlu da kim?
İsmet İnönü tarafından atandığı Başkanlığı döneminde "Açık oy gizli sayım" yasası dışında bir icraatıyla hatırlamıyoruz kendisini. Ha bir de gayri Müslim vatandaşlarımızı mahveden "Varlık Vergisi" zulmünün inşasındaki çabaları var tabii.

Çok istiyorlarsa, takıma 16 yıl hizmet eden Saraçoğlu'nun adını da basketbol maçlarının yapıldığı Ülker Arena'ya falan verebilirler.
Merak etmesinler "Ülker bey" bir şey demez.
Bu arada kendilerine naçizane bir öneri yapayım. Bu isim değişikliği sürecini yönetmek için, her çıkardığı kitaba "Atatürk" adını koyup 2500'den satan Sözcü'nün Yozdil'inden profesyonel yardım da alabilirler.
Zararı olmaz yani.