Melih ALTINOK
Birkaç yıl önce PKK'nın Diyarbakır'da katlettiği köylüleri ziyarete giderken resmi tören kıtasındaki askerlerle bir fotoğraf çektirmiştim.
Ancak bu fotoğraf yüzünden müthiş bir linç kampanyasına maruz kaldım. Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nu sık sık eleştirdiğim için hedeflerinde olduğum AKP'li gazeteciler fitili ateşlemişti. Yaptığımın "askeri aşağılamak" olduğunu söylüyorlardı.
Tören kıtasındaki askerler, isteyen herkesle, vatandaşlarla hep fotoğraf çektirdiklerini, üstelik bu kez talebin kendilerinden geldiğini açıkladılar. Ama nafile...
Sözcü'sü, Yeni Şafak'ı, karanlık odası, rakibine ancak başkaları da girişince söz söyleyebilen Ahmet Hakan tipi gazetecisi, popülizm uğruna ağzından düşürmediği hakkaniyeti ayağıyla çiğneyen siyasetçisi linçe ortak oldu.
Bir terör saldırısının ardından askere moral vermeye çalışırken, şikâyet üzerine hakkımda "halkı askerlikten soğutmaktan, devletin manevi şahsiyetine hakaretten" soruşturma bile başlatılmıştı. İyi mi?
Neyse ki derdimi anlatabildiğim, hukuk mantığına sahip bir savcıya denk gelmiştim. Soruşturma düştü.
Ama herkes bu kadar şanslı olmayabilir. Örneğin n11.com isimli dijital pazarlama şirketinin mesaj sorumlusu... Çünkü 10 Kasım'da müşterilerine şöyle bir mesaj çekmiş:
"11. 11'e dakikalar kaldı! İçimize sinmedi, rahatsız olabileceğini göze alarak, en azından siren çalmayarak mesaj atıyoruz. Saat 00:00 itibariyle özel ürünler sayfası açılacak."
Yok artık, ne var bunda değil mi?
Öyle demeyin. Bu işleri seven birtakım ünlülerin ve goygoycuların da yardımıyla "Atatürk'e hakaret" çıkartmışlar bu ticari kampanya mesajından.
İçinde 10 Kasım'larda saat 9'u beş geçe çalınan "siren" geçiyor ya...
Şirket 'siren'in kampanyada kullandıkları Ayşe Hatun Önal şarkısının adı olduğu açıklamaya çalışıyor falan ama yer mi hassas vatandaş?
Vah o çalışanın haline... Allah yardımcısı olsun. Umarım işini kaybetmez, hakkında hakaretten dava falan açılmaz.
İnsanların hepsinin iyi niyetli, akıllı, mantıklı, sağlıklı olmasını beklemek saflık olur. Böyle şeyler hep olacak.
Dolayısıyla linçlerden bireyleri korumak önce siyasetin sonra yargının sorumluluğudur.
Çünkü delile bakılmaksızın, kamuoyunu tatmin etmek için verilen yargı kararlarının sonu felakettir. Tıpkı Türklüğe hakaret etmediği halde "kamuoyu öyle anlamış" denilerek mahkûm edilen Hrant'ın katledilmesine giden yol gibi.
Siyaset eninde sonunda gelip kendisini vuracak olan popülizme teslim olmadan yasal düzenlemeler yapmalı.
İşe de şu lastik gibi sünen hakaret mevzuundan başlamalı. Tehdit vs. ayrı olmak üzere, hakaret suçunun karşılığı hapis değil para cezası olmalı.
Böylece birilerinin gözüne girmek ya da sevmediği insanları, meslektaşlarını, rakipleri hapse tıktırmak için linçten linçe koşanların bir motivasyonu elinden alınmış olur.
Yaratıcılık artar, düzey yükselir.
Bireyler, gazeteciler, sanatçılar, siyasetçiler de daha özgür olur.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019