Hilâl KAPLAN
YDG-H, yani Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi, kurulduğunu 24 Şubat 2013'te ilan etmişti. Amaç, Öcalan'ın talimatıyla sınır dışına çekilmesi planlanan PKK'lılardan oluşacak 'alan boşluğu'nu şehirlere milis ve silah yığarak doldurmaktı. Neticede PKK çekilmeyi Gezi kalkışmasıyla birlikte durdurdu ama YDG-H örgütlenmesine devam etti.
YDG-H'yi çok isabetli biçimde Faşist Mussolini'nin iktidarı ele geçirmek için kurdurduğu silahlı gençlerden oluşan 'Ulusal Güvenlik İçin Gönüllü Faşist Milisleri'ne, yani "Kara gömlekliler"e benzeten Kurtuluş Tayiz, "kara tişörtlüler"in estirdiği terör dalgasını şöyle tarif ediyor: "6-7 Ekim olaylarından itibaren Bölge halkı devlet otoritesinden fazla bu silahlı çetenin otoritesini hissetmeye başladı. PKK'ya mesafeli nüfusun bir kesimi batıdaki illere göç ederken, bir kesimi de PKK/HDP'ye yaklaşarak YDG-H tehdidinden kurtulmaya çalıştı."
Ardından PKK, 15 Temmuz'da 'devrimci halk savaşı' ilan etti ve Suruç Katliamı'nı fırsat bilerek ateşkesi bitirdi. Bir askeri öldürdü, iki polisi uykularında infaz etti. HDP'nin kardeş partisi DBP eşzamanlı olarak özerklik ilanlarına başladı. YDG-H de kuruluş amacına uygun olarak şehirlerde silahlı ayaklanma başlattı.
Yol kesti, sivil araç ve ticari TIR'ları yaktı, barikat kurdu, hendek kazıp bombalarla doldurdu, sivil- kolluk kuvveti gözetmeden roket attı, sağa sola bomba düzeneği döşedi, asker- polisle çatıştı, evleri çatışmada mevzi olarak kullandı, kapısını açmayı reddedenleri, en ufak itirazda bulunanları en iyi ihtimalle dövdü veya infaz etti. YDG-H'nin basılan örgüt evlerinden binlerce kilo bomba çıktı.
Cizre, YDG-H'nin en yoğun örgütlendiği ilçelerden biriydi. Devlet sivil olanla YDGH'liyi ayırt etmek için sokağa çıkma yasağı ilan edince ortalığı 'sivil katliamı' diye ayağa kaldırdılar. Oysa France 24 televizyonuna konuşan YDG-H'lilerden biri şöyle diyordu: "Öldürülen arkadaşların çoğunda tabancalar vardı, ağır silahımız yoktu. Eylemlerimizi bombalarla yapmaya çalıştık." Sivil katliamından değil, "bombalarla eylem yapmaya çalışanların" öldürüldüğünden bahsediyordu.
Yine PKK'nın kanalı Med Nûçe'ye bağlanan, 'Cizre Halk Meclisi Başkanı' ağlayarak bitirdiği sözlerinde şöyle diyordu: "Buradan HDP, HPG ve YPG'ye seslenmek istiyorum. Artık son noktadayız. Attıkları toplar, havanlar, bombalarla çember iyice daralıyor. Elimizde 100-200 genç var. Bunlar direnecek, teslim olmak istemiyorlar. Biz de Cizre eş başkanları olarak, onlarla birlikteyiz. Lütfen Cizre'yi kurtarın."
PKK- HDP- YDG-H dayanışmasının berrak bir örneğini sunan bu sözlerin hemen ertesinde Demirtaş Cizre'ye koştu. Devlet geri adım atmadı ve Demirtaş toplayabildiği 50 kişiyle geri döndü. Ertesi gün yaptığı açıklamada şöyle diyordu: "Üç genç eline silahları aldı diye bütün kentleri bombalayarak memleketi Suriye'ye çevirerek neyi çözeceksiniz?"
Ortada üç yıldır ilçe ilçe örgütlenen, eğitilen, silahlandırılan bir milis grubu var, Cizre müdahalesinden sonra bile 200 kişiden bahsediliyor ama Demirtaş aklımızla dalga geçercesine bu büyük kalkışma provasını 3 genç diyerek küçümseyip yok sayabiliyor. Üstelik hendek kazarak, ekmek tandırlarına bile bomba doldurarak, piknik tüpünden patlayıcı yaparak şehirleri kimin Suriye'ye çevirmek amacında olduğu gayet net ortadayken...
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019