Fehmi KORU
Suriye’de çocuk-kadın ayırt etmeden insanları en vahşi biçimde katledebilen bir rejim var ve Batı ülkeleri olanları seyretmekle yetiniyor... Ölü sayısı 100 bini aştı; bazı kentlerinde taş taş üstüne kalmadı Suriye’nin, durumuna bizden başka ağlayan ülke ortada görünmüyor...
Mısır’da da durum farklı değil... Ülkenin tarihinde ilk kez tanıştığı demokrasiye ‘darbe’ ile son veren askerler kendi halklarını öldürmeye başladı; Batı kınamasına kınıyor, ama işte o kadar... Daha ileri bir tavır belirlediği yok önemli ülke başkentlerinin...
Asap bozucu bir durum gerçekten...
Batı ülkelerini ön plana çıkarttığıma bakmayın, İslâm Dünyası’nın belli başlı ülkelerinin durumu da ABD’den, Rusya’dan veya —ne bileyim— Fransa ve Almanya’dan pek farklı değil... Galiba sınırları dışında meydana gelen hunharlığı Türkiye’nin ne diye bu kadar sorun ettiğini bile sorgulamaktalar... Mısır’daki yeni rejime itirazları yok İslâm Dünyası’ndan pek çok ülkenin; Suriye’de de kendi işlerine gelen bir yönetim ihtimali ufukta belirene kadar bekleyebilecekler...
Ne yapacağız bu durumda?
Günlerden beri, hangi konuya el atsam, sonunu, “Diplomasiye şans tanınmalı” anlamı taşıyan bir hüküm cümlesiyle bitiriyorum. Sebebi şu: Coğrafi konumu, taşıdığı değerler ve üzerine düşen misyon açısından, Türkiye, bütün dünyayla kavga edecek bir ülke değil; tam tersine ‘barış’ sözcüğünün en yakıştığı ülkelerin başlarında geliyor. Şimdi karşımıza çıkan nâhoş tabloyu değiştirmek zorundayız... Bunun yolu da ‘diplomasi’den geçiyor...
Ak Parti, en uzun süreyle iktidarda kalan parti unvanına boşuna kavuşmadı; her seçimde oyunu artırmasının en önemli sebebi, insanlara başı dik dolaşmalarını sağlayacak güven ve istikrarı, ekonomik kalkınma hamlesiyle birlikte itibarlı dış politikasıyla da başarması... Bazılarının şimdilerde alaya alma cür’etini göstermesine bakmayın, ‘komşularla sıfır sorun’ politikası dünyanın ilgisinin ülkemize çekilmesinde birincil rolü oynamıştır.
Yeniden herkesle sorunlu bir ülke olma yanlışına düşemez Türkiye; herkesten önce iktidarda bulunanların kendileri buna izin vermez...
Her ülkenin inişleri çıkışları olur; önemli olan genel parametrelerin doğruluğudur. Konjonktürel inişlere bakıp genel doğrulardan vazgeçmek, ya da çıkışı başka yöntemlerde aramak yanlışına düşülmez. Kendilerinden beklendiği gibi davranmayan ülkelere hakkaniyet ve âdil olma ilkelerini hatırlatmak illâ onlarla yolu ayırmayı niye gerektirsin ki?
Türkiye Batı ile Doğu arasında, her iki dünyanın olumlu özelliklerine sahip çıkan, birini diğerine tanıtacak değerleri bünyesinde barındıran bir ülke; bu sebeple İslâm Dünyası’nın vazgeçilmez bir parçası olduğu halde Avrupa Birliği ile ortaklık müzakerelerini yürütebiliyor... Kısa süre önce Washington’a gittiğinde, ABD Başkanı Barack Obama’nın dünya olaylarını birlikte gözden geçirmek üzere bütün gününü ayırdığı liderdir Başbakan Erdoğan...
İslâm Dünyası’nın sokaklarında en çok bilinen iki isim var: Türkiye ve Tayyip Erdoğan... Buna karşılık, aynı dünyanın devletleri de Türkiye’ye gıpta ile bakıyorlar...
Diplomasi işte bu Türkiye’yi canlı tutmak için gerekiyor...
Yazarlar
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025