Hilâl KAPLAN
Öncelikle ilkeyi net ortaya koyalım: Yolsuzluğa bulaşmış olan babam da olsa, cezasını çeksin. Bu cümleyi kurmak, benim gibi hâlâ kirada oturan birisi için en rahatı ve en kolayı.
Şimdi gelelim zor kısmına; yerel seçim sathı mailine girilmişken yapılan bu operasyonun perde arkasında başka siyasî-iktisadî motivasyonların olması ihtimaline...
Dün, birbiriyle alakasını kuramadığım üç operasyon yapıldı.
Operasyona nezaret eden, Oda TV davasından alındığından beri pek sesini duymadığımız Başsavcı Vekili Zekeriya Öz'dü.
Birinci operasyon, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı'nda (TOKİ) yapılan bazı ihalelere fesat karıştırıldığı iddiası üzerine yapıldı. Bu çerçevede üç bakan oğlu ve işadamları gözaltına alındı.
İkincisinde, belediye ihalelerinde yolsuzluk iddiasıyla Fatih Belediye Başkanı Fatih Demir gözaltına alındı.
Ve nihayet üçüncü ayaktaysa, Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın gözaltına alınmasını içeren soruşturma bulunuyor.
Kamuoyu, daha çok Ali Ağaoğlu ile aynı kareye alınan bakan çocuklarına odaklanmışken ve Halkbank Genel Müdürü'nün de bir yolsuzluk iddiasıyla gözaltına alındığı düşünülürken, Today's Zaman yazarı Abdullah Bozkurt, İngilizce yazdığı tivitinde bize gözden kaçan bir gerçeği hatırlattı:
'Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın gözaltına alındığı bildiriliyor. Bankanın, İran'la ticarete aracılık ederek, İran'a yaptırımları deldiği iddia edilmişti.'
Bozkurt'un hatırlattığı, Nisan 2013 tarihli bir hadiseydi. Amerikan Kongresi'nin Temsilciler Meclisi kanadından 47 milletvekili, en büyük İsrail yanlısı lobi olan AIPAC'in isteği üzerine, Amerikan Dışişleri Bakanı ve Hazine Bakanı'na mektup yazarak Halkbank'a yaptırım uygulanmasını istemişti. O mektuptan okuyalım:
'Mart 2012'de Türkiye İran'dan alımlarını yüzde 10-20 oranında azaltacağını açıkladı ve böylece 11 Haziran 2012'de, 7 Aralık 2012'de ilave alım azaltmasıyla yenilenen bir yaptırım istisnası edindi. Ancak anlıyoruz ki, Türkiye İran'dan petrol ve doğalgaz alımını azaltırken, devlet bankası Halkbank, yaptırımların aşılması için kullanılıyor. İran'ın uluslararası yaptırımları delmek için beş yurtdışı bürosu ve Tahran'da da bir temsilciliği olan Halkbank'a yatırdığı mevduat üzerinden altını kullandığı yönündeki endişenizde size katılıyoruz.'
ABD'nin Halkbank hakkındaki rahatsızlığına, 2014'ten itibaren Kürdistan petrolü üzerinden gelecek 16 milyar doları -ABD'yi bypass ederek- bu bankanın koordine edeceğini eklersek, Halkbank'ın bir anda devletin 'mahrem kasası' ve ekonomik bağımsızlığının mecrası haline geldiğini söyleyebiliriz. Tabii bu soruşturma sonrası ortada ne derece bir mahremiyet ve/veya bağımsızlık kaldığını da hep beraber göreceğiz.
Başbakan'ın dün sarf ettiği şu sözler de bu minvalde kayda geçsin:
'Türkiye'nin ayarlarını değiştiremezler. Türkiye, üzerinde operasyon yapılacak, üzerinde ameliyat yapılacak bir ülke değildir. Bu milletin hükümeti, Ak Parti iktidarı buna izin vermez.'
Hülasa, operasyonu üç saydık ama belki de bir olabilir...
Cemaat algısı başkalaştı
Dün Hüseyin Gülerce, sosyal medyada şöyle yakınıyordu: 'Devam eden operasyonu, Hizmet hareketini adres göstererek hedef saptırma gayretleri var.'
Ancak atı alan Üsküdar'ı geçeli çok oldu. Türkiye çalışan yabancı analistlerin yazdıklarına veya The Economist'ten Wall Street Journal'a kadar ilgili makalelere bakanlar, mevzunun cemaatten ayrı düşünülemediğini ortaya koyuyordu.
Sosyal medyada da çeşitli fotomontajlar eşliğinde 'Maklube, soğuk yenen bir yemektir' esprisi çoğaltılıyor, 'Gözaltına almaya gelirlerse, FEM kitapçıklarınızı gösterin' nasihatleri veriliyorsa şayet, bu algının nasıl oluştuğu üzerine eğilmek gerekir.
Türkiye tarihinde ilk defa bir cemaat bu kadar net biçimde bir iktidar savaşının tarafı, polisinden savcısına kadar devlet aygıtının yapısal bir aktörü olarak algılanıyor.
Doğrusu 'cemaat medyası' da 7 Şubat darbe teşebbüsünden dünkü soruşturmaya kadar tek saf olmuş biçimde polis-savcı iradesini sahiplendiğinden, karşı argümanları kendileri inandırıcılıktan uzak kılıyorlar.
Hâlbuki bunun tersi de vâki: Örneğin biraz önce sosyal medyada yazdıklarını alıntıladığım Today's Zaman'dan Abdullah Bozkurt, bir önceki tivitinde Koç'a TOFAŞ üzerinden kesilen vergi cezasını 'Zamanlaması sorgulanmayı hak ediyor' şeklinde yorumlayabilmiş.
Her 'zamanlama manidar' diyen komplo teorisyeni olmayabilir yani, değil mi?
Yazarlar
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019