Cemil KOÇAK
Onlarca yıldan bu yana arşivlerin yokluğundan; var olanların kapılarının kapalı olmasından; arşivde çalışmanın şartlara bağlı olmasından şikâyetçi olanlara çok güzel ve iyi bir haberim var. Dışişleri Bakanlığı arşivi çok yakında açılıyor!

Türk dış politikası tarihi üzerinde ben de çalıştım. Epey de kitap yayınladım. Doktora tezimi 1980’li yılların hemen başlarında yazarken, İkinci Dünya Savaşı yıllarında Türkiye’nin dış politikasını anlattığım kısımları; daha çok Alman arşiv belgelerinden yararlanarak yazmıştım.
Alman arşivlerinden yazarken
1986 yılında doktora tezim “Türkiye’de Millî Şef Dönemi 1938-1945” (Dönemin İç ve Dış Politikası Üzerine Bir Araştırma) başlığıyla yayınlandığında, çok sevgili doktora tez hocam Prof. Dr. Mete Tunçay, kitabımın önsözünde şöyle yazmıştı: “Yazarın, çoktandır yayınlanmış bulunan Alman dış politika belgelerinden geniş ölçüde yararlanması, çalışmanın değerine önemli bir katkı oluyor. Bizimse, İkinci Dünya Savışı şöyle dursun, Birinci Dünya Savaşı’yla ilgili arşiv belgelerimiz bile, araştırmacılara henüz doğru dürüst açılmadığı için, bu tür bilimsel araştırmalar bir anlamda topal kalmakta; kendi hükûmetimizin tutumu, ancak yabancı resmî kaynaklara yansıdığı biçimiyle öğrenilebilmektedir.”
Unutmadan belirtmeliyim ki; yine Alman arşiv belgelerinden yararlanarak; bana zamanında 1991 yılında Sedat Simavi sosyal bilimler ödülünü de kazandıran ve geçende yeni baskısı da yapılan “Türk-Alman İlişkileri 1923-1939” (İki Dünya Savaşı Arasında Siyasal, Kültürel, Askeri ve Ekonomik İlişkiler) kitabım da, aynı eksikliği kaçınılmaz olarak taşıyordu.
Amerikan belgelerini kullanırken
Yine son yıllarda; 1945-1950 döneminin öyküsünü bir hayli ayrıntılı bir şekilde anlatırken de; “Türkiye’de İki Partili Siyasî Sistemin Kuruluş Yılları (1945-1950)” serimin tamamlanan dört cildinde ve bundan sonra seriyi tamamlayacak olan son ve beşinci cildinde de, bu kez Amerikan belgelerinden hareketle, dönemin Türk dış politikasını analiz etmeye çalıştım, çalışıyorum. Şimdi artık geriye dönüp baktığımda; Türkiye’nin on iki yıllık dış politika tarihini, Alman ve Amerikan arşiv belgelerinden gayet ayrıntılı bir şekilde yazabildiğimi görüyorum. Fakat kendi arşivlerimizin kapalı olması, her zaman için üzücü olmuştu.
Yeni Türkiye somutlaşıyor
Hocam Mete Tunçay’ın otuz yıl önceki şikâyetinin sonuna geldik ama… Bundan böyle ‘Eski Türkiye’nin alışkanlıkları, refleksleri, zihniyeti; gözlerimizin önünde geride kalıyor; ‘Yeni Türkiye’nin şekillenmesi somutluk kazanıyor. Ülkemizin en önemli kurumlarından biri olan Dışişleri Bakanlığı, arşivini açmaya hazırlanıyor. Hem de öyle; alışılagelen şekliyle, ‘açılacak; hazırlanıyor; çalışmalar sürüyor’ tarzı geleneksel söylemiyle de değil… Bu yılın, yani 2015 yılının sonuna kadar; arşiv, araştırmacılara açılacak! Bu kadar net.
