Ümit KARDAŞ
AKP hükümetinin Rojava’daki (Suriye Kürdistanı) gelişmelere bakışı ve tepkisi hem dış politikadaki öngörüsüzlüğünü gösteriyor hem de kendi Kürt yurttaşlarına yönelik ezeli güvenlikçi bakış açısını çağrıştırıyor.
Türkiye bugün barış sürecine girerken kendi sınırları içinde yaşayan Kürtlere Rojava’daki Kürtlerin taleplerinin oluşturduğu standarttan daha az bir standart öneremez. Suriye Kürtleri ne istiyor? Kimliklerinin tanınmasını ve yaşadıkları bölgedeki ihtiyaçlarını gidermek için kendi organlarıyla karar alabilmeyi ve uygulama hakkına sahip olmayı, yani özerklik istiyor. Türkiye’de yaşayan Kürtler de bundan farklı bir şey istemiyor. Her iki taraftaki taleplerin aynı olduğu düşünülürse hükümet bunu fırsat bilerek PKK-PYD ekseninde sağlanacak bir eşgüdümle demokratikleşmeyi ve barışı sağlayabilir. Bu hamle hem Türkiye’yi kalıcı barışa doğru giderken rahatlatır hem de Suriye’deki Kürtlere demokrasi ve özgürlük değerleri bağlamında yapacağı katkıyla bölgede ve dünyada güç ve prestij sağlar. Bunun için hükümetin uyguladığı Suriye politikasını baştan aşağı gözden geçirmesi gerekiyor.
Aslında Türkiye ve Suriye Kürtleri hem kendileri için hem ülkeleri için Avrupa standardı istiyorlar. Bölgesel dil ve kültürlerin tanınması ve bölgelere “yerelde demokrasi ilkesi” uyarınca kendilerine ilişkin kararları alma ve uygulama hakkının verilmesi Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği standartları.
Ayrıca Gezi olayları bölgelere yetki devrinin yani yerelde demokrasinin Türkiye bakımından genel bir ihtiyaç olduğunu göstermekte. Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın amacı genel olarak, yerel halka günlük yaşamda etkili olan kararların alınmasında katılım fırsatları vermektir. Şart, yerel yönetimlerin mali, idari ve siyasi bağımsızlığını garanti altına almış ve temel ilkelerin uygulanmasından taraf devletleri sorumlu kılmıştır.
Fransa’da 1982 yılında yapılan reformlarla yerel yönetimler güçlendirilmiş ayrıca 2003 yılında Anayasaya ademimerkeziyetçilik ilkesi konulmuş, idari vesayet kaldırılmış, yerel yönetimlerin kendi bölgelerinde yetkili oldukları belirtilerek örgütlenme yerelleştirilmiştir. İspanyol Anayasası, ulusal birlik ve ulusal egemenlik ilkesiyle birlikte “ortak ve bölünmez yurt” ilkesine yer vermekte ancak ulusal bütünlük vurgusu içinde “milliyetlerin” ve “bölgelerin” özerklik hakkını tanımaktadır. İspanya’da tarihî, kültürel ve sosyal koşulların oluşturduğu 17 özerk bölge bulunmaktadır. İtalya’da Anayasa’nın 5. maddesinde “Cumhuriyet tek ve bölünmezdir. Ancak yerel özerklikleri tanır ve destekler” denmektedir. İtalya’da 20 bölge içinde beş özerk bölge bulunmaktadır.
Bölgelerin yasa yapma yetkisine sahip olması yani özerklik, tek siyasi karar merkezli yönetim ile federal yönetim arasında ara bir modeldir. Özerklik modeli, siyasi birliğin güçlendirilmesi, bölgelerin ihtiyaçlara uygun olarak hızlı kalkınması, demokrasi ve özgürlüklerin güçlendirilmesi, sivil bireyin yerelde ortaya çıkması gerekçelerine dayanır. Bölgesel planlama, kalkınma, şehircilik, çevre sorunları, turizm, bayındırlık, balıkçılık, tarım ve güvenlik gibi konular bölgenin yetkisine girer.
Kalıcı barışa ve demokrasiye yaklaşmanın yolu ademimerkeziyetten geçmektedir. Hükümetin yanlış politikalar sonucu geç kalması, fiili (de facto) durumlarla karşılaşmasına neden olmakta.
www.umitkardas.com
Yazarlar
-
Umur TALUÖyleyse… Yaşıyor demektir! 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİSavcı Bey size söylüyor iktidar zenginleri 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZRojava çözüm süreci zorluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBugün FETÖ yargısı yok, kim var? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜROperasyonlar neden silah tüccarlarına yöneldi? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÖzel: Erdoğan zengin sever… 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın gerekleri, Cumartesi Anneleri ve Ablam… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir Devletin ve Toplumun İçten İçe Çözülüşü 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYargı, Mafya ve Beyaz Toros… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Alevi Hakları… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSeyfettin Çilesiz’in çilesi 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan24 yıl sonra CHP’ye muhtaç hale gelmek… 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANBelediye başkanları ne yaptıklarının farkında mı? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.06.2025
25.05.2025
11.05.2025
24.04.2025
2.04.2025
28.03.2025
14.03.2025
8.03.2025
27.02.2025
20.02.2025