Ümit KARDAŞ
Hareket noktası olarak insanı ve doğayı temel alan bir anlayış gerçek soldur. Çünkü bu anlayış, devamlılık içinde sürekli değişimi ifade eder. Ancak bu sürekli değişim, sol bir siyaset anlayışıyla ve bu doğrultuda alınacak siyasi kararlarla insanlığın yararına kullanılabilir.
CHPya da yeni partinin tüzüğü parti içi demokrasiyi gerçekleştirecek, partinin halkla ve sivil örgütlerle kanallarını açık tutacak, halkın istek ve özlemlerinin siyasi teknik yapı içinde özgürce tartışılabileceği ortamı yaratacak, sol ve demokrasinin gerçek ve çağdaş anlamlarını üretecek bir eğitimi sağlayacak, özgür, dinamik, üretken, yaratıcı, eleştirel ve analitik bir yapıyı geliştirecek şekilde düzenlenmeli.
Teknolojik ilerlemenin tek başına çözüm olmayıp, bu ilerlemenin etkilerinin tarafsız olmadığı ve ilerlemenin etkilerini olumlu ya da olumsuz kılan tek şeyin siyasi kararlar olduğu gerçeği karşısında; yoksulluk, işsizlik, iş kayıpları, çocuk ve insan işgücünün sömürülmesi, gelir dağılımı bozukluğu, terör, insan hakları ihlalleri nasıl önlenecektir? İnsanları üretken, verimli ve mutlu kılacak bir büyümeye nasıl geçilecektir? Çalışma koşullarında, iş güvencesinde, insan haklarında ortak standartlar nasıl sağlanacaktır? Enerjinin üretiminde doğal kaynaklarla uyum nasıl sağlanacak, toplumsal ve ekonomik hayatla doğal hayat nasıl bağdaştırılacaktır? Adil yargılanma hakkı nasıl hayat bulacaktır? Kararların hangileri merkezde, hangileri bölgede alınacaktır? Ancak bu soruların cevabı sosyal hukuk devletinin nasıl sağlanacağını açıklığa kavuşturabilir. Parti programında bu konulardaki somut çözümler gösterilmeli ve anlatılmalı.
Ayrıca sosyoekonomik ve kültürel parçalanmanın yarattığı kimlik bunalımının sonuçları tartışılmalı. Kimlik arayışlarının “aynılıklar ve benzeşmeler” üzerine değil “farklılıklar içinde bütünleşme” üzerine kurulması gerekliliğinden hareketle, bu coğrafyada yaşayan tüm etnik, dinsel, mezhepsel ve marjinal kümelerin farklılıklarını koruyup geliştirebilecekleri ortam ve olanaklar somutlaştırılmalı, bunların kamusal alana da yansımasının koşulları ortaya konulmalıdır. Sosyokültürel değişimin genel patolojisiyle bağlantılı olan suç artışının hangi sosyal, ekonomik, kültürel ve yasal tedbirlerle önleneceği belirlenmeli.
Laikliğin gerçek anlamda sağlanabilmesi bakımından Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kaldırılması, din kültürü ve ahlak dersinin zorunlu olmaktan çıkarılması, MGK’nın anayasal bir organ olmaktan çıkarılarak, sivil yargı- askerî yargı ikiliğinin ortadan kaldırılması öncelik olarak değerlendirilmeli. Türkiye ölçeğinde yukarıda belirtilen tüm sorulara yanıtlar bulmayı kolaylaştıracak ilkeleri gösterir yeni bir anayasa önerisi programda yerini almalı.
Küreselleşmenin getirdiği olumsuzlukları aşamayan antidemokratik ve hukuksuz dünya sistemi hangi kurumlarla ve hangi yöntemlerle insanlığın sorunlarını çözmeye yönlendirilebilir? Bu bağlamda BM sistemi, IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü veG-8’lerin yeni yapılanmaları nasıl olmalıdır? Dünyada demokratik, adil ve hukuka bağlı bir sistem kurulmadan ulus-devletlerin çözülmesinin sonuçları ne olabilir? Silahlanmaya yapılan yatırımlar, silahların üretilmesi, savaşlar, askerî güçler, ülke işgalleri, gücün hukuk tanımaması karşısında evrensel yeni sol bilinç hukukun etkinliğini sağlayacak nasıl bir dünya sistemi öngörmektedir, soruları da tartışılmalı.
Sonuç olarak yukarıda belirtilenlerden daha çok ve her gün daha da artan sorulara muhatap olan solun, CHP gibi kısır bir parti içinde sıkışıp kalması ve meydanı tüm bu alanlarda yıpranma süreci yaşayan AKP’ye bırakması kabul edilemez bir durumdur. Türkiye’nin bu soruları yanıtlayabilecek kadroları vardır. O hâlde ya CHP evrilecek ya da yeni bir parti kurulacaktır.
CHP’yi tekrar 6 oku güncellemeye çağırıyorum. “Demokratik Cumhuriyet”, “Özgürlükçü Laiklik”, “Barışçıl Yurtseverlik”, “Devamlılık İçinde Değişim”, “Sosyal Devlet”, “Hukuk Devleti”.
www.umitkardas.com
twitter.com/umit_kardas
Yazarlar
-
Murat Sevinç'Belirsizlik' kullanışlı bir idare yöntemidir, yurttaşı iki dudak arasına hapseder! 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezAtaerkil pazarlık 2.0 ve cinskırım 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin ikinci ve belki de “final” sezonu 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEHüseyin Kocabıyık’ın sözü 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalMüslüman düşmanı Hegseth ve ‘İslami rejimler’in suç ortaklığı 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanErdoğan ve kurmayları acaba neden isteksiz davranıyor? 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHatay’ı haritasına ilk kim koymuştu? 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAMilli takım ışık saçtı: Maçın kahramanını açıkladı 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBaşkan da olsan meşruiyet şart 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuTürkiye neden bu kadar siyasi? 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm sürecinde bazı işaretler 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTOysa Her Şey Çok Farklı Olabilirdi… 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUUyuşturucu kullanımı ortaokullara kadar indiyse… 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBorsada vurgun nasıl yapılır? 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTutuklama tutkusu 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENYargıda “Kin” motivasyonu 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENSadece DEM mi, ya CHP'nin ettikleri? 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilAteş hattında bir ülke: Suriye sahnesinde Türkiye 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAÖzgür Önderlikten , Özgür Topluma; 9 Ekim Komplosuna Karşı Halkların Demokratik Direnişi... 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman ülkelerde adalet yok ama adalet masalları çok güzel! 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇEREkonomide akıldışılık sona erdi mi? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞEnflasyon, bir temel hak olan mülkiyet hakkının ihlali ve öneriler 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRTürkiye yeniden karanlık film günlerine mi dönüyor? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’nin geleceği giderek daha az tartışılırken… 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDevletin sahipleri ve DEM Parti! 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSiyasi değil sosyolojik, hatta psikolojik 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezFenerbahçe'nin Yeni Yönetimine İlk Açık Mektup 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBirinci Yılında Süreç: Olanlar, Olmayanlar 7.10.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.09.2025
1.09.2025
27.08.2025
7.08.2025
4.06.2025
25.05.2025
11.05.2025
24.04.2025
2.04.2025
28.03.2025