Hasan CEMAL
O zaman ne yapmalı? (1) Türkiye, İspanyaveya Britanya’daki kadar bir demokrasi yapacak; Kürtlerin ayrılıkçılığı da -şiddete başvurmadan- savunabilecekleri kadar bir demokrasinin kapılarını açacak. (2) PKK silah bırakıp dağdan inecek. (3) Şiddet değil siyaset konuşacak.
Kürtlerin Büyük Kürdistan hayali var mı? Evet var.
Bir ideal olarak, nihai bir hedef olarak kafalarının arkasında, gönüllerinde yatar, neden olmasın diye.
Türkiye, İran, Irak ve Suriye’ye dağılmış olarak yaşayan Kürtlerin günün birinde bağımsız Kürt devletinin çatısı altında toplanmasına yönelik senaryolar değişik odaklarda her zaman yazılmış, el altında tutulmuştur.
Buna karşılık Ankara’da da alternatif senaryolar hazırlandığı söylenebilir.
DEMİREL’İN SENARYOSU
Demirel’in kendisinden dinlemiştim.
1970’lerde başbakanlık koltuğunda otururken zamanın Genelkurmay Başkanı Semih Sancar Paşa’ya bir Kerkük senaryosu hazırlatılmış.
Gerektiğinde Kuzey Irak’a girip, bir yandan Kerkük petrolünü, diğer yandan Irak Kürtlerini kontrol altına almayı öngören bir senaryoydu bu.
Kürtlerin Ortadoğu gibi sınırların değişken olduğu oynak bir bölgede, federasyon ya da bağımsız devlet olarak sahneye çıkmalarına ilişkin tasavvurlar özellikle Amerika ve İsrail’de hiç eksik olmadı
Washington’da bir zamanlar el altında tutulduğu söylenen bir senaryo şöyle özetlenebilirdi:
Türkiye’nin himayesinde İran, Irak ve Suriye Kürtlerini de kapsayacak biçimde bir devlet, daha doğrusu Türkiye’yle birlikte bir federasyon...
Bu federasyon düşüncesi, Turgut Özal’ın siyaset sahnesinde yükseldiği 1980’li yıllarda Washington’la Ankara’da yeniden ısıtıldı.
Amerika’nın Rand Cooperation isimli düşünce kuruluşu için bir rapor hazırlayan, CIA’nın eski yöneticilerinden Graham E. Fuller şöyle der 1992’de:
ÖZAL’IN FEDERASYONU...
“Özal daha büyük bir kumar oynuyor olabilir. Kürt hareketinin geleceğiyle ilgili olarak, fazla tehlikeli olduğu için adını hiçbir zaman tam koymadığı bir jeostratejik bir vizyona sahip olabilir.
Bu vizyona göre:
Bölgede büyük bir ihtimalle Irak’tan başlamak üzere ‘kaçınılmaz olarak’ bir Kürt ayrılıkçılığı yaşanacak.
Eğer Türkiye Irak’ta bağımsız ya da özerk bir Kürt devletinin kuruluşunda sempatik bir rol oynayabilirse, ileride bu devlet büyük bir ihtimalle Türkiye’yi Kürtçe konuşan dünyanın ‘doğal çekim merkezi’ olarak görecektir.
Dünyadaki Kürtlerin büyük çoğunluğu Türkiye’de yaşadığı gibi -İran, Irak, Türkiye, Suriye ve eski Sovyetler’e dağılmış olarak yaşayan 20 milyon Kürtdün belki 12 milyonu- Türkiye Kürtleri en gelişmiş Kürtlerdir.
Bu koşullar altında, eğer günün birinde birleşik bir Kürt devleti kurulacaksa, veya böyle bir devletin kurulmasına ilişkin özlemler geçerli olacaksa, bu açıdan Türkiye belirleyici bir söz ve güç sahibi olabilir.
Böyle bir oluşum, Türkiye’ye İran ve Irak’ın Kürt bölgelerinde büyük bir nüfuz olanağı sağlayabilir. Bu bakış açısına göre, Türkiye zaten kaçınılmaz olana direnmek yerine, böyle bir harekete öncülük edebilirse, çok daha iyi iş yapmış olur. Çünkü kaçınılmaza direnmek, Türkiye’yi gelecekteki Kürt devletinin bir numaralı düşmanı haline getirebilir.” (*)
Yukarıdaki satırların ışığında gelinen noktaya bakalım.
“KÜRT YOK TÜRK VAR!”
Türkiye Cumhuriyeti kuruluşundan itibaren yıllar yılı Kürtleri yok saydı.
“Kürt yok Türk var!” dedi bu devlet. Kürtçe diye bir dili inkâr etti. Konuşulmasını, öğrenilmesini yasakladı. Kürt sözcüğünün, Kürdistan sözcüğünün ucuna hapsi koydu.
Devletin bu kırmızı çizgileri yalnız bizim için değil, örneğin Irak için de geçerliydi. Bu ülkede de ‘federasyon’a da, ‘özerkliğe’ de karşıydık.
Yıllar geçti, ne oldu?
Yukarıdaki rapora bir daha bakın. Irak’ta bugün artık özerklik değil, hatta federasyon da değil, fiili bir Kürt devleti var.
Ama ilişkilerimiz gayet iyi...
Belki bir zamanlar merhum Özal’ın hayal ettiğinden daha ileri bir noktada Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’si...
Büyük Kürdistan mı geliyor?..
‘Büyük oyun’a alet mi oluyoruz?
‘Paranoya’lara gerek yok.
Aklınızı özgür kılın!
90 yıl öncesine gidin. Onca yıl “Kürt yok, Türk var!” dediniz de ne oldu? Bugünlere geldik yine, ama büyük acılarla...
YOL HARİTASI
O zaman ne yapmalı?
(1) Türkiye, İspanya veya Britanya’daki kadar demokrasi yapacak; Kürtlerin ayrılıkçılığı da -şiddete başvurmadan- savunabilecekleri bir demokrasinin kapılarını açacak.
(2) PKK silah bırakıp dağdan inecek.
(3) Şiddet değil siyaset konuşacak.
Demokrasilerde çare tükenmez!
———————
* Hasan Cemal, Türk-Kürt senaryoları, Sabah gazetesi, 26 Mart 1993; Hasan Cemal, Kürtler, Doğan Kitap, 2003, ‘Kerkük-Musul senaryoları’ başlıklı 3. bölüm, s.117.
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024