Fehmi KORU
Yazar neden yazar?
Bu soru sizlere garip gelebilir. Adı üstünde ‘yazar’ başka ne yapacak, elbette yazı yazacak… Gazeteci ise.. gazetede kendisine bir sütun ayrılmışsa.. bunun karşılığında bir ücret/maaş alıyorsa.. yazarlık bu kişi için bir ‘meslek’ demektir.
Oturacak, kendisine ayrılmış günlerde, o sütunu dolduracak yazısını yazacak…
İyi de, hiçbir gazete bana sütun ayırmadığı ve yaptığım işten beş kuruş kazanmadığım halde ben neden –hem de her gün– bir yazıyla okur karşısına çıkıyorum?
Yalnız ben mi? Hayır, geçen gün oturdum, parmak hesabı yaptım; kendisini dijital dünyanın serin sularına atmış, internet medyasında görünen eskinin gazete yazarlarının sayısı hayli fazla çıktı.
Gazetelerde yazamayan, yazdırılmayan yine de yazıyor.
Neden?
Yazar şundan yazar
Kendi hesabıma cevabım şudur: Görüşlerim var ve onları başkalarıyla da paylaşmak istiyorum. Elbette gazetede köşesi olmak, yazdığı karşılığında ücret almak yazarlar için önemli birer motivasyon; ancak onlar bulunmasa bile, görüşleri başkalarıyla paylaşmak hissi de yazmak için yeterli sebep oluyor.
Hiç değilse benim için böyle.
Yazar içinden yazmak geldiği için yazar; belli konuları gündeme taşımak veya zaten taşınmışsa gündemde tutmak için yazar. Başkaları aynı konulara hassasiyet göstermese bile, bu sebeple, dönüp dolaşıp aynı konuları bir kez daha yazar.
Burada aklıma Taha Akyol geliyor.
Hukuk devleti isek…
Türkiye Cumhuriyeti anayasasına göre ülkemiz bir hukuk devleti. ‘Hukuk devleti’ veya bir başka deyişle ‘hukukun üstünlüğü’ kavramı o ülkenin bütün tasarruflarında anayasa ve yasaların hakim olacağı anlamına geliyor.
Keyfiliğin söz konusu olmadığı, adalet kurumunun yansız ve bağımsız çalıştığı bir düzendir ‘hukuk devleti’ düzeni…
Ülkemiz 17 Temmuz 2016 tarihinden beri Olağanüstü Hal (OHAL) ve onun sağladığı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) kolaylığı ile yönetiliyor; bu yüzden bazı hukuk devleti kuralları şu günlerde uygulanmıyor.
Ancak OHAL de ‘hukuk devleti’ kapsamı içerisinde bir yönetim biçimidir. Anayasada yeri ve yasası vardır çünkü.
Bazı kuralların OHAL döneminde işlememesi hukuksuzluğa ve adaletten uzaklaşmaya yol açıyorsa ne olacak?
Hukuk bütünüyle rafa mı kaldırılacak?
Elbette öyle olmayacak. OHAL döneminde devlet adına yapılan uygulamalar yine adli denetime tabidir. Hükümet uygulamalarla ilgili şikayetleri ele alıp yanlışlık varsa düzeltilmesini sağlamak üzere bu yılın başlarında (23 Ocak’ta), bir KHK ile (685 sayılı kararname), ‘OHAL Komisyonu’ adıyla, 7 üyeden oluşan bir komisyon oluşturdu.
Anayasa Mahkemesi (AYM), OHAL dönemi olduğu ve KHK’ler görev alanı dışında kaldığı için, uygulama yanlışlıklarına bakmayacağı gerekçesiyle, kendisine yapılan başvuruları, Komisyon faaliyete geçene kadar (17 Temmuz) bekletti.
“Mağduriyetler var” denilmesinin ve her gün biraz daha sağdan-soldan yükselen “Mağdurum” seslerinin duyulmasının sebebi budur.
AYM bakmazsa AİHM bakar
Bir sorun var: AYM kendi eski içtihatlarını hatırlayıp ‘tutukluluk hali’ veya ‘düşünce ve ifade özgürlüğü’ ile ilişkili davaları ivedilikle –hem de iç hukuk yollarının tüketilmesini beklemeden– ele alarak görüşmeliydi.
AYM 2014’te Twitter yasağını böyle kaldırmıştı.
[Araştırmacıların, yazarların, akademisyen ve öğrencilerin eli-kolu durumunda olan Vikipedi (ve Wikipedia) internet ansiklopedisine ülkemizden erişim yasaklandı. Bazı maddeleri bizim için hassas sayılan konularda hassasiyetten uzak ifadeler taşıyor, bazı konular çarpıtılmış olduğu gerekçesiyle… Yasak yüzünden biz yararlı maddeleri okuyamıyoruz, ama bütün dünya sakıncalı ifadeleri okuyabiliyor. Twitter yasağını kaldıran AYM konuya eğilmiyor; bu da Türkiye’yi ansiklopediye yasak uygulayan galiba ‘tek ülke’ haline getiriyor.]
Konular bir yönüyle ‘Türkiye’nin itibarı’ ile de ilişkili olduğu için hayati önemde.
Taha Akyol adalet konusunu daha önceleri de ele almıştı, bugünkü ‘Adaleti Aramak’ başlıklı yazısı da tamamen bu konuya ayrılmış.
“AYM’nin beklettiği dosyaları AİHM kabul etti, incelemeye aldı: Şahin Alpay, Nazlı Ilıcak, Ahmet ve Mehmet Altan gibi isimlerle son olarak da Cumhuriyet gazetesi yazarlarının yaptığı başvuruları AİHM kabul etti, Adalet Bakanlığı’ndan savunma istedi, dosyalar o aşamada… / AYM’nin beklemede bıraktığı bu nitelikteki dosyaları AİHM’nin kabul edip incelemeye alması maalesef bizim AYM için pek de gurur duyulacak bir durum değildir.”
En başta “Yazar neden yazar?” diye sormuştum ya; yazarlar bunları yazabilmek için yaşıyorlar işte.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025