Ahmet TAŞGETİREN
"Kasabın bıçağını bileyen adam” dedim onun için. Tam da onun “Peacemaker – barış yapıcısı” olarak ilan edildiği günlerde.
O çok seviyor böyle tanımlanmayı. Ama “Gazze kasabı”nın yanında durmayı, ona övgüler düzmeyi de ihmal etmiyor.
Gazze’de soykırım şimdilik durdu. İsrailli rehineler iade edilecek, Filistinli esirler de serbest bırakılacak. Trump’ın “barış”la bir ilgisi varsa, işte bu. Ondan ötesi meçhul.
Bir yeni Ortadoğu inşa edilmek isteniyor, Gazze nerede ise bunun anahtarı haline geliyor.
Trump, birçok İslâm ülkesini – Türkiye’yi de- ikna etti, ve Mısır’da, “Kalıcı Barış ve Refah için Trump Mutabakatı” diye isimlendirilen bir metnin imzası noktasına gelindi. Liderler Mısır’ın Şarm el Şeyh kentinde toplandı.
Sovyetler’in dağılmasından sonra NATO’nun yeni konsepti çerçevesinde Malta’da, Mısır’ın Şarm el Şeyh bölgesinde böyle bir toplantı, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) sürecinde de gerçekleşmişti. Amaç “Kuzey Afrika ve Ortadoğu’yu istikrarsızlıklardan arındırmak”tı. Bu ifadenin tercümesi, bölgede yükselen “İslâmcı oluşumlar”ın önünü kesmekti. Hatırlanırsa o süreçte Cezayir’de İslami Selamet Cephesinin iktidar yürüyüşüne karşı Buteflika darbesi gerçekleşti ve Batı bu darbeyi onayladı.
BOP Arap Baharı sürecinde İslamcı yönetimlerin iktidara gelmesiyle bitti. Şimdi Trump’ın ilk döneminde hayata geçirdiği ve İsrail’in güvenliğini önceleyen “İbrahim Anlaşmaları”, bu ikinci dönemde Gazze üzerinden gidilerek tüm bölgeyi kapsayacak bir metne, “Trump Mutabakatı”na dönüştü.
Trump göreve geleli 9 ay oluyor. Bu dönem, İsrail’in bölgede terör estirdiği, özellikle Gazze’de bebekler dahil on binlerce can aldığı, BM’den “soykırım” damgası yediği bir süreye tekabül ediyor.
Ama arkasında Trump var. Trump zaten bunu gizlemiyor. Gidiyor İsrail’e, parlamentoda “Ben şu şu cinayetlerinizde yanınızda oldum” diyerek alkış alıyor. Silahları o verdi çünkü, milyar dolarları o verdi, istihbaratı o sağladı. İran’ı vururken yanlarında Trump vardı.
Trump, Mısır zirvesine giderken İsrail’e uğramayı ihmal etmedi. Belli ki edemezdi. Orada bir iş kotarmaya çalıştı, Mısır’ı ikna etti, “Zirveye Netanyahu da gelsin” diye. Sisi yönetimi “Hayhay” dedi. Açıklama yaptı, zirveye “Netanyahu da gelecek” diye… O arada, rivayet o ki, Mısır’a inişe hazırlanan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uçağı, pas geçerek yeniden havalandı. “Netanyahu gelecekse biz yokuz” demek miydi bu?
Gönül öyle olmasını o kadar istiyor ki…
Çünkü o sırada, Trump’ın İsrail Parlamentosunda yanında Netanyahu olduğu halde yaptığı konuşma servis ediliyordu. Trump karşısında oturan “Gazze kasabı”nı işaret ederek “Netanyahu’yla başa çıkmak kolay değil ve onu harika yapan da bu!” diye sesleniyordu.
Şu sözleri cümle cümle ayakta alkışlanıyordu İsrail Meclisinde:
“Bu sadece bir savaşın sonu değil. Bu, terör ve ölüm çağının sonu ve inanç, umut ve Tanrı çağının başlangıcıdır.
