Hilâl KAPLAN
HDP'nin 'Bundan böyle her yer Kobanê'dir' ünlemiyle biten ve her yeri Kobanê'ye çevirmeye hevesli çağrısının karşılığını ülke olarak gördük: Ölü sayısı en son 38, yaralı sayısı yaklaşık 300'dü. Binlerce iş yerinin talan ve yağmaya uğraması, kundaklanan parti binaları, evler, ambülanslar, kütüphane ve müzeler cabası...
Dünkü grup konuşmasında, Selahattin Demirtaş'tan en küçük bir özeleştiri cümlesi bekleyenler yine hayalkırıklığına uğramıştı. Kendisi pişkinliğin doruklarından bildirmeye, dezenformasyon yapmaya devam etti zira.
Örneğin olaylar boyunca, PKK medya organlarının ve bazı çalışanlarının duyurduğu, RT ettiği, onayladığı 'PKK Junior' olan YDG-H'nın şehirlerde estirdiği terörden hiç bahsetmedi. İlk cinayetlerin YDG-H tarafından işlendiği ilan edilmiş olmasına rağmen, topu taca attı.
İlk linç saldırıları, başta Diyarbekir ve Mardin olmak üzere Hüda-Par üyelerinin evlerine, araçlarına ve işyerlerine yapılmışken, yani önceden ev adresleri de araç plakaları da tesbit edilip, 7 Ekim günü eşzamanlı olarak YDG-H tarafından düğmeye basılmışken, Demirtaş ya devleti suçladı ya da 'derin odaklar' gibi gizemli deyimlere başvurdu. Hakikat, bir tivit ötesinde bekliyordu hâlbuki.
Ayrıca Demirtaş, Ak Parti'yi IŞİD'e eşitleyen manipülasyonları, 'her alanda hükümetle işbirliğine hazırız' diye bitimek zorunda kaldıktan sonra, şimdi de sınırdan geçişlerde zorluk yaşandığını iddia etti. Bu sefer de hakikat bir youtube videosu ötesindeydi. Çünkü internetten kolayca ulaşılabilen kaynaklar da bile Kürt gençlerinin dikenli teller üzerinden beşer onar atlayarak, gündüz vakti Kobanê'ye geçtiği görülüyordu. Gerçi Kandil, eğitimli militanlarını Türkiye'ye göndermek yerine Kobanê'ye gönderip, YPG'ye destek olsaydı veya PYD, tek silahlı güç olmak hırsıyla geçtiğimiz sene peşmergeleri kapıdan geri çevirmemiş olsaydı, muhtemelen eline hiç silah almamış o gençlerin de hayatlarını tehlikeye atmasına gerek kalmamış olacaktı.
Beni en çok acı acı gülümsetense Demirtaş'ın 'Başbakan diyor ya, sessiz kaldılar. Yahu sen bilmiyor olabilirsin, dünya kadar danışmanınız var maaş alıyor. BDP, HDP ne demiş, Suriye'deki hangi katliama sessiz kalmış?' sorusu oldu.
Evet, BDP/HDP başından beri Esed'in katliamlarına yüksek sesle karşılık vermedi. Çünkü bölgede PYD, adını 'üçüncü yol' koyduğu ama istikameti Esed'le kesişen bir yol izliyordu. Hatta Esed'in Guta Katliamı sonrası, kimyasal kullanmadığını ilk iddia eden kişi de Salih Müslim olmuştu. Her yıl Halepçe acısını anan HDP de sesini çıkarmamıştı.
Suriye Kürdistanı'ndaki PYD bölgeleri, yüzbinlerce şehit veren Suriye halkının naaşları üzerinde yükselen otorite boşluğundan faydalanarak, Esed'in PYD'ye verdiği şartlı bir varlık hakkından fazlası değildi. O yüzden HDP de bu şartları hiç zorlamadı. IŞİD'in daha önce ele geçirdiği iki sınır kapımızın ötesinde yaşayan Araplar veya Türkmenler için ne söyledi mesela HDP?
Yahu her şey bir yana, daha geçen ay Suriye'deki diğer katliamları çok önemseyen Demirtaş, Türkiye'nin Esed rejimi uçaklarının günlük en az 100 sivili öldüren saldırılarını durdurmak için önerdiği 'uçuşa yasak bölge' önerisiyle, 'IŞİD'in elinde uçak mı varmış ki?' diye dalga geçmedi mi?!
Demirtaş'ın konuşmasında siyasî olarak kaale alınması gereken cümleler, Öcalan'a ait olanlardı. Öcalan, 'Son Kobani IŞİD kuşatmasından kaynaklanan şehir olaylarının önünü almak için hükümetle temasa geçmeniz hayatiyet arz etmektedir. Aksi halde önü katliama açık provokasyona yol açmış olacağız' dediği mesajında, olayların öznesinin 'yol açmış olacağız' diyerek HDP olduğuna işaret etmiş. İşte Demirtaş'ın bir haftadır yapamadığı özeleştiri budur ve sanırım boncuk boncuk terlerken, Öcalan'ın mesajının tamamını okuyamamış olması da bundandır.
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019