Fehmi KORU
Sabah ilk işim gazete haberlerine ve köşe yazılarına göz atmak oluyor ya, bu sabahın yazılarından bir genel eğilim çıkarttım: Bazı yazarlar hafta içinde verilmiş ‘Vehbi Koç Ödülü’ ile ilgili değerlendirmelerini bugüne saklamışlar…
Ödül Eskişehir’in CHP’li belediye başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen’e verildi.
CHP “İllâ CHP’li biri olsun” inadıyla adayını belirlerse, büyük ihtimalle, Büyükerşen’le cumhurbaşkanlığı yarışına katılır.
Kişisel tanıklıklar
Yazılar içerisinde dikkatimi çeken İlber Ortaylı’nın konuya ilişkin değerlendirmesinde gözüme çarpan şu satırlar oldu:
“Sonra Büyükerşen ismini 1980’den sonra bir daha duydum. Anadolu Üniversitesi’nin rektörüydü. Konya’dan sıkıyönetim kararıyla il dışına çıkarılan üniversiteli asistan ve öğretim üyelerini Anadolu Üniversitesi’ne almıştı. Medeni cesaret örneğiydi. Aldığı hocalar bu üniversitenin önemli hocaları olarak hayata devam ediyorlar.”
İlk defa bu durumdan haberdar oldum. Ancak, Büyükerşen’in rektörlüğü döneminde taraf tutmamaya gayret gösterdiğini yakından tanıdığım birkaç örnekten biliyorum.
‘Sağcı’ bilinen isimlere de üniversitede kol kanat germişti.
12 Eylül’ün (1980) zifiri karanlığında, 1402 sayılı sıkıyönetim yasası ‘sağ-sol’ ayırmaksızın aydınları üniversitelerde biçerken, onun meydan okurcasına böyle bir iş yapabilmesi önemlidir.
O dönemde ben de ABD dönüşü bir üniversiteye kapağı atmak istemiş, sınav kazanarak o yolda ilk adımı da atmıştım; ancak “Sakıncalı görüldünüz” yazan bir kağıt parçasıyla hevesim kursağımda bırakılmıştı.
‘Kâğıt parçası’ dediğim belgenin altında imzası bulunan ve daha sonraki yıllarda ‘sağ’ bir partiden milletvekilliği ve bakanlık da yapmış olan devletluyu tanıyordum; yanına çıkıp sebebi öğrenmeye de çalışmıştım.
Emir demiri kesti.
Murat Belge’nin kitabı
Türkiye’deki entelektüel dünyayı izleyenler Murat Belge’nin uğramakta olduğu saldırılardan da haberdardır. Vesile, Belge’nin daha önce de ders verdiği İngiltere’deki Oxford Üniversitesi’ne aynı amaçla başvurması görünse de, esas sıkıntı şiirler ve şairler üzerine kişisel anılarını da paylaştığı yeni kitabı gibi…
Kitabı okurken ben bu hisse kapıldım.
Ele aldığı şairlerden kimini seviyor, onlarla ilgili değerlendirmeleri ve anılarını okurken bunu anlıyorsunuz; kimini de sevmiyor ve haklarında lâfını hiç esirgemiyor.
Necip Fazıl çocuk ve genç Murat Belge’ye pek çok şirinlikler yaptığı halde kendini sevdirememiş; bu çok belli. Kitapta Üstad’ın “Bunlar artık bana ait değil” diye bağını kopardığını ilan ettiği bazı şiirlerini ön planda tuttuğu gibi, şiir değerlendirmeleri yaptığı halde, şairliğini eleştiremeyince, tiyatro eserlerini didiklemiş…
Bazı sevmediklerinin (sözgelimi yer verdiklerine bakılarak dönem açısından eksikliği hemen hissedilen Sezai Karakoç’un) kitapta bahsi bile yok.
Belge’nin içeriği tam yansıtmayan ‘Türkiye’de Modern Şiir’ alt başlığını taşıyan ‘Şairaneden Şiirsele’ adlı kitabına (İletişim Yayınları) değinmemin sebebi, İlber Ortaylı’dan naklettiğim Büyükerşen’le ilgili değininin izdüşümleriyle kitapta karşılaşmam.
Şairler ve karşılaştıkları zorluklar
Hayatının ilk yılları hayli zahmetli geçmiş bir şair Metin Eloğlu. Doğru dürüst okuyamamış da. “Genç yaşta sosyalist bir dünya görüşünü benimsedi” diyor Belge. O yıllarda lise mezunu olmayan ancak eli resme yatkın gençlerin eğitim almasına imkan veren Güzel Sanatlar Akademisi’ndeyken (GSA) tutuklanmış. “Tutuklanma sebebi, tahmin edilebileceği gibi, siyasi ve gene tahmin edilebileceği gibi, oldukça sudandı” cümlesini de kitapta okuyoruz.
İki ay sonra serbest bırakılmış, ama yeniden GSA’ya dönmesine izin verilmemiş, hemen askere alınmış… Beş yıl sürmüş askerliği…
“Kırklı yıllardan söz ediyoruz; hukukun hukuk olmadığı tek parti yılları” diyor Murat Belge.
Metin Eloğlu adına üzülüyorum.
Cemal Süreya bahsinde şairin Kürt asıllı olduğunu, ailesinin ‘Dersim Harekâtı’ sırasında Erzincan’dan Bilecik’e sürüldüğünü anıyor. Mülkiye’de okuyor Süreya ve maliye müfettişi olabiliyor (1958).
Okuyalım:
“Kendi anlattığına göre o tarihlerde sayısı elliyi geçmeyen Maliye Müfettişleri vardı. Bunlar, çetin bir sınavla, Bakanlık’ın en güvendiği kişilerden seçilirdi. (..) Geniş yetkileri vardı.”
Artık çok partili döneme geçildiği için Cemal Süreya ‘en güvenilen kişiler’ arasına girebiliyor. Tam gün edebiyatla uğraşmak için istifa ediyor, zorluklarla karşılaşınca yeniden mesleğine dönmesi mümkün olabiliyor.
Benzer bir durum Süreya’nın Mülkiye’den sıra arkadaşı Sezai Karakoç için de söz konusuydu; Sezai Bey yazı hayatını mesleğine tercih edince arkadaşıyla eş-zamanlı (1965) memuriyetten istifa etmişti.
Arada yazdığı kitaplardan TCK 163’le yargılandığı halde, yine Cemal Süreya ile eş-zamanlı olarak müfettişliğe geri dönmüştü (1971).
Olabildi bunlar 1950’li, 1970’li, İlber Ortaylı’nın aktardığı olaya bakılırsa 1980’li yıllarda…
Bilinsin istedim.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025