Okay GÖNENSİN
FETÖ operasyonları devam ederken, Cumhuriyet tarihinin en büyük siyasi davaları yoldayken, başkanlık sistemi hamlesi çok cesur bir hamledir.
15 Temmuz’da en güvenilir kurumların bile ne kadar kırılgan oldukları ortaya çıktı. Burada “kırılgan” yerine başka ağır sıfatlar da kullanılabilir. Durum ortadadır.
Bu büyük yapısal krizden çıkmamak diye bir şey yok. “Çıkmamak” ülkenin tapusunun fiilen başkalarına terk edilmesidir.
Ak Parti, başkanlık sistemi hamlesini yaparken önce kendi toplumsal tabanına güveniyor. Laik orta sınıflar işbirliği yapmıyor, yapamıyor. Kürtlerin temsil ettiği alt sınıfı da defterden silmiş durumda.
Böyle büyük bir yapısal değişikliğin geniş bir toplumsal desteğe dayanması yeni sistemin başarısı için güvence olabilirdi.
CHP ve HDP bu yapılanmanın içine girmek, bir tarafından tutmak istemiyorlar. Ak Parti de şu anda bütün oyunu MHP desteğinin üzerine kurmuş durumda.
MHP başkanlık sistemini içeren anayasa değişikliğinin Meclis’ten geçmesi ve halka sunulması için destek olmak karşılığında tabii ki bir şeyler isteyecektir.
İsteyebileceği hiçbir şey de Ak Parti’nin veremeyeceği şeyler olmayacaktır.
Ak Parti’nin 2012 sonrasında, FETÖ’cü darbe girişiminin ilk hamlesinin ardından aldığı pozisyonlar MHP’ye de MHP seçmenine de uzak değildir.
MHP epeydir Ak Parti’nin doğal müttefiki konumundadır. Bunun MHP açısından riski tabanının da buna göre hareket etmesidir.
Ak Parti’nin ise MHP desteğini almak için kaybedeceği bir şey yoktur, tam tersine bu yakınlık kendisine yeni seçmen kazanma potansiyeli yaratmaktadır.
Bundan sonraki siyasi süreçlerde MHP uzun süre kilit olacaktır ama açılması kolay, zaten açılmaya hazır bir kilit.
MHP’de genel başkan değişikliğinin yollarını kapatacak hukuki tedbirler alınmış durumda olduğuna göre Devlet Bahçeli’nin otorite sorunu yaşama ihtimali de çok azalmıştır.
Her şey MHP’nin desteğine bağlanınca da siyasi dengeler oldukça basit ve net hale gelmiştir. Bu da Ak Parti’nin işinin çok kolaylaşması, halkın önüne çıkana kadar çok kolaylaşması anlamına gelir.
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2017
8.02.2017
7.02.2017
6.02.2017
4.02.2017
3.02.2017
30.06.2017
5.02.2017
3.02.2017
1.02.2017