Hilâl KAPLAN
Din ve devlet işlerinin ayrı olduğu söylenen ama ne hikmetse devletin din işlerinin göbeğinde bulunduğu güzide ülkemizdeki diğer pek çok üniversitede olduğu gibi bizim de kampüsümüzde küçük bir mescit bile bulunmazdı. Biz de laikliğe aykırı eylemlerde bulunmak üzere mecburen okulun biraz yukarısında bulunan camiye giderdik. Ders aralarındaki on dakikalık boşlukta koşturarak git, abdest al, namazını kıl ve geri dön. Bu yüzden çoğu pek de huşu içinde kılınabilen namazlar değildi ne yazık ki...
Yine böyle dar bir zamanda nefes nefese camiye varmıştık. Kadınlara ayrılan bölüm caminin içinde bile değildi. Ayakkabılıkların arka tarafında yer alan, yaklaşık beş metrekarelik bir odaydı. Anlayacağınız ayak kokusuna eskimiş halıların kokusunun eklendiği mis gibi bir ortamda namazımızı edâ etmeye çalışırdık. Ancak o gün artık canımıza tak etmişti. Kız arkadaşımla beraber caminin içine girdik ve en arkada saf tuttuk. İçeride kimsecikler de olmadığından rahatça namazımızı kıldık. Tam selâm vermiştik ki yaşlı bir amca yanımızda bitti. "Burası sizin için değil, siz arka odada namaz kılacaksınız" diyerek 'ev sahipliği' yapmaya kalkıştı. Amcaya orasının ne kadar kötü bir halde olduğunu anlatmaya, neden caminin sahibiymiş gibi konuştuğunu sormaya çalışırken o günkü beş dakikalık huzurumuz da çoktan bozulmuştu...
Anlattığım anekdotun benzeri olaylar, bir biçimde gündelik hayatın koşturmacasına girmek zorunda kalan hemen her Müslüman kadının başına gelmiştir. Kâh tasvir ettiğim gibi berbat, küçücük odacıklarda namaz kılmaya çalışırız kâh abdest alacak yer bulamadığımızdan iğrenç umumi tuvaletlerde abdest almak zorunda kalırız.
Kadınların camiyle olan ilişkisi, elbette erkekler kadar yoğun değil. Fakat özellikle son yıllarda kadınların da camiye gelme ve orada ibadet etme ihtiyacının arttığı da vaki. Bu minvalde Diyânet İşleri Başkanlığı'nın son hutbesi ve bu yönde başlattıkları proje yüreklere su serpen cinsten. Bu projenin ihtiyaç duyulan diğer illere de yayılması dileğiyle hutbenin son kısmını paylaşıyor ve Allah emeği geçenlerden razı olsun diyorum:
"Değerli Müminler!
Kadınlar Hz. Peygamber döneminde cami ve cemaatten azami ölçüde yararlandıkları halde İslam coğrafyasının genişlemesiyle birlikte farklı kültür ve geleneklerin etkisiyle onların camilerden yararlanmalarını kısıtlayıcı bazı uygulamaların ortaya çıktığını üzülerek ifade etmeliyiz. Ülkemizde de camilerimizin pek çoğunda hanımların rahatça ibadet edebilmeleri için yeterli imkânlar maalesef mevcut değildir. Oysa ki kadınların sosyal hayat içinde daha fazla yer almaları ibadetlerini de evlerinin dışında yapmalarını zorunlu hale getirmiştir. Kadınların camilerin ulvi atmosferinden ve cemaatin bereketinden istifade etmeleri, huzur içerisinde ibadetlerini yerine getirmeleri için camilerimizde kadınlara ayrılan mekânlara daha nezih ve estetik bir görünüm kazandırılması amacıyla İstanbul Müftülüğü tarafından hazırlanan proje uygulama aşamasına gelmiştir. Bu çalışma neticesinde hanım kardeşlerimizin kendilerine ayrılan mekânlardan ibadet ruhuna yakışır nitelikte yararlanacaklarına inanıyoruz.
Allah yaptığımız ibadetleri kabul eylesin."
Âmin!
Has Parti, SP ve BBP'ye çağrı
Türkiye'de ağırlıklı olarak mütedeyyin çevrelerin desteklediği dört parti var: AK Parti, Has Parti, SP ve BBP. AK Parti, başörtülü vekil adayı göstermeyerek bu tartışmaya kendi açısından son noktayı koymuş oldu.
Diğer üç partiyse milletvekili aday listelerinde başörtülü vekil adaylarına yer vererek bu noktadaki duruşlarını beyan etmiş oldular. Ancak mevzubahis üç partinin de barajı aşması beklenmiyor. Yani bu üç partinin de vekil adayı göstermek dışında bu tartışmaya pratik olarak sunabilecekleri bir katkı yok gibi görünüyor. Aslında var!
Şu anda Meclis'e girme ihtimali olan tek başörtülü milletvekili adayı Aynur Bayram. Bir milyonu aşkın seçmenin yaşadığı Ankara 2. Bölge'den yetmiş bin civarında oy alması kâfi olan Bayram'ın Meclis'e girmesiyle bu sorunda bir psikolojik eşik daha aşılmış olacak. Eğer mevzubahis partiler, gerçekten bu sorunu dert ediyorlarsa, siyasi hesaplarını sadece Ankara 2. Bölge'ye mahsus olmak üzere askıya alıp Bayram'a bir yardım eli uzatabilirler.
Aynur Bayram Meclis'e girdiği takdirde bu başarıdaki katkıları unutulmayacaktır. Meclis'e girmese dahi yaptıkları bu samimi fedakârlık hatırlanacaktır. Ancak bu kadarını bile çok görüyorlarsa, başka partileri 'siyasî çıkar peşinde olmak'la suçlamaları boşunadır.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019