Hüseyin GÜLERCE
Kurban Bayramı, biz müminler için dinî bir bayram. Hz. İbrahim’in, Allah’ın talebi üzerine oğlu Hz. İsmail’i kurban edecekken, bir koçu kurban etmesi sadece bir hikâye değil. Kur’an’dan okunduğunda, inananlar için de, inanmayanlar için de beyinleri, mantığı, aklı zonklatan bir sınav…
İnanmak ya da inanmamak bir tercihtir. Zaten hayatımızın bütünü bir tercihtir. Ömür denilen yolda, durmadan karşılaştığımız kavşaklarda, hep tercih yapıyoruz. Bu açıdan mümin olmayı tercih ettiğinizde, inanmayan birinin “saçma” deyip geçtiği ya da “tesadüf” deyip kenara çekildiği yerlerde, siz derin düşüncelere, tefekkür vadilerine gidiyorsunuz. “Allah, dağına göre kar verir”, “insana taşıyamayacağı yük teklif edilmemiştir” diye düşünüyorsunuz. Allah, en zorlu sınavlardan peygamberlerini, en sevdiklerini geçirmiştir. Onlar da asla şikâyetçi olmamışlardır.
En büyük yol ayrımında, tercihinizi inanmaktan yana yapınca “kulluk” şuuru ile başka tercihlere de yöneliyorsunuz. “Allah’a kulluk” bir kölelik tercihi değildir. Size bahşedilen onur ve hürriyetten vazgeçmek değil, tam tersine dünyevi bütün kulluklar karşısında onurunuzu korumanın yegâne yoludur. İnsan-ı kâmil olma yolunda ilerlemenin de önünü açıyor. Zaten Allah’a kulluğa itiraz edenlerin, nelere kul olduğunu görünce, tercihiniz için hiç pişmanlık duymuyorsunuz.
Kulluk şuuru, en güzel tercih olarak karşınıza, “Allah’ın rızasını kazanma”yı getiriyor. Allah için yaşamak, Allah ile irtibatı, hayatın gayesi bilmek ve sadece Allah’ın rızasına kilitlenmek. Bu dünyada en pahalı şeyin, Allah’ın rızasını kazanmak olduğunu bilmek...
Belki temsil kabiliyetimizden, belki tam anlatamayışımızdan, “Allah’ın rızası için gayret ediyoruz” derken, ikna edemediklerimiz oluyor. “Yok, sizin başka emelleriniz var” deniyor. “Sizin ajandanızda neler olduğunu biz biliyoruz” deniyor. Hiç unutmuyorum, 25 yıl kadar önceydi, ilgilendiğimiz bir gencin babası, “Lütfen doğruyu söyleyin, sizin bu işlerin arkasında ne var?” demişti. Ben, “Sadece yemin edebilirim, vallahi Allah’ın rızasından başka bir şey yok.” diyebilmiştim. Evet, sonraları samimi oldukça bizleri kabullendi, sımsıcak bir dost olduk ve ruhunun ufkuna öyle yürüdü.
Allah rızası için yaşamak, her işte O’nun rızasını gözetmek aslında problemleri çözen sırlı bir anahtar. Zira problemlerin çoğu bu dünyada, nefislerimizi aşamamaktan kaynaklanıyor. Hırslarımız, beklentilerimiz ve nefis denen içimizdeki düşman, bizi biz olmaktan alıkoyuyor. Nefisleri aşabilmenin tek yolu sadece ve sadece Allah’ın rızası, Allah’ın hatırıdır.
Kaynanası ile problemini aşamayan bir gelin, “bu meseleyi eşinizin hatırı için değil, Allah’ın hatırı için aşmaya çalışsanız. Kimse için değil, sadece Allah’ın rızasını umarak katlanmayı bir daha deneseniz” tavsiyesine uysa, görecektir ki, zorlardan zor bir geçidi öyle kolay geçecektir ki…
Müminlere bakan yönüyle Allah’ın rızası, bir hedeftir. Ama aynı zamanda herkes gibi biz de yaşadığımız çağın çocuğuyuz. Bir de topluma bakan yönümüz var. Buradaki problemler için de çözüm; evrensel insani değerlerde buluşmaya, herkesin konumuna saygılı olmaya, paylaşmaya, hukukun üstünlüğüne ve adalete dayalı demokrasidir…
Bir yandan kulluk şuuru ile Allah’ın rızasını kazanma, diğer yandan kendimiz kalarak saygı, sevgi, hoşgörü, uzlaşma diyebilme. Gönüllerin fethedildiği ne güzel bayramlar olurdu o günler... Okuyucularımızın bayramını tebrik ediyorum.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
18.04.2019
11.04.2019
4.02.2019
28.03.2019
14.03.2019
9.02.2019
9.02.2019
1.02.2019