“Bu, İsrail ve yakında gerçekten muhteşem bir bölge haline gelecek olan tüm uluslar için büyük bir uyum ve kalıcı bir barışın başlangıcıdır. Buna yürekten inanıyorum. Bu, yeni bir Orta Doğu’nun tarihi şafağıdır.”
“Tanrı çağının başlangıcı… Yeni bir Ortadoğu.”
Denir ya, bazı insanlarla el sıkıştığınızda ayrılırken parmaklarınızı saymalısınız.
Acaba Trump, bir Müslüman ülkede konuşurken de “Tanrı çağının başlangıcı”ndan söz eder miydi? Ne anlam ifade ediyordu bu cümle İsrail ve Siyonizm için? Kudüs’ü İsrail’in başkenti saymak ve ABD Büyükelçiliğini oraya taşımak meselâ, nasıl bir Tanrı çağı kurgusu idi?
Netanyahu da, Siyonist hedefler açısından Trump’ın hakkını Trump’a vermeyi ihmal etmedi. Milletvekillerine hitap etmesinden önce yaptığı konuşmada, “Donald Trump, İsrail devleti için Beyaz Saray’da şimdiye kadar sahip olunan en büyük dosttur. Hiçbir Amerikan başkanı İsrail için ondan daha fazlasını yapmamıştır. Adınız tarihimize ve insanlık tarihine kazınacak” dedi.
Böyle. Mısır’daki zirve böyle bir ortamda gerçekleşti. Bütün her şey Gazze etrafında döndü de, Gazze’nin akıbeti ne olacak, orada derin bir muğlaklık var. Ölen öldü, yaşayanlar yaşadıklarına şükretsinler. Herkes bir bardak su içsin Gazze’nin üstüne… İsrail zindanlarındaki Filistinli esirler kurtarıldı ya…Mı?
“Trump mutabakatı” bölge ülkeleri dahil el birliği ile referans metin haline getirilmiş bulunuluyor.
Gazze yıkımı, Netanyahu’nun kesesine kalmış bulunuyor.
Dünyadan yükselen çığlıklar da bizim, insanlık ölmedi umudumuzun belgesi halinde yankılanıyor. İyi ki onlar var. Ve iyi ki bizden birileri hâlâ o çığlıklarla aynı frekansta ses yükseltebiliyor. Hadi gelin o çığlığı biraz da Doğu Türkistan için atalım.
Yazarlar
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÜlkemizde maaş dengesizliği 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezYılın Sonuna Doğru Okuduğum Kitaplar 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYüzde 85 acaba niye geçinemiyor? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA6/7 Aralık Uluslararası Barış ve Demokratik Toplum Konferansı.. 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDöndün dolaştık yeniden ‘End game’ yokluğuna dayandık 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYeni aşama başladı mı? 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUHiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi? 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBeton Fikret’in 13 Yıldır Değişmeyen Hikâyesi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALÜcret asgari, yoksulluk azami… 6.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBarış sürecinde iç siyasetin sahne alma zamanı… 6.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERKanun önünde eşitlik 6.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURCHP’nin `Kürt Sorunu´, Kürtlerin sorunlarını çözebilir mi? 6.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANZor ve kırılgan sürece girdik! 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTepki oylarını yönetmek başka, iktidar olmak başka 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAdaletsizliğin böylesi 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRİşte faturalar: Şirketi kurduğu gibi ESK ile anlaştı! ‘Genç boğalar’ hep ondan alınmış 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİTürkiye Yüzyılı okullarda zorbalığı niye durduramıyor? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen Çalıkuşu5 Aralık tecavüzü… 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.12.2025
30.11.2025
27.11.2025
25.11.2025
23.11.2025
21.11.2025
20.11.2025
18.11.2025
16.11.2025
14.11.2025