Fehmi KORU
Seçimleri fazlasıyla ciddiye alan ülkelerin en başına Türkiye’yi yazabiliriz.
Halkımız erken kazanılmış seçme hakkını kullanırken zaten ciddi davranır; bunu 1876’dan beri her eline geçen fırsatta ispat etmiştir. Her seçimi bu tezi test etmek için mercek altına alıp sandıktan çıkan sonuç yerine alternatifinin gerçekleştiğini varsaydığınızda halkın bu özelliğini rahatlıkla görebilirsiniz.
Pek az istisnası vardır; sandık genellikle en doğruya yakın sonucu veriyor bizde.
‘Ciddiye alma’ konusunda meramım halkımızın seçimlere yaklaşımı değil; bizde seçim sistemiyle ilgili yasal çerçeve de başka demokratik ülkelerle mukayese edildiğinde işi çok ciddiye aldığımızın işaretlerini taşır.
Özellikle de seçim yasakları konusu…
Artık farklı bir çağdayız
Yüksek Seçim Kurulu‘nun (YSK) açıkladığı takvim günümüzün şartlarıyla fazla bağdaşmıyor. Seçim sürecinin son 10 gününe ait takvimin ‘serbest’ bıraktığı unsurlar zaten çok önceden başlayarak yapılan propaganda faaliyetleri; ancak ‘yasakladıkları’ artık demode olmuş şeyler…
Onları yeniden gözden geçirerek günümüze uydurmak şart.
Örnek olsun diye bir konuyu ele alayım. TSK takvim açıklamasından şu ‘yasağı’ dikkatle okuyun:
“Oy verme gününden önceki 10 günlük sürede, yazılı, sözlü ve görsel basın ve yayın araçları ile kamuoyu araştırmaları, anketler, tahminler, bilgi ve iletişim telefonları yoluyla mini referandum gibi adlarla bir siyasi partinin veya adayın lehinde veya aleyhinde veya vatandaşın oyunu etkileyecek biçimde yayın yapılması ve herhangi bir surette dağıtımı yasaktır.”
Eskiden haber almak için başvurulan mecra sayısı sınırlı iken bir anlam taşısa da, bugün sınır tanımayan ve bu yüzden de kısıtlanması hiç de kolay olmayan bir çeşitliliğe sahibiz. Bu yasakları delen yabancı medyayı veya başka ülkelerde ikamet edenlerin yönetimindeki internet sitelerini kim nasıl cezalandırabilecek?
Bu işin bir yönü.
İkinci yönü daha da önemli: Bu tür yasaklar ve kısıtlamalar seçmenlerin kolayca etki altına alınabilecek bir kitle olduğu kabulüne dayanıyor. Yasaklarla engellenmek istenen etki bugün için de söz konusu mudur sizce?
Komşumuz Yunanistan da dahil olmak üzere pek çok demokratik ülkede oy kullanılan günde bile her türlü propaganda yapılmasına izin verilir; anketlerin yayını da yasaklanmaz.
Yeni değil, eskiden beri bu böyledir demokratik ülkelerde.
Bedrettin Dalan‘ın İstanbul belediye başkanlığı seçiminde yüzde 60’ların üzerinde oy alacağına dair anketin yayınlanmış olması, 1989’daki yerel seçimde sandıktan farklı bir sonucun çıkmasını sağlayabilmiş miydi? 16 Nisan (2017) referandumunda sandıktan yüzde 60 ‘kabul oyu’ çıkacağına dair anket veya bir önceki cumhurbaşkanlığı seçiminden Tayyip Erdoğan‘ın yüzde 58 oy alacak beklentisini gündeme taşıyan araştırmacının açıklaması sonucu etkilemiş midir?
Öyle olduğunu düşünenler çıkabilir, ama ben sanmıyorum.
İnsanlar çok daha başka unsurlardan etkilenerek oy kullanıyorlar günümüzde.
Propaganda konuşmalarının, mitinglerin bile seçmeni etkileme oranı ihmal edilebilecek kadar küçülmüş olmalı.
Haberlerini insanlar artık gazetelerden almıyor; televizyon hala önemli bir haber taşıyıcısı olsa da, denetimli bir yayıncılık yapıldığı fark edilirse, onun da güvenilirliği tartışmalı hale geliyor ve daha başka mecraların önemi artıyor.
Yapılan araştırmalar da bunu gösteriyor zaten.
Araştırmacılar araştırmalarına güvenmiyorlarsa…
Ayrıca, yasaklarla önlenmek istenmesine rağmen araştırma şirketlerinin anketleri de bir biçimde kamuoyuyla buluşuyor.
Bu seçim bu anlamda da bir ilk olacağa benziyor.
Şimdiye kadar, her seçim öncesinde, çok sayıda araştırma şirketi, yaptıkları anket çalışmalarını bir biçimde duyurmanın yolunu bulurdu. Bu defa öyle olmuyor. Özellikle de ciddiliği ile tanınan şirketler müşterilerini (abonelerini) bulguları hakkında bilgilendirseler bile onları kamuoyuyla paylaşmakta eskisi kadar cömert değiller.
Neden acaba?
Her taşın altında OHAL‘i aradığıma vermezseniz, bu konuda da OHAL’in varlığının bunda etkisi olduğunu düşünüyorum. OHAL’li ortama korkular ve endişeler de hakim olabiliyor. Anket için sahaya giden elemanlara görüş açıklayanların sorulara doğru cevap verdiklerinden emin olamıyorsa araştırmacılar, ne kadar titiz ve kılı kırk yararak varmış olursa olsunlar, vardıkları sonucun gerçek durumu yansıtmayabileceğini görüyorlardır.
İnsanlar görüş açıklamaktan çekiniyor, görüş açıklayanlar da muhtemelen esas görüşlerini kendilerine saklıyorlar.
Bu seçim sürprizlere fazlasıyla açık.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025