Aslı Aydıntaşbaş
ABD Senatosu, bu hafta Donald Trump’ın orta ve ortanın üst gelir grubuna yarayacak vergi indirim paketini geçirdi. Trump’ın “Kahrolsun fakirler!” anlamına gelen vergi paketi, ABD Senatosu’nda alkışlarla geçti.
ABD, geniş bir orta sınıf ülkesi. Gelir piramidinin en tepesindeki isimler, milyonlarca dolar vergi iadesi alacak. Devasa orta sınıf da kendi çapında birkaç yüz ya da birkaç bin dolar geri alacak. Bu sayede 1 trilyon dolar artan bütçe açığı ise 2020’den sonra fakirlerin sırtına binecek. 2020 sonrası hem vergileri artacak, hem de muhtemelen Obama döneminde geçen sağlık paketinin kapsamı daraltılacak.
Dedim ya, “Kahrolsun kaybedenler” ruhu hâkim.
Sadece ABD mi? Türkiye dahil dünyanın birçok yerinde çoğulculuktançoğunlukçuluğa geçiş var. Batı demokrasilerinden başlayarak yarım asırdır tüm dünyaya yayılan eşitlikçi ve çoğulcu toplum düşüncesi, azınlıklara, mültecilere, farklı kimliklere ve egemen kimlik dışında kalan herkese yönelik bir nefret dalgasına dönüştü.
Daha yeni başlayan bu dönem, dünyaya büyük acılar yaşatacak. Myanmar’dan Ankara’ya, Washinton’dan Hollanda sokaklarına kadar farklı yerlerde çoğunluk diktası dönemine girdik.
Çoğunluğun hıncı da pismiş ama... Tarihten bilirdik de, bu çağda tarihin çöp sepetini boyladığını sandığımız o nobran dili, o arkaik kavramları görmek, insana tuhaf geliyor.
Bu hafta Kadri Gürsel, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ideologlarından Necip Fazıl Kısakürek’in, “Büyük Doğu” denilen otoriterlik ütopyasında basının neden özgür olmaması gerektiğine dair görüşlerini aktardı. Aynı hafta Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu’nun bir soru önergesine verdiği yanıtta basın özgürlüğünün “Batı merkezli ele alındığından” şikâyet etmesine ya da şu ana kadar kendi memleketindeki insan hakları namına pek bir hayrını görmediğimiz iktidar partisi sözcüsü Mahir Ünal’ın “İnsan hakları ihlallerinden bahsedenler, her fırsatta özgürlük ve demokrasi diye haykıranlar, (Filistin’de) tüm bu yaşananlar karşısında neden sağır, dilsiz kaldı” diye demokrat kesimi paylayan bir tweet atmasına şaşırmamak lazım.
Dedim ya, çoğunluğun hıncı az değilmiş. Hep haklı, hep mağdur, hep kızgınlar. Myanmar’dan Teksas’a kadar, gümbür gümbür haklının değil güçlünün hukuku üzerine yeni bir dünya düzeni inşa etmek istiyorlar.
Bu ideolojinin ABD şubesi başkanı olan Donald Trump, bu hafta yayımladığı ulusal güvenlik strateji belgesinde ne demokrasi ne de insan haklarından söz etti. Şaşırmadım. Eskiden ABD başkanları, laf ola beri gele kabilinden de olsa, demokrasiden, insan haklarından dem vururdu. Buna da “Amerikan değerleri” derlerdi. Şimdilerde ise kimsenin umurunda değil demokrasinin gezegende yaygınlaşması. Romantizm değil çıkarlar, kudret ve para kazanma dönemi bu.
Trump geçenlerde şunları söyledi: “Artık Musevi-Hıristiyan değerlerine karşı saldırılara dur diyoruz. Yıl sonu yaklaşırken o güzel Noel sezonuna giriyoruz.Bir süredir mağazalarda ‘Mutlu tatiller’ diyorlar ama o cümleyi kullanmıyorlar.Biz ise yeniden ‘Mutlu Noeller’ (Merry Christmas) diyoruz.”
“Bu ne” diyeceksiniz. Trump ve tabanı, “Camilerimizi ahır yaptılar” nakaratı misali ABD’deki Hıristiyanların iteklendiğini, baskı altında olduğunu, solun dini adeta yasaklı hale getirdiğini iddia ediyor. Trump’ın tepki gösterdiği, son 10-15 yılda ABD’de yaygınlaşan “Mutlu tatiller” (Happy Holidays) ifadesi. New York gibi seküler hayatın hâkim olduğu ve Hıristiyan, Yahudi, Hindu, Müslüman herkesin karma bir düzende yaşadığı şehirlerde âdet, yıl sonunda birini selamlarken “Mutlu Noeller” değil “Mutlu tatiller” demektir.
Trump ise buna kızıyor. Necip Fazıl okumamış ama “öz yurdunda garipsin”muhabbeti yapıyor seçmene. Sanırsınız ki Obama, Noel kutlamalarını yasakladı, çam ağaçlarını yaktı. “Dinimizi elimizden almaya çalışıyorlar”demeye getiriyor.
Bilmem size tanıdık geldi mi bütün bunlar?
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.08.2018
26.08.2018
23.08.2018
20.08.2018
18.08.2018
13.08.2018
10.08.2018
5.02.2018
3.02.2018
29.07.2018