Ümit KARDAŞ
Yeni Kaledonya, Pasifik'in Melanezya bölgesinde Fransız denizaşırı ekosisteminde yer almakta. Turizmin yanı sıra, nikel madenciliği de adadaki en önemli ekonomik faaliyet. Yerli Kanak halkı, 268.000 kişilik toplam nüfusun yalnızca %40'ını temsil ediyor. Diğer büyük gruplar arasında Avrupa, Wallis ve Futuna, Fransız Polinezyası ve Güneydoğu Asya'dan gelenler yer alıyor.
Yeni Kaledonya, Fransız Anayasası’nın 76. ve 77. maddeleri uyarınca kendine özgü bir topluluk. (collectivite sui generis ) 1985’te denizaşırı bölge statüsünü elde ettikten sonra, Jean Marie Tjibaou önderliğinde Kanak Sosyalistlerinin Ulusal Kurtuluş Cephesi ( FLNKS) bağımsız Kanak devleti için Fransızlara karşı mücadele başlattı. Fransa devleti 1988 yılında özerklik doğrultusunda ilk antlaşmayı imzaladı. (Matignon Antlaşması)
1989’da Tjibaou öldürüldükten 9 yıl sonra, 1998’de Fransa ve Yeni Kaledonya’nın siyasi temsilcileri karşılıklı imzaladıkları Noumea Antlaşması ile özerklik statüsünü oluşturdular. Özerklik sürecinin başlaması, Yeni Kaledon kimliğinin resmi sembol ve simgelerini ve 2014’te gerçekleştirilecek olan bir halk oylaması sonucu adanın nihai statüsü hakkında verilecek kararı da olanaklı kıldı. (Benedikter- a.g.e- sh-307 ) Resmi dil Fransızca olmasına rağmen bölgesel diller tanınmış olup eğitimde yaygın olarak kullanılmakta.( Drehuca, Nengonece, Paicice, Ajie, Xaracuuce )
Noumea Antlaşması uyarınca demokratik olarak seçilmiş bir Bölge Meclisi (Congres du territoire) ve meclis kararlarını uygulayacak bir hükümet oluşturuldu. Vergi sistemi (vergi koyma ve toplama), iş hukuku, kalkınma planı, sağlık ve hijyen, dış ticaret gibi yetkiler bölge meclisinin yetki alanına girerken, kültür, örf-adet, gelenek ve görenekler kapsamında yetkili olan 16 kişilik bir “Kanak Senatosu” oluşturuldu. Bu kurulda her sekiz kabile bölgesi iki üye aracılığıyla temsil edilmekte. Fransız üniter devleti Yeni Kaledonya’da dış politika, adalet, savunma, kamu düzeni ve para politikaları alanındaki yetkilerini korudu.
Bölgeye 2000 yılında daha fazla yetki verildi. Toprak Kanunu ve temel ulaşım düzenlemeleri, işçi göçü, işletme hukuku, meslek eğitimi, nikel ve doğal gaz kapsamında doğal kaynakların kullanımı gibi. Yeni Kaledonya dünyanın nikel kaynaklarının yaklaşık dörtte birlik bölümüne sahip bulunmakta. 2004 ve 2009 yıllarında da Yeni Kaledonya’ya yasama ve kamu yönetimi kapsamında ek yetkiler devredildi.
Yetki devri sürecinin dinamik bir şekilde ilerlemesi Yeni Kaledonya ile Fransız hükümeti arasında daimi bir nesnel diyalogun oluştuğunu göstermekte. Göçün yarattığı sorunlar, kamu güvenliği, bilim ve yükseköğrenim, telekomünikasyon meseleleri periyodik olarak iletişimde kalmayı gerektirmekte. Yeni Kaledonya dış ilişkilerde de rol alabilmekte, Pasifik’te bulunan komşu devletlerle Fransa’nın denetimi altında antlaşmalar yapabilmekte.
Adanın vatandaşları Fransız pasaportuna sahip Fransız vatandaşı olup, aynı zamanda Fransız parlamentosu, Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık seçimlerinde oy kullanma hakkına sahipler. Yeni Kaledonya Fransız Ulusal Meclisi’ne iki milletvekili ve Senato’ya bir senatör göndermekte. Buna karşılık Fransa devletinin temsilcisi ( Haut Commissair de la Republique ) Yeni Kaledonya bölge parlamentosunun doğal üyesi olarak bulunmakta. ( Benedikter- a.g.e-sh- 310 )
Fransız yetkililer, bağımsızlığı reddetme olasılığı daha yüksek olduğu düşünülen adaya yeni gelen kişilerin oylamayı etkilememesi için seçmen kütüklerini de dondurmayı kabul etti. Fransa ayrıca, bir referandum yerine 3 kere referandum yapılmasını da onayladı.
Yıllardır ertelenen referandumların ilki 2018'de düzenlendi. Oylamada seçmenlere "Yeni Kaledonya'nın tamamen bağımsız bir ülke olmasını destekliyor musunuz?" sorusu soruldu. Oylama sonucunda bağımsızlık yanlılarının oranı yüzde 43, bağımsızlık karşıtlarının oranı ise yüzde 56 oldu. 2020'de düzenlenen ikinci referandumda ise bağımsızlık yanlılarının oranı yüzde 47'e yükseldi.
