Hasan CEMAL
Hazal Özvarış’ın T24’teki söyleşisini okudunuz mu? Türkiye’nin hâlâ yüzleşemediği kanlı geçmişinde ne acılar yaşandığını biraz hissetmek istiyorsanız, lütfen okuyun bu söyleşiyi. Devletin vicdan sahibi bir emekli valisinin yıllar sonra da olsa gelen samimi ifşaatının, bu ülkede demokrasiye açılan yolda çok önemli bir adım olduğunu düşünerek de okuyabilirsiniz bu söyleşiyi.
1992, Ağustos ayı. Cehennemi yaşıyor Şırnaklılar… O tarihte Şırnak Valisi olan Mustafa Malay tam 21 yıl sonra "askerin halkı perişan ettiğini" açıklıyor. 1994, Mart ayı. Şırnak'ın iki köyünde katledilen 38 kişinin TSK uçaklarınca öldürüldüğü, 18,5 yıl inkâr edildikten sonra Genelkurmay belgesiyle ortaya çıkıyor. Kamuoyundan medyaya, askerden hükümete uzanan sorular var bu yazıda...
Hazal Özvarış’ın T24’teki söyleşisini okudunuz mu?
Lütfen okuyun.
Türkiye’nin hâlâ yüzleşemediği kanlı geçmişinde ne acılar yaşandığını biraz öğrenmek, biraz hissetmek istiyorsanız, lütfen, bir zahmet göz atın T24’teki bu söyleşiye.
Devletin bu memlekette hukuku hiçe sayarak insan haklarını nasıl çiğnediğini, bu yüzden demokrasi ve hukuk devletinin Türkiye’de nasıl lafta kaldığını biraz olsun anlamak istiyorsanız, lütfen, zaman ayırın T24’teki bu söyleşiye.
Devletin vicdan sahibi bir emekli valisinin yıllar sonra da olsa gelen samimi ifşaatının, bu ülkede barış ve demokrasiye açılan yolda çok önemli bir adım olduğunu düşünerek de okuyabilirsiniz bu söyleşiyi.
Böylesine ‘ifşaatlar’a Türkiye’nin o kadar çok ihtiyacı var ki.
Faili meçhul cinayetler konusunda var.
‘İşkence’lerde var.
‘Darbe tertipleri’nde var.
Ergenekon’da var.
Balyoz’la ilgili olarak var.
Derin devlet hakkında var.
Kontrgerilla konusunda var.
İtiraflarla da, ifşaatlarla da, özeleştirilerle de barış ve demokrasi yoluna taşlar döşenebiliyor çünkü…
'Daha çok askeriye sorumlu'
Yıl 1992, Ağustos ayı.
Şırnak’ta kıyamet kopuyor. Üç - dört gün kan ve ateş içinde kalıyor, cehennemi yaşıyor Şırnaklılar…
O tarihte Şırnak Valisi olan Mustafa Malay tam 21 yıl sonra açıklıyor gazeteciye:
“Hem polislerimiz, hem askerlerimiz şehit oldu, hem de teröristler öldü.
Halkı da çok perişan ettiler.
Ben daha çok askeriyeyi sorumlu buluyorum.
Çünkü asker geliyordu, vatandaşların bütün işyerlerini, şunları bunları perişan edip gidiyordu. Bir de yaşlı, yaşsız insanlar öldürüldüler. Askerler de çok kişiyi öldürdü maalesef.”
SORU: Askerler, içlerinde sivillerin olup olmadığını gözetmeden mi evlere ateş açtı?
YANIT: Tabii, sivil midir, değil midir hiç bakmadan… Maalesef askeriyenin de sıkıntısı oldu burada. Yaşlı insanları öldürdüler, çocukları öldürdüler.
Ben askerlerde de suç buluyorum. Çok konuştum onlarla da, biraz aramız açıldı. “Niye gidip bunları öldürüyorsunuz, gidin teröristleri öldürün” dedim. Terörist dururken sen bu sakat insanları, çocukları niye öldüreceksin?
SORU: Ne yanıt verdiler?
YANIT: Cevap veremediler tabii. “Siz hem sakatları, yaşlıları, hem çocukları öldürüyorsunuz. Dolaşın teröristleri bulun, teröristleri öldürün” dedim, ama yok… Maalesef askeriye de çok yanlış yaptı.
SORU: Bu konuşmayı dönemin Şırnak Tugay Komutanı Tuğgeneral Mete Sayar’la mı yaptınız?
YANIT: Evet. O da şimdi bunun cezasını çekiyor.
SORU: Nerede?
YANIT: Bilmiyorum.
'Sakat çocuklar, kız çocukları, yaşlılar perişan oldu'
SORU: Mete Sayar, Görümlü davasında yargılanıyor, ancak henüz ortaya çıkmadı. Ağustos 1992’de bir vali olarak bir tuğgenerale, “Niye teröristler dururken, sivilleri öldürüyorsunuz” diyorsunuz. Bunun hiçbir hükmü olmuyor mu?
YANIT: Çok yanlış yaptı Mete Sayar. Halkla şey yapmayacaksın, gidip teröristleri öldüreceksin. Teröristleri öldür, ona kimse bir şey demez. Dediğim gibi, sakat çocuklar, yaşlı insanlar perişan oldular.
SORU: Bugüne kadar Mete Sayar bu konuda yargılanmadı, hakkında tek bir soruşturma açılmadı. Şırnaklılara verdiğiniz “Hata yapan devlet görevlileri cezalandırılacaklardır” sözünüzün gerçeklemesini sağlayacak bilgileri paylaşır mısınız?