Daha net bilgi vereyim: Dışişleri Bakanlığı’nın arşivi; 1919 yılından başlayarak, büyük bir hızla ve gayretle digital veri tabanına aktarıldı; aktarılmakta. Orijinal belgeler, özel ortamlarında ve özenle tasnif edilmiş şekilde, modern arşivciliğin bütün kurallarına uyularak, çok sayıda geniş depoda muhafaza edilirken; bütün arşiv belgeleri, modern teknolojinin verdiği imkândan yararlanılarak, digital ortama aktırılıyor. Bütün belgelere elektronik ortamda hızlı erişim sağlanıyor.
Dönemler; 1919-1928; 1928-1958 ve 1958-2008 olarak saptanmış. Belgeler, eski yazı, Fransızca ve İngilizce olanları da kapsıyor. Hemen belirteyim; bir süre sonra bunların da transkripsiyonlarının ve tercümelerinin yapılması düşünülüyor. Tabiî orijinaller de sunulmaya devam edilecek. Eski yazı belgelerin 500 bin sayfa olduğu tahmin ediliyor.
Tam 65 milyon sayfa
Araştırmacıları heyecanlandıracak rakamı da yazayım. Üç yıl içinde arşivde bulunan toplam 65 milyon sayfa belge sunulacak. Toplam klasör sayısı 110 binden de fazla. Ayrıca, bakanlığın iç hizmet için yaptığı 3.500 yayın da buna ilave edilecek. 2015 yılında açılması planlanan sayfa sayısı bile inanılmaz: Tam 25 milyon sayfanın bu sene sonunda açılması öngörülmüş durumda. Bu proje, çok yakın bir zaman önce başladı; geçen yıl, 2014 yılının sonlarında. Proje 2013 yılında tasarlanmıştı. Bu kadar hızlı karar alınması ve işe girişilmesi ise, adeta bir rekor sayılabilir.
Bakanlığın arşiv için tasarlanmış binasında müthiş bir faaliyet sürüyor: Elde bulunan bütün eski klasörlerden alınan yazışmaların tamamı digital ortama aktarılıyor. Belki inanmayacaksınız; arşiv binası içinde adeta bir küçük fabrikasyon süreci kurulmuş bulunmakta. Eski yazı, Fransızca ya da İngilizce bilen toplam 250 personel, her gün sabah 6,5’tan gece yarısına kadar iki vardiya halinde çalışmakta. Digital ortama aktarılan bütün belgeler için kataloglama, indeksleme faaliyeti de buna dahil.
Günde yaklaşık yüz bin belgenin kopyası alınabiliyor. İşlem için sıraya giriyorlar. Görüntü kalite kontrolünden; hata kontrolüne kadar bir dizi işlem daha var. Mükemmel sonuç alınabilmesi için bütün süreçler dikkatle ve özenle öngörülmüş. Bütün bu süreçlerde akademik çalışma grubu ile arşiv danışma kurulu da katkıda bulunuyor. Araştırmacılara açılacak olan belgelerin tasnifinde ise, ‘gizli’ kalmasına karar verilen belgelerin ayıklanmasına imkân verecek bir kurul da söz konusu. Umarım ‘gizlilik’ abartılmış bir çerçeve içinde düşünülmez de; bu cesur girişim, sonuca tam anlamıyla ulaşır. Şimdiye kadar 1919-1958 dönemine ilişkin olarak Latin Amerika ülkeleri ile İsrail ve Filistin dosyaları için tasnif ve gizlilik çalışması tamamlanmış durumda. Bütün bu proje, bakanlığın Diplomatik Arşiv Dairesi Başkanlığı’nın sorumluluğunda yürütülmektedir.

Büyükelçiliklerin arşivlerine de erişilecek
Londra, Paris, Viyana, Berlin gibi çok önemli ve eski Büyükelçiliklerimizdeki arşivler de zaman içinde digital ortama aktarılacak ve bu arşivler de, merkez arşive dahil edilecek. Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nde bulunan Hariciye Nezareti arşiv belgelerine de yine aynı şekilde erişim söz konusu olacak. Böylece Dışişleri Bakanlığı’nın bütün arşivine tek bir noktadan erişim sağlanabilecek.
