Yıldız ÖNEN
Her gün kötü bir haberin bir önceki kötü habere eklendiği günlerden geçiyoruz. Ama barışı istikrarlı bir şekilde savunmak böyle günlerde daha anlamlı.
Barışı savunan, barıştan başka bir talebi dile getirdiğini görmediğimiz Gülten Kışanak ve Selahattin Demirtaş gibi isimler, tutuklandı.
Bu hafta bir gazeteci, Diyarbakır’da halkla yaptığı röportajı, “Diyarbakır’da halk suskun” başlığıyla vermişti. İnsanların konuşmaya çekindiğini, konuşanların ise umutsuz olduğunu belirtiyordu. Bu kaçınılmaz: İstanbul’da milyonlarca insanın oyuyla seçilen belediye başkanı tutuklansa ona oy veren insanlar da büyük bir sıkıntı hissedelerdi.
Fakat, barıştan vaz geçmemek, barışı savunmak, işte böyle günlerde çok daha anlamlıdır.
Ölü sayısı artıyor. Her gün ölüm haberleri geliyor. Binlerce insan öldü. Kaotik iklimden beslenen ve fırsat bulan bombacılar devreye girdi, ister TAK isterse IŞİD olsun, yüzlerce insanı bombalarla öldürdüler. İnsanların güvenlik duygusunda çöküntü yaşandı, kentler çöktü, bazı kentlerde insanlar zaman zaman sokağa çıkmaya çekinir oldu.
Kürt sorununda çözüm politikalarının devreden çıkmasının hem insani, hem sosyolojik hem de maddi bedeli çok ağır oldu.
Politik ve yaşamsal bedeli ise ödenen hiçbir bedelle kıyaslanamaz.
Çözüm sürecinin buzdolabına kaldırıldığı günden beri, özgürlük alanları her geçen gün baskı altına alınıyor. Bir darbe girişimi, zaten savaş ortamından da aldığı güçle tüm kazanımlarımızı gasp etmek üzere başlamıştı. Darbe püskürtüldü ama arkasından bu darbe karşıtı hareket, OHAL’le beraber siyasal demokrasinin boğazını sıkmak için kullanılmaya başlandı.
Çözüm sürecinin ufukta giderek uzaklaştığı, gözden kaybedildiği her gün, istikrarsızlık daha da derinleşiyor.
Çözüm süreci günlerinde, “böyle çözüm mü olur, böyle barış süreci mi olur” diye çıkışanlara, kanın akmadığı her günü önemli olduğunu söyleyerek yanıt veriyorduk. Hayat şimdi kendi yanıtını, herkesin zihnine kazıyarak veriyor.
Yeni bir çözüm sürecinin acil bir ihtiyaç olduğunu dile getirmek, sürecin muhataplarının, aracılarının, öznelerinin bir kesiminin tutuklandığı bugünlerde saf bir dilek gibi görünse de, çözüm masasının yeniden kurulması için çabalamaktan tek bir saniye bile vaz geçemeyiz.
Yıldız Önen
(Sosyalist İşçi)
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.04.2021
11.03.2021
19.06.2020
8.06.2020
30.05.2020
24.05.2020
12.05.2020
26.04.2020
31.03.2020
18.02.2020