YANIT: Mete Sayar’ın gerçekten büyük yanlışlar yaptığını söylüyorum. Bu kadar yeter.
SORU: İktidarda, ana sloganı ‘askeri vesayeti geriletmek’ olan bir parti varken de yapılan yanlışları anlatamaz mısınız?
YANIT: Yanlışları çoktu, anlatmaya gerek yok. (…) Mete Sayar haddini aştı.
(…) Mete Sayar'la hiçbir zaman anlaşamadım. Sayar, bütün işyerlerini, vatandaşın terzi dükkânlarını, her şeyini tanklarla perperişan etti. Bir de yaşlı insanlar, 70-80 yaşındaki insanları, kız çocuklarını perişan etti. Çok büyük hatası var.
SORU: Sizce Mete Sayar neyin yetkisini kullanıyordu?
YANIT: Askeriyenin tabii. (…)
SORU: Ağustos 1992 olayları için dönemin Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş, Fikret Bila’ya verdiği söyleşide, “Tugay Komutanı’na tanklarınla o binaları çökerteceksin dedim” ifadesini kullanıyor.
YANIT: Doğan Güreş’in de bence yanlışı oldu. Mete Sayar’ı çok tuttu. Her zaman için onun yanında yer aldı, destekledi.
'Demirel sivillerin öldürüldüğünün farkındaydı'
SORU: Dönemin Şırnak Emniyet Müdürü Necati Altuntaş, Başbakan Demirel’in 18 Ağustos’tan sonra sizi aradığını söylüyor. O telefon görüşmesinde Demirel size ne dedi? Sivillerin askerlerce öldürüldüğünün farkında mıydı?
YANIT: Farkındaydı, farkında olmaz olur mu?.. (…) Demirel’in özür dilemesi lazım, dilemesi lazımdı. Yaşlı insanları, çocukları öldürüyorsun. Olacak şey değil.
SORU: Siz, tanıklıklarınızı Başbakan Demirel’e de anlatmış mıydınız?
YANIT: Tabii. (...) Fazla ilgilenmedi.
SORU: O dönemde Cumhurbaşkanı olan Turgut Özal, Şırnak olaylarından sonra MGK’yı Diyarbakır’da yapma kararı alıyor ve toplantının bir gün öncesinde Şırnak’ı ziyaret ediyor. Geldiğinde sizinle de görüştü mü? Selim Sadak’ın aktarımına göre, olayda askerin rolünü sorgulayan HEP’li vekillerle görüşmesinde Özal, “Söylediklerinize inanıyorum. Terörist diye gösterilenler masum köylüler” diyor.
YANIT: Dediği doğru.
SORU: Bu bilgiyi Özal’a siz mi verdiniz?
YANIT: Evet.
Ey muktedirler, vicdanınız hiç mi sızlamıyor?
Hazal Özvarış’ın 21 yıllık aradan sonra Şırnak’ta yaşanan acı gerçekleri gün ışığına çıkaranVali Mustafa Malay söyleşisinin bir bölümü böyle.
Bu memlekette birinci sınıf demokrasi, birinci sınıf hukuk devleti istiyorsak, acı gerçeklerin üstüne yürümeliyiz.
Belki aynı şeyleri yazıp duruyoruz.
Başka ne yapabiliriz ki?
Bu gerçekleri aydınlatmaya çalışmaktan ve sorumlulardan hesap sormaktan başka çaremiz yok.
Bunun için de, örneğin, 1994’te Türk Hava Kuvvetleri’ne ait savaş uçaklarının iki köyü bombalamasıyla Şırnak’ta yaşanmış olan katliam için hesap verin, diye haykırabilmeliyiz.
38 can yitip gitti o katliamda.
Ama sadece bir tek kişi için otopsi yapıldı.
Yıllar boyu bir tek savcı adım bile atmadı, atamadı katliam mekânı köylere…
Yazık değil mi?
Ey muktedirler!
Vicdanınız hiç mi sızlamıyor?
Bakın, 11 yıldır iktidar koltuğunda oturan AK Parti Hükümeti dâhil 1994’ten itibaren tüm iktidarlar Şırnak Katliamı’nı inkâr etti.
Daha önceki hükümetlerin tavrını benimseyen bugünkü hükümet, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) Türkiye adına yaptığı savunmayı ‘inkâr’a dayandırdı.
Sonunda tam 18,5 yıl sonra gelen bir Genelkurmay belgesi ile katliam aydınlandı.
İnkâr sona erdi.
Bunun üzerine geçen ay AİHM, Türkiye’yi mahkûm etti.
Medya, ne yazık ki, mahkûmiyetin sadece maddi boyutuyla ilgilendi, “Türkiye rekor tazminata mahkûm oldu!” demekle yetindi.
Hükümetten ses seda çıkmadı.
Kamuoyunda hâlâ tık yok.
Hesap sorulmayacak mı?
Katliamın üstünü örten sivil-asker savcılardan, devrin komutanlarından, Genelkurmay başkanlarından hesap sorulmayacak mı?
İlgili bakan ya da başbakanlardan hesap sorulmayacak mı?
“Masum insanlar neden öldürülüyor, katledilen adalet için verilen tazminat cezaları benim vergilerimle ödeniyor, hesap soruyorum” diye sesler duyamayacak mıyız?
Başbakan Erdoğan’a bir soru bile sorulmayacak mı?
Sorulamayacak mı?
Ne yazık!
Twitter: @HSNCML
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024