Arşivlerini açan Türkiye Yeni Türkiye’dir
Yüksek lisans ve doktora tezi yazma aşamasında olup da, dış politika tarihine ilgi duyan gençlerin yerinde olmak isterdim doğrusu; şimdi onları kıskanmamak mümkün değil gibi! Çok yakında hazine değerinde bir arşiv malzemesiyle karşı karşıya kalacaklar. Sadece 1919-1924 yılları arasında yedi milyon sayfa belge yığınından söz ediyoruz. Bir başka rakam: 1919-1928 dönemindeki yazışmalar daha çok Fransızca ağırlıklı ve bu şekilde yüz bin sayfaya yakın yazışma bulunmakta. Böylesine devasa bir yığın ilk kez yazılmayı bekliyor artık.
Akademisyenlere imkan
Gerek yurt içinden ve gerekse yurt dışından pek çok araştırıcının Dışişleri Bakanlığı arşivini, tıpkı Başbakanlık Osmanlı Arşivi gibi, kapı komşusu yapmaması için hiçbir neden yoktur. Buradan yazılacak çok sayıda doktora tezinin kısa sürede bütün dünyada ve akademik çevrelerde yankı yapması beklenir. Hiç kuşkusuz, bakanlığın bu çabasının yerli ve yabancı akademik çevrelerde yeterince duyurulması gerekir. Kullanıcı dostu bir arşiv binasından daha önemli bir şeyin olmadığını bilmek yeterlidir. Böylesi haberler, akademik dünyada ışık hızıyla yayılır. Türkiye’nin dış politika tarihini belki de yeniden yazacak olanlar açısından bu imkândan geniş ölçüde yararlanmak mümkün artık. Arşivlerini açan bir Türkiye, ‘Yeni Türkiye’dir.
Cumhurbaşkanlığı arşivinde sıra
Ne zamandır aklımda; bu vesileyle yazmak istedim. Cumhurbaşkanlığı arşivi de, Cumhuriyet tarihinin yazımında en önemli ve devasa kaynaklardan biri olmakla birlikte; başından beri kapalı arşivlerimiz arasında. Ancak özel izinle araştırma yapılabilmesi mümkün. Oysa Cumhurbaşkanlığı arşivi çoktan digital ortama aktarıldı bile. Araştırmacılara serbestçe açılması için sadece bir karar alınması yeterlidir. ‘Yeni Türkiye’nin yapı taşları arasında; meselâ 29 Ekim’de Cumhurbaşkanlığı arşivinin de açılması, ne kadar güzel olur.
Arşiv açmak neden önemli?
En önemli arşivlerini açabilen bir Türkiye’nin ‘eskisi’ ile bir ilgisinin ve ilişkisinin kalmadığına ilişkin güzel ve önemli bir adım olacaktır bu da. Bazen böylesine kararların alınmasından hemen sonra; şimdiye kadar neden alınmadığının hiç anlaşılamadığı süreçler yaşanır. Eminim; Cumhurbaşkanlığı arşivi, Cumhuriyet tarihinin anlaşılmasında ve analiz edilmesinde çok değerli belgeler sunacaktır. Arşivlerimiz ne ölçüde karanlıkta kalırsa; sadece tarihimiz değil; fakat günümüzün anlaşılmasında ve analiz edilmesinde elimizdeki bilgi de yetersiz kalmaya devam edecektir. Bu bakımdan arşivlerin açılması, sadece tarihimizi değil; bugünümüzü de anlamamıza hizmet edecektir.
Yazarlar
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.02.2016
3.02.2016
26.03.2016
19.03.2016
13.03.2016
5.02.2016
28.02.2016
20.02.2016
13.02.2016
7.02.2016