Melih ALTINOK
Sanırım Öcalan’ın yakalandığı günlerdi. Polis, okuldaki her eyleme ülkedeki gergin atmosferi bahane eden fakülte yönetiminin çağrısıyla sert bir şekilde müdahale ediyordu.
Yine bu eylemlerden birinde tüm siyasetlerden arkadaşlarla toplanıp, DTCF’nin orta bahçesine yerleştirilen yüzlerce polise karşı nasıl bir tavır alacağımızı konuşuyorduk.
Tablo netti. Hepi topu polis sayısına denk düşen kitlemizle “harbe oturmamız” olanaksızdı. Sonuçta gözaltına alınmayı göze alıp bahçede pasif bir oturma eylemi yapmakta karar kılındı. Ama o dönem de aklıselimden ve çözümden yana olanları “liboş” bulan çevrelerin sözcüsü olan birkaç arkadaş “çatışalım” diye karara şerhlerini düştüler. Yirmi ‘evet’e karşı dillendirilen bir iki ‘hayır’ın anlamı olmayacağını kendileri de biliyorlardı elbette. Zaten bu işe kalkışacak cesaretleri olsa başka zamanlarda olduğu gibi çoğunluğu takmadan yine harekete geçerlerdi de. Ama “devrimciliklerini” tescil ettirmiş oldular, -ki yıllar yıllar sonra bir gazete köşesinde de bahsediyoruz işte.
Kemal Kılıçaroğlu’nun “ordu kışlasında onurlu [mutlaka] görev yapacak” şeklindeki sol ailesi için küçük ama CHP için büyük adımı da tıpkı yukarıda bahsettiğim delikanlı-ML’lerin tavrına denk düşüyor.
Halen Ergenekon sanıklarını aday göstermek için çırpınan, Ergenekon sanıklarıyla deruni muhabbetleri arş-ı alaya dayanan gazetecilerle akçeli ve “konulu” ilişkileri olduğu iddia edilen bir partinin lideri, milletvekili adayları netleşmeye başlamışken, tatile girecek olan Meclis’i sivilleşme reformları yapmaya çağırıyor. Önümüzdeki birkaç gün boyunca CHP’nin başka salvolarına da şahit olacağız.
Sivilleşeme ve demokratikleşeme adına onca adımı atmış AKP’nin bazı reformlarda ayak diremesine eleştirilerimiz tabii ki sürüyor. Ancak görüşlerini aldığım AKP’liler, “Madem bu konuda mecliste bir konsensüs sağlanması taraftarıydılar, niçin askerlik süresi gibi konularda MSB’ye ve Genelkurmay’a çalışma yaptırdığımız süreçte devreye girip desteklerini sunmadılar. Aksine kamuoyunda ‘ordumuzu yıpratıyor’ propagandası yapmışlardı” diyorlar.
Haksızlar mı?
CHP ya da bugüne kadar ki utanç vesikalarını unutmaya razı olduğumuz herhangi bir çevrenin süre vb açılardan maddi imkânsızlıklar taşısa da ileri reform adımlarını her halükarda destekleriz elbette.
Ama bu işi, demokrat kamuoyuna kolpa çekerek, bizleri aptal yerine koyarak yürütmeye kalkıştıklarında da “düğün bitti” deriz, kusura bakmasınlar.
Sayın Kılıçdaroğlu yukarıdaki itirazları boşa çıkartmak istiyorsa hodri meydan. Seçmenle yapacaklarını açıkladıkları “seçim sözleşmesi”nde Et balık Kurumu solculuğuna dair vaatlerin yerine, Avrupa’da ya da dünyanın herhangi bir bölgesinde, sol partilerin programlarında “sıradan” sayılan ve solundemokratların alâmetifarikası olan şu birkaç maddeyi ekleyerek AKP’yi demokrat kamuoyunun önünde gerçekten köşeye sıkıştırabilir:
Askeri politikaları tasarlama görevini siyasal iktidarların tasarrufuna bırakmak için Genelkurmay MSB’ye bağlanacak.
Vicdani ret hakkı uluslararası metinlere uygun olarak tartışmaya açılacak. Profesyonel orduya geçiş sürecinin altyapı çalışmalarına başlanacak.
Askeri Yargıtay da dahi tüm imtiyazlı hukuk mercileri evrensel hukuk devleti normlarına uygun olarak sivil yargı alanına çekilecek.
Ombudsmanlık kurumunun denetimi, AKP’nin yapamadığı şekilde, askeri faaliyetlerin yanı sıra, TSK’nın fiilen yönetiminde olan ticari teşekkülleri de “gerçekten” kapsayacak şekilde genişletilecek.
600 TL’lik aile yardımı ve benzeri sosyal politikaların finansmanı, öncelikle askeri bürokrasinin kelimenin tam anlamıyla işgali altındaki “kutsal alanların” konjonktürün gereklilikleri göz önünde bulundurularak minimalize edilmesiyle sağlanacak.
Kendi mahallemden biliyorum, Çankaya’da yoldan çevirdiğiniz herhangi bir CHP seçmeninin eline bu ve benzeri maddeleri içeren sözleşmeyi verseniz dayak yersiniz. Ama aramızdaki CHP-ML’lilerin hâlâ, “Elinde icra yetkisi olan AKP bu adımları atmıyorken, muhalefete yüklenmek haksızlık değil mi” diye söylendiğini duyar gibiyim.
İyi de partiyi Sosyalist Enternasyonal kriterlerince sola çekmek iddiasında olduklarını her vesileyle dile getiren “Yeni” CHP yönetimi muhalefetteyken dahi, sırtlarında yumurta kefesi yokken yani, kolpasında bile bu kadar ürkek davranıyorsa umutlu olmamak hakkaniyetsiz davranmak mıdır yoksa “kral da soytarı da çıplak” demek mi?
Kaldı ki, hadi itiraf edin, yukarıda sıraladığım elzem reformları gerçekleştirme potansiyelinin hangi partide olduğunu düşünüyorsunuz? Tamam, zorlamıyorum. Biliyorum samimi bir yanıt verirseniz hâşâ AKP’li falan sanırlar. Peki, içinizden geçirseniz de kâfi.
Ama bari finişe beş kala atağa kalkıp kendilerine tur bindirmiş rakiplerinin ardından “Ne var yani, bir tur daha atsaydık” diye söylenenlerin yüzüne “Pıst numara yapma. Tamam, bir daha ki dört yüz metrede engelleri aşacağına söz ver, razıyız” diye fısıldayın.
Haklısınız, çok şey istiyorum değil mi?
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019