Halil BERKTAY
1917 Ekim Devrimi, zamanında ve daha epey bir süre, Marksizmin Leninist yorumunun haklılığı gibi yorumlandı. Tarih kesin hükmünü vermişti ve bunun artık değiştirilmesi teklif bile edilemezdi.
19. yüzyılda sosyal demokratlık, sosyalistlik ve komünistlik hep aynı siyasal duruşu anlatıyordu. 1917-20 eşiğine gelindiğinde ise sosyal demokrat ve sosyalist sözcükleri ihanetle kirlenmiş sayıldı; bir tek komünizm tertemiz ve kıpkızıl kaldı. İkinci Enternasyonal terk edildi ve yerine, “21 Koşul”un demir cenderesindeki Komintern kuruldu.
Tarihin yargıları hep değişiyor, hayat revizyonizmi kaçınılmaz kılıyor
Bu hengâmede kimi kişilikler de okkanın altına gitti. Yeni paradigma kahramanlarını Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht’lerden seçerken, Kautsky, Bernstein ve Martov’lar dönek olarak etiketlendi. Hele Eduard Bernstein, ben ve benim neslim dâhil, herhalde tek sözcüğünü okumamış binlerce yeniyetme genç tarafından nihilistçe horlandı; Kautsky’den de fazla, “revizyonizm”le bir tutuldu.
Ne ki, tarih aslında olmuş bitmiş, paketlenmiş ve rafa kaldırılmış bir şey değil; tersine, pozitivist ve ampirisist yüzeyselliğe karşı 1960’lardaki What is History’siyle (Tarih Nedir) E. H. Carr’ın gösterdiği gibi, bugün ile geçmiş arasında sürekli bir diyalog. Bu, zaman içinde (t, t+1, t+2 ... t+n) noktalarında yaşayan tarihçinin, önündeki veriler ve dolayısıyla zihinsel ufku değiştikçe, bunlardan esinlenerek geçmişe dair sorduğu soru ve verdiği cevapların da habire değişmesi anlamına geliyor.
“Revize edilemez ilkeler”in dogmalaşması kaçınılmazdı
Özetle, temyizsiz yargılar, teoriler ve ilkeler diye bir şey yok ve diyalektiğin kendisine göre de, revizyonizm yasaklanamaz. Ne ki, Marx’ın fikirleri bir düşünme ve analiz yöntemi olmaktan çıkıp bir “izm”e dönüştükçe, her ideolojinin kaderine uğradı; Engels’in, “Hegel’in yöntemi ile sistemi arasındaki çelişki” konusunda yazdıkları, Marksizm için de aynen geçerli oluverdi.
Bu süreçte, Marksizmde, Leninizmde ve Leninizmin (Stalinizm, Maoizm gibi) varyantlarında büyük bir revizyonizm korkusu doğdu. Bir yandan, hayat değiştikçe Marksizm de elbet değişir denip, güya dogmatizme karşı yeterli önlem alındı. Öte yandan, “Marksizmin temel ilkeleri değiştirilemez” (ve değiştirilmek istenirse bu revizyonizm olur) gibi ifadelerle, tarihin akışı karşısında her nasılsa hiç değişmeyebilecek bir “temel ilkeler” nosyonu gene de tahkim edildi. Son tahlilde dogmatizm kazandı; her şeyin tarihsel tarih içinde başlı ve sonlu olduğunu ilân eden Marksizmin kendisi, başlı ve sonlu olmaktan çıkarıldı, ebedîleştirildi, tarih dışı bir inanca indirgendi.
“Kapitalizmin haksızlıkları sürdüğüne göre sosyalizm de el’an geçerlidir” diye özetlenebilecek her yaklaşım, bu tarih dışılık tuzağına düşmeye mahkûmdur. Ona ayrıca geleceğim. Şimdilik bana şu kadarı yeterli: 1960’lardan itibaren “klasikler”e ve Komintern Marksizmine bağlılıkla birlikte bu revizyonizm korkusu da Türkiye’ye geldi ve solu içerden çürüten bir etken oldu. Oysa hayat, revizyonizm demek. Sosyalizmin ve Marksizmin kendi tarihi, bunun en açık kanıtını sunuyor.
Sosyalizmin çöküşü, “tek yol devrim”in sorgulanmasını da beraberinde getirdi
Çünkü bakın, 80’lerin sonlarında SSCB ve Doğu Avrupa “halk demokrasileri” çöktü; Çin ise ekonomik anlamda sosyalizmi (veya “sosyalist üretim tarzı”nı) terk edip, “sosyalist politik sistem” diye sadece tek-parti diktatörlüğünü korurken, bu koşulla kapitalist piyasa ekonomisini benimsedi. Böylece (a) sosyalizmin mevcut (kapitalist) üretim ilişkilerini iradî bir müdaheleyle kökten değiştirme iddiası; (b) kapitalizme üstünlük iddiası; (c) tarihin akış yönünde kapitalizmden sonra yer alma, yani kapitalizme göre bir ilerlemeyi temsil etme iddiası kalmadı. Aslında bu, kim kabul etmezse etmesin, maddî bir realite olarak sosyalizmin ve sosyalizm tarihî döneminin sona ermesi demekti.
Fakat iş bununla kalmadı; sosyalizme ilişkin yargıların altüst olması, sosyalist devrimin ve genel olarak devrimlerin, bizatihî devrim fikri ve “tek yol devrim” güveninin sorgulanmasına da yol açtı. Ekim Devrimi, Marksizmin çıkageleceğini haber verdiği işçi sınıfı devriminin ta kendisi miydi gerçekten? Ve hani bu çağın artık geri dönüşü yoktu? Hani devrim, tedricî reformlar çizgisine oranla toplumsal gelişme için daha hızlı ve ferah bir yol açacaktı? İnsanlığı demokrasinin en iyisi ve ilerisine kavuşturacaktı? Devrim ânında çekilen acılar geçici; sonuçta ödenen toplam bedel ise “eski düzen”in insanlara her gün çektirdiklerine kıyasla çok daha düşük olacaktı?
Bu ve benzeri sorular, tarihin illâ devrimlerle ilerleyeceğine; devrimlerin iyi, zorunlu, kaçınılmaz ve evrensel olduğuna hattâ “ilerleme” fikrinin kendisine ilişkin olanca teorik kurguyu alaşağı ve paramparça etti.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024