Ömer F. Gergerlioğlu
Seçimlerin galibi bellidir. Birçok yerde kalelerini korumakla kalmayıp önceki yerel seçimlere göre oyunu arttıran Ak Parti, seçimlerden önemli bir başarıyla çıkmıştır.
Erdoğan kutuplaştırma siyasetinin karşılığını almıştır. Yolsuzluk söylentilerine rağmen halkın büyük bir çoğunluğu Erdoğan'ı desteklemiştir. Bu, yolsuzluğun olmadığını değil, halkın Erdoğan'a olan güveninin derinliğini gösterir. Güvendiği insana karşı yapılan ithamlara seçmen kulaklarını tıkamış ve fazla önemsememiştir. Belki yolsuzluk söylentileri halkın midesini bulandırmıştır ama derin bir güvenin izlerinin kolay silinemeyeceği ortaya çıkmıştır. CHP ve MHP sadece itham ederek değil ortaya somut projeler koymakla oy alabileceğini anlamalıdır.
Gezi olaylarından itibaren "mağdur" olduğunu ilan eden ve "biz ve onlar" diyerek Erdoğan kutuplaştırma siyasetinde başarılı olmuştur. İslami kesimlerin blok desteğini alan Erdoğan, dindarlara yaslanma düşüncesine devam edecek gibi görünüyor.
Ak Parti, Güneydoğu'da da oylarını korumuş ve birçok yerde BDP ile olan yarışındaki ikincilik oy oranını arttırmıştır. BDP büyük bir başarı kazanamamış ama oylarını korumuştur. Bölgede üçüncü parti olan Hüda-Par arzu ettiği oy oranlarına yaklaşamasa da bölgede hesap edilmesi gereken bir güç olduğunu üçüncü parti olarak göstermiştir.
Halk Erdoğan'ı mağdur olarak görmüştür. Son Suriye olayındaki ses kayıtlarını bile karşıtlarının vatan hainliği olarak ilan eden Erdoğan'a halk inanmıştır. Hatta Erdoğan'ın sesinin kısılması bile onun "çaba gösteren bir mağdur" görüntüsüne yardımcı olmuş ve oylarını arttırmıştır.
Ak Parti, Cemaat karşısında zafer kazanmıştır. İlan ettiği bu en büyük düşman üzerinden önemli bir başarı elde eden Erdoğan, daha uzun süre bu argümanı kullanacağa benziyor. Öncesinde Ak Parti ve Cemaat'e sempatiyle bakan ortadaki vatandaş Cemaat'a sırtını çevirmiştir. Cemaat oylarını yönlendirme konusunda çok belirli bir politika izlememesinin karşılığını puan kaybederek ödemiştir. Sanıldığı kadar güçlü olmadığı imajı belirginleşmiştir. Etkilemeye çalıştığı yerlerde CHP ve MHP'nin başarısız aday yaklaşımları belirsizleşmesini arttırmıştır.
AA ve Cihan haber ajansının sürdürdüğü farklı oy oranı verme savaşı seçimin en kirli görüntüsü olmuştur. Haber ajanslarının bu tür basitliklere tenezzül etmesi basın tarihindeki kara lekelerden birisi olacaktır.
Erdoğan Cumhurbaşkanlığına gidiyor. Erdoğan bu oy oranlarından sonra Cumhurbaşkanı adayı olmak için gereken vizeyi aldığını düşünmektedir. Muhalefet Erdoğan'ın önünü kesme konusunda ciddi kararsızlıklar yaşayacak gibi görünüyor. Zira üzerine gidilen Erdoğan ‘mağdur’u oynayarak başarı kazanıyor. Bu ülkede halkın mağdur gördüğünü mazlum bilip önemli bir şekilde sahiplendiği ve sahipleneceği bir kez daha tescillenmiştir.
Erdoğan "Fethullah Gülen terör örgütü" davası açar bu balkon konuşmasından sonra. Suriye ile savaş halinde olduğunu söyleyen ve sert bir dil kullanan Erdoğan balkon konuşmasının sonuna doğru kuşatıcı birkaç cümle söyleme gereği hissetti ama bu sert zafer mesajının arasında duyulmadı bile.
Saadet Partisi’nden Ak Parti'ye önemli oy kaymaları var. İslami kesim, Erdoğan'ın sert söylemlerini önemsememiştir. Ataerkil bir toplum olduğumuz ve otoriter bir lideri garipsemediğimiz hatta gerekli gördüğümüz ortaya çıkmıştır. Kutuplaştırma siyaseti kazanmıştır. Halk Erdoğan'ın "mağdur" olduğuna inanmış durumdadır. İdeolojik kutuplaşması olmayan vatandaş ekonomik istikrarı tercih etmiştir.
Bu sonuçlarla demokrasinin gereği olan seçmen iradesi ortaya çıkmıştır ama demokratik değerlerin özgül ağırlığının toplumda fazla olmadığı ortaya çıkmıştır. Otoriter bir yönetimi sorgulama, yolsuzluk söylentileri karşısında yargı ve Emniyete yapılan müdahaleler hep siyasi yaklaşımlarla, komplo teorileriyle değerlendirilmiştir. Uzun vadede güven kazanan Erdoğan'ın kurt bir siyasetçi olarak seçim kazanma taktiği konusunda başarılı olduğu gözlenmiştir.
Kılıçdaroğlu, yanlış stratejisinin bedelini ödemeli, istifa etmeli. İstanbul'da Sarıgül'ün adaylığı CHP açısından intihardı ve bunu başardı. Ankara'da MHP'den de oy alma ucuz taktiği tutmadı, kaybetti. Antalya'da Akaydın'ın başarısız dönemini göremedi onda ısrar etti, kaybetti.
MHP, oy oranını çok arttıramamasına rağmen kazandığı başkanlıklarla seçimden karlı çıkmıştır. Ancak genelde oyları yükselen Ak Parti karşısında kazanma ihtimali olan bazı yerlerde, Balıkesir gibi, kazanamaması unutulmamalıdır. Barış süreci konusundaki itirazın kısmi göstergesi olabilecek MHP'nin daha çok oy alamadığı dikkatle kaydedilmelidir.
BDP, daha çok oy alabileceği bir seçimden "mağdur" a oy veren kesimler yüzünden daha az oyla çıkmıştır. Ak Parti ve BDP oy oranlarına bakıldığında barış sürecinin kazanımlar elde ettiğini görüyoruz. BDP bu seçimden zararlı çıkmamıştır ama oylarını arttıran Ak Parti ve Hüda-Par gibi yeni çıkan ve az da olsa varlık gösteren partilerin varlığını iyi hesap etmelidir. BDP, kimllik siyasetinin tek belirleyici olduğunu hoyratça kullanmamalı, bundan sonrasında daha dikkatli bir belediyecilik anlayışında olmalıdır.
Erdoğan seçimlerden sonra demokratikleşme anlamındaki adımları atmayı düşünebilir. Siyasetçi olarak seçim öncesi uyguladığı taktiğinden vazgeçebilir ve tansiyonu düşürebilir, bu onun eline zira rakiplerinin morali bozulmuş durumda. Ancak taktiğinde başarılı olması, mağdur olarak görülüp oy oranını arttırması ve bu tadı tatması yeni bir yola girme ihtimalini zayıflatmaktadır.
Yazarlar
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.08.2020
26.08.2020
9.02.2018
5.02.2018
3.02.2018
25.06.2018
23.06.2018
18.06.2018
12.06.2018
11.06.2018