Ahmet TAŞGETİREN
Ben zaman zaman anlatırım:
Amerika’da yaşlı bir adam uçan balon satıyor. Elindeki sırığa bağlanmış rengarenk balonlar var. Çocuklar geliyor, parayı uzatıyor, baloncu sırıktan bir balonu koparıp ellerine veriyor, çocuklar da onları göğe bırakıyor, balonlar yükselirken keyifle onları seyrediyorlar. Sırıkta bir siyah balon kalıyor, orada da siyah renkli bir çocuk bekliyor. Çocuk balona bakıyor, baloncu çocuğa. Belli ki parası yok çocuğun. Baloncu siyah balonu koparıp çocuğa uzatıyor, çocuk balonu alıp gök yüzüne bırakıyor. Balon yükselmeye başlıyor. Baloncu, çocuğa dönüp;
-Bak evladım, diyor, balon dışındaki renkle değil, içindeki enerji ile yükselir.
Türkiye, iki gündür haklı bir sevinci yaşıyor. Karadeniz’de doğal gaz bulduk. Enerjiyi büyük çoğunlukla ithal ediyorduk, ülkenin kazandığı dövizin büyük kısmı oraya akıyordu, dış açık veriyorduk, bu, ekonominin ana sancısıydı, dışa bağımlılık kaleminin en önemli kısmıydı, şimdi 2023’te devreye girecek de olsa, en azından enerjide dışa bağımlılığın önünü kesecek bir büyük hamle yapılmış oluyor.
Hakkıyla müjdedir. Emeği geçen herkes tebrike layıktır. Memleket olarak sevinmek hakkımızdır.
Doğal gaz keşfi ile ilgili “İç enerji” vurgum , sadece bulunan şeyin gerçekten enerji ile ilgili olmasından dolayı değildir. Doğal gaz da Türkiye’nin “iç potansiyelleri”nden birisinin daha ortaya çıkmasını işaret ediyor, onu anlatmak istiyorum ve “Türkiye asıl böyle yükselecek” demek istiyorum.
Hatırlarsak ben bunu bir kere de “Yerli otomobil” hamlesi sırasında zikrettim. Orada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Sessiz ve derinden” vurgusu vardı. “Sessiz ve derinden çalıştık, yerli otomobil hamlesini başlatacak noktaya geldik” gibi konuşmuştu. İnsana yatırım vardı, bilime yatırım vardı, organizasyon vardı, hepsi iç enerjiyi yansıtıyordu,
İşte şimdi, bir karar verilmişti. Enerji açığımızı kendi topraklarımızdan karşılayabilir miydik, şu toprağın altına bir kere daha baksaydık, şu denizlerimize bir kere daha baksaydık, kendi gözlerimizle, kendi bilimsel birikimimizle baksaydık, acaba orada başkalarının görmediği, belki görüp göstermediği şeyler bulunabilir miydi?
Evet, bulundu. Nasıl? Kendi insanınızın bilim gücü ve heyecanıyla…
Ama önce o insana yatırım yapmış olmalıydık.
Türkiye savunma sanayii alanında kendi iç enerjisi ile tırmanıyor.
Tarımı da öyle kalkındıracak. Eğer oraya bilimi ve insanı taşırsanız, topraklarınızdan bereket fışkıracak.
Belki hepsinin temeline eğitimi koymanız gerekiyor, ki henüz onu gerçek anlamıyla sağlayabilmiş değiliz. Un var, su var, tuz var, Avrupa’daki birçok ülkenin nüfusundan daha büyük gençlik potansiyelimiz var, ama henüz hamuru gerçek boyutlarıyla yapabiliyor değiliz.
Türkiye, içerde enerji boşalmasına yol açan sosyal sorunlarını çözme meselesini de bu çerçevede ele almalıdır.
Ak Parti yola çıkarken böyle bir şey yapmıştı. Devlet, vatandaşıyla sorunluydu. Vatandaşı birbiriyle sorunluydu. Devlet, dindar toplum kesimleriyle, Kürtlerle, Alevilerle, gayrı Müslimlerle, solcularla, sağcılarla sorunluydu. Onun için siyaset sorunluydu. Demokrasiyi bir türlü yapamıyorduk. Bir Başbakan (Demirel) Türkiye’de siyaseti rodeo yapmaya benzetmişti, Devlet ikide bir sırtındaki biniciyi yere atıyordu. Vatandaşın seçtikleri bir türlü at üzerinde duramıyordu. Askerin kimyası sıkıntılıydı. Ak Parti Devletin farklı toplum kesimleriyle ilişkisini normalleştirme adımları attı. Dindar toplum kesimleriyle, Kürtlerle, Alevilerle, gayrı Müslimlerle ilişkilerin normalleşmesinin yolunu aradı. AB ile ilişkiler çerçevesinde sistem restorasyonu yapmaya çalıştı. Bu bir “İç enerji tahkimi” idi.
“Komşularla sıfır sorun” iç enerjinin korunması için büyük bir hamle idi.
Sonra olanlar…
Birçok başlık sayılabilir ama, görülmesi gereken şu: Biraz o ilk insicamın dağıldığı zamanlar geldi. Kontrol dışı gelişen dış ilişkiler, AB’nin Kıbrıs konusunda yaptığı ve benim “kalleşlik” dediğim şeyin uzantıları, Amerika’nın Arap Baharı konusunda takındığı tavır ve Kürt meselesini torpillemesi, Türkiye’yi içerde de sancılı bir döneme itti. Gezi olayları, 15 Temmuz, iktidarla içiçe geçen bir cemaat yapılanmasının çılgınca bir arkadan vurma işine girişmesi…. İktidar kadrolarını sarstı. İç sancı derinleşti. Halen o süreç devam ediyor.
Ama hiçbir şey, “iç enerji” ile yükselişe mani olamıyor. Silikon vadisi oluşturursanız, oradan yükselirsiniz. Savunma sanayiine yatırım yaparsanız SİHALarınız, İHA’larınız, denizaltılarınız, savaş gemileriniz olur, temel bilimlere yatırım yaparsanız aşıyı da bulursunuz, tıpta yeni çığırlar da açarsınız… Ziraat mühendislerinizi toprağınıza yöneltebilirseniz, oradan bereket fışkırtır, dünyayı beslersiniz. Siz yıldızlaşırsanız herkes size bakar, yön bulur. Eksen olmak böyle bir şey olmalı.
İç enerji olmadan yükselmek mümkün değil.
İçerdeki sancılı alanlara bir kere daha bakmak lazım onun için.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları










































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.11.2025
11.11.2025
9.11.2025
7.11.2025
6.11.2025
4.11.2025
31.10.2025
30.10.2025
28.10.2025
26.10.2025