Hayko BAĞDAT
Geçen yazımda “Derin devlet öldü mü” diye bir sorgulama yapmaya çalıştım. Kaldığım yerden devam edeyim. İlginç bir tesadüfle yazıdan hemen sonra AYM kararına istinaden tüm Balyoz sanıkları tahliye edildi. Yine benzer bir durum ile Ergenekon davasından tutuklu olanların da tahliyesi yakın zamanda gerçekleşmişti.
Bu insanlar neyle suçlanıyordu?
Darbe planları yapmak...
Darbeye zemin hazırlayacak sansasyonel eylemler gerçekleştirmek...
Provokasyon amaçlı toplumsal infial yaratacak cinayetler işlemek...
Alevi önderleri, Ermenileri, misyonerleri, Kürtleri, gazetecileri, yargı mensuplarını içeren ölüm listeleri hazırlamak...
Tehdit ve baskı yoluyla siyasetçiler üzerinde etki yaratmak...
Peki, bu suçları işleyen kişilerin örgütlenmesi nerelere sızmıştı?
Siyasette, sporda, üniversitede, medyada, iş dünyasında, poliste, askerde, yargıda, MİT’te, sendikada, sokakta, sivil toplumda, her yerde etkindiler.
Arkadaşlar yukarıda yazdığım her şey gerçekten olmadı mı? Bu günlerde yayınlanan “telefon dinlemeleri” listelerini merakla “acaba ben de var mıyım” diye okuyoruz ya. O dönemde ele geçirilen “ölüm listeleri”nde adlarımız yazıyor mu diye bakındığımızı unuttunuz mu?
Bu yapıların üzerine gidilebilmesi için Hrant Dink’in cenaze törenindeki öfke ile toplumsal mutabakat sağlanmadı mı? Belki de Hrant Dink’in ölümüne sırf bu yüzden yol verilmedi mi? Bu yapılarla mücadele ettiği söylenen emniyetçilerin bir çoğunun aynı zamanda Dink davasının şüphelileri olması rastlantı mı?
Soruyu tekrar ve en kısa şekliyle sormak istiyorum.
Nerede bu katiller?
Yıllarca süren ve önüne geleni Silivri’ye tıkıştırarak itibarsızlaştırılan ana davaların sonunda hangi mağduriyet giderildi?
Seçim meydanlarında bağıra çağıra “temizliyoruz” dediğiniz devlet arındı mı?
Polisin sabrına hayran olduğunuz günlere gelişimizde üzerine tuz bastığınız acılarımız var bizim. Adlarını anarak oy devşirdiğiniz katledilmiş arkadaşlarımız var bizim. Onların yakınlarının yüzlerine bakacak hâliniz var mı?
Peki, bunun hesabını kim verecek?
Belki de bir daha asla yakalayamayacağımız “derin devlet ile yüzleşme” fırsatımızı ellerimizden alanlar olarak şimdi ne yapıyorsunuz?
O devlet ile uzlaştınız mı?
İki tane tapeniz yayınlandı diye dört takla attırdığınız devlet kurumlarının kapısında “adalet” diye bekleyen insanların katilleriyle anlaştınız mı?
Cemaat ile elbirliği yaparak cılkını çıkardığınız ana davaların sonunda yapabileceğiniz en büyük “operasyon” dönüp Cemaat’in inine girmek öyle mi? Bu katillerin niye inlerine giremediniz bir türlü? Yüzde 45 oy oranınızla arkanızda büyük bir destek olduğu hâlde kim tutuyor elinizi?
Devletleşmek böyleymiş demek ki...
Eski devlet ile sadece empati kurmuyorsunuz, artık onun ruh ikizisiniz.
Cemevinde kafasından vurulan adamın ailesini aramak için ilk önce polise teşekkür etmek sonra da öldürülen adamın GBT’sine bakmak bizlere tanıdık geliyor.
Sözü uzatmanın alemi yok.
Ya katilin ya maktulün tarafındasındır.
Kendinize yakıştırdığınız taraf hayırlı olsun...
***
Ahmet Kekeç
Geçen yazımda Ali Bulaç’ın röportajından alıntıladığım bir bölüm vardı. Orada Bulaç, Davutoğlu’nun bir beyanını farklı yorumlamış. Bu karışıklık için Sayın Davutoğlu’ndan özür dilerim. Fakat gelelim meselenin özüne. Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç beni anmış:
“Hayko Bağdat adlı (hangi “temsil”den geldiği belirsiz) birinin, Ali Bulaç’ın yalanlarına dayalı analizlerini okurlarınla paylaştığın ve çek etme gereği duymadığın için, seni de ahlaka davet ediyorum!”
Teklifi kabul ediyorum. Temsiliyet vurgunu pek anlayamadım. Düşündüklerimi yazıyorum işte. Ama nereden dertleniyorsun dersen yukarıda sorduğum soruların cevaplarını merak eden kesimlerin arasında hissediyorum kendimi. Hadi gel ahlaklı ahlaklı bu cevapları arayalım...
Twitter:@haykobagdat
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.03.2025
20.02.2025
12.02.2025
5.02.2025
29.01.2025
23.01.2025
15.01.2025
8.01.2025
18.12.2024
11.12.2024