Elif ÇAKIR
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partisine döndüğü günden bu yana, yani son altı hafta içerisinde kamuoyu önünde teşkilatlarına yaptığı bu üçüncü uyarı oldu. Bizim bildiğimiz üçüncü uyarı. Erdoğan son uyarısını ise AK Parti genel başkanı olarak katıldığı partisinin il başkanları toplantısında yaptı. Şöyle dedi:
“16 Nisan halk oylamasıyla birlikte başarı ölçüsü değişti. Artık yüzde 49,9 oy bile alsanız başarılı olamıyorsunuz. Netice almak için mutlaka yüzde 50 artı 1’e ulaşmak zorundayız. 2017 halk oylaması bize çok net bazı mesajlar vermiştir. Bu bakımdan 2019 seçimleri bizim için kritik bir öneme sahiptir, gerekli dersleri çıkarmazsak 2019’da işimiz ‘gerçekten’ çok zor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasında ki ‘gerçekten’ sözünü tırnak içine aldım. Neden mi?
Erdoğan, AK Parti genel başkanı olduğu 21 Mayıs tarihinden bu yana ‘işimiz zor’, ‘silkinin kendinize gelin’ ikazında bulunuyor. Ancak ‘teşkilatlarının’ durumun ciddiyetinin farkında olmadığını görmüş olmalı ki, son konuşmasında işin şakası yok anlamında ‘gerçekten işimiz zor’ demek durumunda hissetti kendisini.
Evet, 2019 seçimlerinden sandıktan muzaffer olarak çıkmak için kazanmanın sınır eşiği olan yüzde 50 artı 1’e ihtiyaç var.
İktidara geldiği 2002 Kasım’ından bu yana yerelde ve genelde girdiği bütün seçimlerde (2007 34.28; 2007 46.58; 2011 49.83; 2015 Haziran 40.87; 2015 Kasım 49.26) aldığı oylar AK Parti’ye tek başına iktidar imkanı sağlamanın yanında bir de seçim şampiyonluğu unvanını sunarken 2019’da seçmenin yüz de 50’sinin oyunu almak bile yetmeyecek. Artı 1’i alması gerekecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan durumun farkında. Tam da bu sebeple, seçimlere daha iki yıldan fazla bir zaman olduğu halde, gündeminde şimdiden 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Madem ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan, fırsatını bulduğu her platformda lider olarak partisinin teşkilatlarını ‘telkin’ niteliğinde uyarmaya devam ediyor, biz de şu soruyu soralım:
15 yıldır Türkiye’nin yönetiminde olan, bugün artık hem iktidar hem de muktedir olan AK Parti’nin 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanması için ne yapması gerekiyor?
Aslında AK Parti’nin ne yapması gerektiğini, yani sihirli cümleyi, Cumhurbaşkanı Erdoğan, 29 Mayıs’ta AK Parti Genel Başkanı olarak yaptığı ilk konuşmasında söyledi. O sihirli cümle şuydu:
“Bakanlarımızdan 180 günlük bir çalışma programı istedim. İktidara geldiğimiz ilk günlerdeki gibi, 100 günlük programımız benzeri, doğrudan milletimizin günlük hayatına dokunan, meselelerin çözümüne yönelik pratik çalışmalarımız olmalı.” ‘
Ne kadar cezbedici bir cümle değil mi?
AK Parti iktidara ilk geldiğinde milletin günlük hayatını kolaylaştırmak, devlete olan güveni sağlamak için Türkiye’nin üçte birini kapsayan OHAL’i kaldırmıştı. Demokratikleşmede atılan ve Türkiye’nin geleceğe umutla bakmasını sağlayan ilk cesur ve önemli adımdı.
Bugün de AK Parti’nin milletin günlük hayatına dokunabileceği, meselelerin çözümü noktasında atabileceği pek çok adım var. Bunlar o kadar da zor değil aslında.
Peki, gerçekten ne yapmalı AK Parti:
Bir kere kendi içinde kesinlikle yenilenmeli. Hiç kuşkusuz bir revizyondan geçmesi gerekiyor. Ancak bu yenilenmeyi yaparken kriteri ne olacak? AK Parti’nin asıl üzerinde düşünmesi icap eden soru bu?
Mesela bu yenilenme AK Parti’ye ilk dönemlerinde hakim olan ‘ortak aklı’ sağlayacak mı, sağlamayacak mı?
Toplumsal uzlaşma sağlanabilecek mi? Kutuplaşma bitecek mi? Adalete güven sağlanacak mı?
Mesela, AK Parti’nin iktidara gelmesi Türkiye’nin koalisyonlu hükümet dönemlerini bitirdi. Koalisyonlu hükümet dönemlerinin bitmesi Türkiye’nin istikrarı açısından önemlidir ve büyük bir kazanımdır. Ancak AK Parti, toplumun bütün kesimlerini kendi şemsiyesi altında birleştirmesi açısından bir koalisyon partisi gibiydi. Demokrasi, özgürlük, hukuk, adalet diyen, vesayet bitsin isteyen bütün kesimler ideolojileri, inançları ne olursa olsun AK Parti’nin içinde ya yer aldı ya da kendisini birebir olarak yakın hissetti. AK Parti’nin politikalarını çevrelerindeki dudak bükmelere, hor görülmelere rağmen can-ü gönülden destekledi. AK Parti’nin vizyonundaki isimler, kurmaylar, mutfağında çalışanlar güven vaat ediyordu. Önemli bir etkendi.
AK Parti bir partiydi ancak hükümet herkesin hükümetiydi. AK Parti sürekli olarak ‘birlikte yaşanabilecek bir Türkiye’nin inşasından’ bahsediyordu. Erdoğan ve parti kurmayları kendi misyonlarını ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ ilkesiyle açıklıyordu. Ve bunlar güven veren şeylerdi.
Velhasıl AK Parti yenilenmeli mi? Evet. Bir revizyona ihtiyacı var mı? Evet. Ancak bu yenilenme, toplumun, tabanın AK Parti’den beklentilerine göre şekillendirilmeli.
15 yıllın sonunda toplum nasıl bir AK Parti istiyor? Bulduğu eksiklikler nedir? Ne tür eleştirileri var? Bu sorular dikkate alınarak revizyon gerçekleşmelidir.
AK Parti ülkenin sorunlarına yönelik pekçok çalıştay yaptı. Şimdi de toplumun makul ve farklı kesimlerine kulak vereceği bir çalıştay yapmalı. Nasıl bir AK Parti istiyorsunuz? Biz de neyi eksik görüyorsunuz? Soru bu...
Ve AK Parti nasıl bir Türkiye istiyor? Yüzde ellinin iktidarı mı? Yüzde ellinin oyunu alsa da yüzde yüzün tamamını kuşatacak bir iktidar mı? Ne istiyor AK Parti? Toplumsal gerilim mi? Toplumsal huzur mu?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.05.2025
30.04.2025
22.04.2025
28.03.2025
28.02.2025
21.01.2025
8.01.2025
1.01.2025
18.12.2024
19.11.2024