Melih ALTINOK
Kandil'deki yaşamı anlatan "Bakur" belgeselinin 34. İstanbul Film Festivali'ndeki gösteriminin iptali tartışılıyor. Gelişme üzerine pek çok yönetmen festivalden çekildiklerini açıkladılar. İş HDP Milletvekili Hasip Kaplan'ın yasağı, "tarihi, kültürü bombalayan IŞİD vandalizminin ideolojik akrabalığına" eşitlemesine kadar vardı. Sosyal medya yıkılıyor.
Son olarak, İKSV'nin Festival Koordinatörü Azize Tan bir TV kanalında şunları söyledi: Cuma günü Kültür Bakanlığı'ndan telefon geldi. Cumartesi günü de kanun maddesini hatırlatan eski yazıyı yeniden mail attılar. Sonra emniyetten görevliler geldi... Peki konunun muhatapları ne diyordu? Hepsini aradım. İKSV yetkililerini telefonla aradığı iddia edilen Sinema Genel Müdürü Cem Erkul da kopan fırtına karşısındaki şaşkınlığını gizleyemiyor:
"Her zaman olduğu gibi 10 gün kala festival programını gönderdiler. Dolaysıyla biz filmlere sadece katalogdan hâkimiz. Derken filmin yönetmenlerinin Radikal'de bir röportajı çıktı. Ertesi gün de Vahdet isimli bir gazetede. Bu sansasyonel röportajları okuyunca doğal olarak İKSV'yi aradım. Çünkü sorumlu olduğumuz bir alanda üstelik de desteklediğimiz bir festival söz konusu."
Erkul, "Konuşmada Bakur'a özel bir talebiniz oldu mu" şeklindeki sorumu da şöyle yanıtlıyor: "Hayır! İKSV bu işin piri, yıllardır festival yapıyorlar. Konuşmamızda filmin tescil belgesi olmadığını ancak buna rağmen pazar günü festival kapsamında gösterileceğini öğrendim. Doğal olarak da bütün filmler için geçerli olan prosedürü hatırlattım."
Süre verdik, kabul etmediler
Erkul'a "Peki filmi izlediniz mi?" diye sordum. Yanıtı bir hayli ilginç: "Düşünün değerlendirme ve sınıflandırma komisyonuna bile girmeyen bir filmi konuşuyoruz. İki yıl önce çekilmiş filmin bir kopyasını dahi göndermediler. Genel izleyiciye gösterilecek tüm filmlerin yerine getirmesi gereken asgari şartlara sahip mi, onu bile bilemiyoruz. Siyasetle ve içerikle değil, sinemanın, profesyonellerini ilgilendiren boyutundan söz ediyorum."
Erkul'un İKSV'den Tan'la yaptığı telefon konuşmasında önerdiği teklifin neden reddedildiğiyse muamma. Zira Erkul, telefonda Bakur'un tescil belgesinin olmadığını öğrenince Koordinatör Tan'a, "filmi hemen İstanbul'daki büromuza gönderirseniz tescil belgesi için gerekli incelemeyi yapıp sonuçlandırırız. Festival daha devam ettiğine göre siz de gösteriminizi yaparsınız" teklifinde bulunmuş. Ancak İKSV, yasal boşluğu giderecek ve belki de sorunu çözecek bu ara formül yerine basın açıklaması yapmayı tercih etmiş.
Festivale polis gitti mi?
Festival koordinatörü Azize Tan'ın "emniyetten yetkililer geldi" iddiasını da bizzat İstanbul emniyetine sordum. İddiaları kesin bir dille yalanlayan Emniyet "Zaten böyle bir yetkimiz de yok. Eğer şikâyet ya da duyum alınırsa tutanak tutup en fazla başsavcılığa başvururuz. Polisin 'Şu filmi göstermeyeceksiniz' falan deme yetkisi yok. Bu bizimle ilgili bir konu değil" şeklinde konuştu.
Acaba Tan'ın bahsettiği o kişiler kimdi? Polis miydiler yoksa, Kandil'de başlayıp Vahdet gazetesinin bile bir yerinden dahil olduğu bu sürreal filmin sıradan figüranları mı? İstanbul Film Festivali'yle darbe yıllarının karanlığını aydınlatan isimlerden rahmetli Şakir Eczacıbaşı yaşasa acaba bu tartışmalar için ne derdi diye düşünmeden edemiyor insan.
Kesin olarak bildiğimiz tek şey, Bakur'un çekildiği dağdan bir taşla pek çok kuş vurduğu. Öyle ya, sadece ve sadece ticari tescil belgesi eksikliğinden böylesine büyük bir reklam çıkartmak her sinemacının, festivalcinin harcı değil. Seçim öncesi estirilen "sansürün böylesi" fırtınasının alıcısı da az olmaz hani.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYADevlet, Komün ve Demokratik Sosyalizmin İnşası; Barış ve Demokratik Toplum Manifestosu... 14.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019