Üçüncü ve son referandum ise Kovid-19 salgınının yaşandığı 2021'de yapıldı. Kanaklar yas gelenekleri nedeniyle siyasi faaliyetlerde bulunmak istememelerini gerekçe göstererek referandumu erteleme çağrısında bulundu. Ancak oylamanın devam etmesi Kanakların protestolarına yol açtı. Seçmenlerin yüzde 96,49'unun bağımsızlığa "hayır" dediği referandumda, katılım oranı büyük bir düşüşle yüzde 43,90 olarak kayıtlara geçti.
Bunun üzerine Kanaklar, 2021 referandumunun tekrar düzenlenmesi için Uluslararası Adalet Divanına temyiz başvurusunda bulundu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Temmuz 2023'te resmi ziyarette bulunduğu Yeni Kaledonya için Fransa Anayasasında 2024 başlarında uzlaşma temelli değişikliğe gideceklerini açıklaması da demokrasiye doğru bir adım olarak nitelendirildi.
15 Temmuz 2025’te Fransa ile Yeni Kaledonya temsilcileri arasında yapılan müzakerelerin özerkliği genişletici sonucunu İsviçre’de yayınlanan Tages-Anzeiger gazetesi yazarı Oliver Meiler şöyle değerlendirmekte:
“Yeni Kaledonya, ada halkının talebi doğrultusunda adı, bayrağı, milli marşı gibi unsurlarıyla neredeyse eksiksiz bir cumhuriyet statüsü kazanacak. Dahası, adalılar çifte vatandaşlığa sahip olacak: Hem Yeni Kaledonyalı hem Fransız, hem Güney Pasifikli hem Avrupalı - hepsi bir arada. ... Yani bir anlamda bağımsız olacaklar, ama aynı zamanda bağımlılık da sürecek. Bu anlaşmanın her iki tarafın tabanı tarafından kabul edilip edilmeyeceği ise henüz belirsizliğini koruyor. Mevcut düzeni savunan kesimler anlaşmayı fazla ileri bulurken, bağımsızlık yanlıları yetersiz görüyor. Ancak belki de bu, yeni bir dekolonizasyon sürecinin yumuşak bir başlangıcıdır.”
Devam edeceğim.
Yazarlar
-
Murat Sevinç'Belirsizlik' kullanışlı bir idare yöntemidir, yurttaşı iki dudak arasına hapseder! 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalMüslüman düşmanı Hegseth ve ‘İslami rejimler’in suç ortaklığı 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin ikinci ve belki de “final” sezonu 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEHüseyin Kocabıyık’ın sözü 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezAtaerkil pazarlık 2.0 ve cinskırım 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBaşkan da olsan meşruiyet şart 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAMilli takım ışık saçtı: Maçın kahramanını açıkladı 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHatay’ı haritasına ilk kim koymuştu? 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanErdoğan ve kurmayları acaba neden isteksiz davranıyor? 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUUyuşturucu kullanımı ortaokullara kadar indiyse… 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBorsada vurgun nasıl yapılır? 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTutuklama tutkusu 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm sürecinde bazı işaretler 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENYargıda “Kin” motivasyonu 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuTürkiye neden bu kadar siyasi? 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTOysa Her Şey Çok Farklı Olabilirdi… 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENSadece DEM mi, ya CHP'nin ettikleri? 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilAteş hattında bir ülke: Suriye sahnesinde Türkiye 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAÖzgür Önderlikten , Özgür Topluma; 9 Ekim Komplosuna Karşı Halkların Demokratik Direnişi... 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞEnflasyon, bir temel hak olan mülkiyet hakkının ihlali ve öneriler 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇEREkonomide akıldışılık sona erdi mi? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDevletin sahipleri ve DEM Parti! 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman ülkelerde adalet yok ama adalet masalları çok güzel! 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’nin geleceği giderek daha az tartışılırken… 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRTürkiye yeniden karanlık film günlerine mi dönüyor? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezFenerbahçe'nin Yeni Yönetimine İlk Açık Mektup 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSiyasi değil sosyolojik, hatta psikolojik 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer balkonuna havuz yapılan rezaletin perde arkası! Buna nasıl izin verildi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBirinci Yılında Süreç: Olanlar, Olmayanlar 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞ“DEVLETİ ZENGİN”,”VATANDAŞI AÇ VE YOKSUL” ÜLKE… 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİYapıttan Yapana: Zatî olana yolculuk 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Trumpizm’in güç gösterisi nereye kadar? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’dan sonra AKP dağılır 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye’nin sosyal devletin rolünün yeniden inşası kaçınılmaz 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraDevlet Millet Kucaklaşması 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNGazze Planı: Bölgesel teslimiyete giriş 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayOVP’nin iç çelişkileri ve stratejik yönelimi 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTCumhurbaşkanı, “muhalefet”, “Kürtler” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRDEMOKRATİK TOPLUM VE "YILIŞIK" FOTOĞRAF 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ile Batı arasındaki “sözleşme” bozuluyor mu? 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“Siyasette zorlama yoktur!” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.09.2025
1.09.2025
27.08.2025
7.08.2025
4.06.2025
25.05.2025
11.05.2025
24.04.2025
2.04.2025
28.03.2025