Hüseyin GÜLERCE
15 Temmuz darbe teşebbüsü; FETÖ’nün yüzlerce dava ile yargılanması ve Türkiye içinde etkisiz kılınması için devlete en büyük istihbaratı sağladı. Darbecilerin derdest edilmesi, gizli haberleşme imkânlarının deşifre olması, binlerce itirafçının çıkması, özellikle “mahrem imamlar”ın itirafları bu sayede mümkün olmuştur.
Türkiye’deki yapının beli kırılmış ancak FETÖ’ye asıl darbe maalesef vurulamamıştır. Bunun en büyük sebebi, örgüt elebaşlarının hemen tamamının firar etmesidir. Şimdi onlar Pensilvanya’daki elebaşının talimatlarıyla ABD’de, Avrupa’da, Türk Cumhuriyetlerinde ihanetlerine devam ediyorlar.
Şunda hemfikiriz ki, F. Gülen, darbe teşebbüsünü 3-5 yıl geciktirseydi onunla baş etmek mümkün olmayabilirdi.
Benim kanaatim, Gülen’e acele ettiren, 21 Ekim 2007’de ki anayasa değişikliği referandumu oldu. Seçmen, yüzde 68,95 oranında evet ile Cumhurbaşkanını halkın seçmesine karar verdi.
Geriye dönüşü olmayan bir yola girildi.
F. Gülen, “kâinat imamlığı”nın önünde en büyük engel olarak dönemin Başbakanı Erdoğan’ı gördü. 1994’teki İstanbul belediye başkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ı desteklemeyişi de bunun ilk belirtisidir. Başbakanlığının ardından Erdoğan’ın 2014’teki seçimde, halkın seçeceği ilk Cumhurbaşkanı olma ihtimali Gülen’in kimyasını bozdu, onu çıldırttı.
Gülen’in en büyük düşmanı Erdoğan’dır. Haçlılarla birçok kumpas, tertip, tezgâh yapmanın yanında, FETÖ tabanına Erdoğan düşmanlığı zerkedildi. İran ajanlığından tutun, ağır hastalığa yakalandığına ve sonraları zalim, firavun, nemrut hakaretlerine kadar Gülen her türlü fitnenin içinde oldu.
Erdoğan’ın halkın seçeceği ilk cumhurbaşkanı olma ihtimali, F. Gülen kadar PKK’yı da panikletti. Şimdi çoğumuz unuttuk ama referandumun yapılacağı gece Kuzey Irak'tan gelen 150 kişilik terörist grup Dağlıca Komando Taburu'na saldırmıştı. Çatışmada 12 asker şehit düşmüş, 16 asker yaralanmış ve 8 asker de Kuzey Irak topraklarına kaçırılmıştı.
Atlantik cephesi, FETÖ’nün ve PKK’nın Erdoğan düşmanlığını, bu iki terör örgütü üzerinden “Erdoğansız Türkiye” algı operasyonu için sahaya sürdü.
Bu temel yaklaşım üzerinden 2007’den sonraki olaylara yeniden bakılabilir.
Mesela F. Gülen’in hem kendisi için en büyük engelden kurtulmak hem de Batı’nın talebi doğrultusunda Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığını önlemek adına akla ilk gelen operasyonlarını hatırlayalım:
Gülen, ABD’ye taşeronluk yaparak Kürt meselesini AK Parti’nin çözmesini istemedi. Kürt meselesi Batı’nın inisiyatifinde kalmalıydı. Bunun için yargı ve emniyetteki gücüyle 2010’daki KCK operasyonlarını kullandı.
Gülen, çözüm süreci için Başbakan Erdoğan’ın önemli bulduğu 19 Ekim 2009’daki 34 PKK 'lının Habur Sınır Kapısı'ndan girip teslim olmaları olayını fiyaskoya döndürüp AK Parti’nin aleyhine çevirdi.
Habur'dan giriş yapan PKK'lıları sorgulayan hâkimin ve dönemin Diyarbakır Başsavcısının FETÖ yargılamalarında yer alması çok şeyi anlatıyor.
Habur sonrası Ahmet Türk Mabeyin Toplantılarına davet edilmişti. Orada anlattığını burada hatırladım. Türk demişti ki; teslim olmaya gelenler kamuoyunda tepki doğmaması için üzerlerindeki peşmerge kıyafetlerini çıkartmak istemişler. Oradaki yetkililer “gerek yok” diyerek peşmerge kıyafetleri ile görünmelerine izin vermişler...
2014’teki seçimde Erdoğan’ın adaylığını önlemek adına F. Gülen; 7 Şubat 2012 MİT krizini, 2013 Mayıs/Haziran Gezi kalkışmasını, Ocak 2014 MİT tırlarının durdurulması ihanetini tezgâhladı.
Son çabası, 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde AK Parti’nin İstanbul ve Ankara’yı kaybetmesi, böylece Erdoğan’ın adaylığının bitmesi için CHP ile işbirliği yapmak oldu.
Her seferinde millet Erdoğan’a sahip çıktığı için FETÖ ve onu kullanalar başarılı olamadılar.
Ancak FETÖ ve PKK, hala Batı için kullanışlı terör örgütleridir.
İkisinde de pişmanlık olmadığı gibi FETÖ bütün Türkiye sathında yeniden yapılanmanın peşinde.
F. Gülen, “beklenen Salih zat/Mehdi” olduğuna iman ettiği için asla vazgeçmeyecek. Onun sapkınlığını bilen CIA da onu kullanmaktan geri durmayacak.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, “FETÖ'nün bir numaralı sanığı, Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal eden zattır” akıl tutulması ile kime verdiği sözü yerine getiriyor?
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
18.04.2019
11.04.2019
4.02.2019
28.03.2019
14.03.2019
9.02.2019
9.02.2019
1.02.2019