Hüseyin GÜLERCE
Türkiye’de olan biten, temelde zihniyet değişimidir. Silivri’de direnen, aslında bir zihniyettir. Milletin değerlerine yabancı, İslam’ı bir tehdit, mana köklerimize bağlılığı irtica kabul eden zihniyet direniyor.
Bu zihniyet, 27 Mayıs darbesinden beri silahlı kuvvetler içindeki cuntalar marifetiyle statüko rejimini tahkim etti. Darbe anayasalarının kurucu iradesi darbecilerin iradesiydi. İlk defa kurucu irade, halka geçiyor. Temel rahatsızlık budur. Vesayetçiler, yeni anayasa ile Türkiye’nin ellerinden kayıp gittiğini düşünüyorlar.
27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980 ve 28 Şubat 1977 darbelerinin hepsi, demokrasinin kapısı biraz araladığında, halkın değerlerini savunanların iktidara gelmesiyle sonuçlandı. Menderes, Demirel, Özal ve Erdoğan iktidarlarının anlattığı budur. Halk seçiyor, darbeciler kaos ortamı oluşturarak, darbe şartları hazırlıyor ve ardından “kurtarıcılar” olarak seçilmişleri alaşağı ediyorlar. Yalnız dördüncüde durum farklı. Demokrat Parti’ye, Adalet Partisi’ne, Anavatan Partisi’ne yaptıklarını, AK Parti’ye yapmakta zorlanıyorlar. İktidarının 6. yılında, yüzde 47 oy almış iken 2008’de AK Parti’yi kapatmaya kalktılar, başaramadılar. 12 Eylül 2010’daki referandumda çıkan yüzde 58 evet ise son iki asrın dönüm noktası oldu. Teker tümseği aştı… Halk, geleceği ile ilgili ilk defa kendisi mühür bastı. Yirmi seçime bedel bir demokratikleşme rüzgârı yakalandı. Evet oyları yüzde 50 civarında çıksaydı, allem edip kallem edip sonucu değiştireceklerdi. Ama yüzde 58’de kıvrandılar, bir şey yapamadılar. Evet’in rüzgârı çok kuvvetliydi. Bu demokratikleşme iradesinin siyasî bir irade ile güçlenmesi gerekiyordu. AK Parti bu defa hem de yüzde 50 oy ile iktidara getirildi.
Ama maç bitmedi. Siyasî iradenin ileride zaafa uğramaması için şimdi sivil demokrat bir anayasa ile demokrasi perçini gerekiyor.
Şu anda Silivri’de yargıyı tehdit için ayaklanma provası, CHP milletvekillerinin tahrikçiliği, çözüm sürecine Bahçeli’nin demokrasi ile asla bağdaşmayan, hatta demokrasiye ihanet eden yaklaşımı, hepsi ama hepsi, demokratikleşmenin, uyanışın, ayağa kalkmanın önüne setler çekmek için. “Vur de vuralım, öl de ölelim” için “onun da günü gelecek” diyen bir siyasetçi, demokrasiye ihanet etmiştir. Demokrasilerde, devletin emniyet güçleri, yargısı varken hiç kimse “günü gelecek vuracaksınız, öleceksiniz, ona göre hazırlıklı olun” çağrısı yapamaz. Kime vuracaksın? Kimi öldüreceksin? MHP’nin içinde hiç mi âkil insan kalmadı. Milliyetçilik bu mudur? Bu milleti kardeş yapmak varken, iç harp için davetiye çıkaran bir lidere; aklı, vicdanı, insafı ipotek etmek midir milliyetçilik?
BDP-KCK-PKK çizgisine üç aylık bir süre tanımalıyız. PKK, silahlarını bırakır ve sınır dışına çıkarsa, tahminlerin ötesinde barış esintileri ile dolu yeni bir dönem başlayabilir. PKK silah bırakacak ve sınır dışına çıkacak. Üç ay daha sabredelim. İkili oynarlarsa bu defa kaybederler, kaybedecekler…
Derin yapı direniyor. Silivri bahane, Ergenekon davalarını engellemek bahane, akil insanlar bahane, AK Parti düşmanlığı bahane, asıl hedef vesayetin ayakta tutulması. Mevzilerin, konumların muhafazası… Onun için kutuplaşmayı ve gerilimi sürdürmek istiyorlar. MHP’nin yaptığı düpedüz gerilim ve kutuplaşma siyasetidir. Her şeye rağmen intiharını önleyebileceğimiz bir parti var; o da CHP’dir. Ulusalcıların Truva atı olmaktan, Ergenekon durağında iktidar beklemekten kurtulabilen bir CHP, hâlâ demokrasinin umududur.
Yazarlar
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
18.04.2019
11.04.2019
4.02.2019
28.03.2019
14.03.2019
9.02.2019
9.02.2019
1.02.2019