Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin Grup Toplantısı’nda, 2002’den beri sıkça hatırladığı ve hatırlattığı, AK Parti hareketinin meşruiyet dayanağı olan bir ifadeyi, millet iradesine ve sandığa olan itimadı gösteren bir ifadeyi tekrar kullandı: “Şayet bir gün milletimiz ‘tamam’ derse ancak o zaman bir kenara çekiliriz”.

Erdoğan’ın kullandığı “tamam” ifadesi hem yerelde, hem ulusalda sosyal medyayı salladı. Sadece Twitter’da “tamam” tivitleri 1,5 milyon adede ulaştı. “Tamam” başlığı dünyada 1 numara oldu. Reuters, BBC, Sputnik kampanyayı küresel abonelerine geçtiler. Yüzüklerin Efendisi oyuncusu Elijah Wood’dan porno yıldızı Johnny Sins’e, PKK sevicisi Frederike Geerdink’ten Alman solcu Bodo Ramelow’a, Meral Akşener’den Selahattin Demirtaş’a, Temel Karamollaoğlu’ndan Muharrem İnce’ye, FETÖ’cü kaçak Akın İpek’ten Kemal Kılıçdaroğlu’na kadar yüzlerce isim kampanyaya destek verdiler. Hatta “tamam” sloganıyla sokağa çıkıp eylem yapanlar bile oldu.

Bizde yalan yok: “Tamam” kampanyasını çok ama çok başarılı bulduk. Çok zekice! Müthiş! Muhteşem! Dahice! Hatta pörfekt!

Bu kampanya asla burada durmamalı. Bu “tamam” kampanyası asla sosyal medya ile sınırlı kalmamalı.

Çok iyi bir yerden yakaladınız. Gerçekten tebrikler. 24Haziran’a kadar bu kampanyayı mutlaka sıcak, hararetli tutmalısınız. Yeni eylemlerle kampanyayı renklendirmeli, çeşitlendirmeli, daha da yaygınlaştırmalısınız.

AK Parti ve MHP seçmenine ne kadar zeki olduğunuzu göstermek için elinize bir kez daha fırsat geçti, doya doya kullanmalısınız.

Gezi’de bunu yaptınız aslanlarım! Yine yapabilirsiniz, çok daha iyisini yapabilirsiniz. Kendinizi bir kez daha tüm dünyaya ispat edebilirsiniz. Farkınızı ortaya koyabilirsiniz. İşte ayağa kalkmanız için müthiş bir fırsat… İşte uyanmanız için eşsiz bir imkân… Gezi’de yarım kalanı tamamlamak için, Türkiye solunu yeniden toparlamak için bulunmaz bir şans. Caddelere, sokaklara çıkabilirsiniz… Çankaya’dan Keçiören’e doğru, Taksim’den Üsküdar’a doğru koro halinde avazınız çıktığı kadar “tamam” diye bağırıp uyuyan milleti uyandırabilirsiniz. Reklam ajanslarında hazırlanmış sloganlarınızla, görsellerinizle, tişörtlerinizle, flamalarınızla yeri göğü inletebilirsiniz. “Mo Mo Mosaddık” sloganı gibi, “Che Che Che Guevara” sloganı gibi, “Venseremos”, “Çav Bella”, “Dağlara Gel” marşlarıyla, villalarınızdan, yalılarınızdan, rezidanslarınızdan, ofislerinizden, avm’lerinizden, şöyle Yozgat’a, Sivas’a, Bayburt’a, Erzurum’a doğru “tamam” diye haykırabilirsiniz. Fırsat bu fırsat… Zekânızla, eğitiminizle, çağdaşlığınızla, Avrupalılığınızla, estetik kaygılarınız, modern görünümünüz, ince zevklerinizle, deha ürünü kampanyalarınızla AK Parti ve MHP seçmenini ezim ezim ezebilir, kıvrak zekânızla hepsine hadlerini ve yerlerini bildirebilirsiniz.

Çok güzel yerden yakaladınız… Seçime, sandığa bile gerek yok. Eğer 15 gün boyunca sürdürebilirseniz bu kampanyayı, inanın, hükümeti düşürebilirsiniz…

Buradan yürüyün yoldaşlar! Buradan devam edin dostlar… Gezi’de HDP’yi yanınıza alamamıştınız. Şimdi onlar da sizinle birlikte. Şu kardeşlik fotoğrafına bakıp da duygulanmamak elde mi? Şu dayanışma ruhuna bakıp da hüngür hüngür ağlamamak mümkün mü? Baksanıza! Bir “tamam” ülkemizi nasıl da birleştirdi… Kurt ile ceylan, çakal ile kuzu nasıl da aynı sözcükte buluştu… Baksanıza! “Milliyetçi” Meral ile askere-polise kurşun sıkan PKK aynı safta. Baksanıza! Kürt gençlerini sokağa, ölmeye ve öldürmeye çağıran, Yasin Börü’nün cinayet azmettiricisi Demirtaş ile Atatürk’ün partisi CHP’nin adayı Muharrem omuz omuza. Mustafa Kemal’in, İnönü’nün koltuğunda oturan Kılıçdaroğlu ile yıllardır “Sivas Kasabı” dedikleri Temel, 50 bin kişinin katili PKK ile 250 kişiyi katleden FETÖ aynı sloganda birleştiler. Bir küçük kelime, bir basit ifade, “tamam” sloganı nasıl da Türkiye’yi kucaklaştırdı. Sadece Türkiye mi? Avrupa arkanızda, Avrupa Birliği arkanızda, Yunanistan, Esed, Fetullah, Bayık, Karayılan, Cumhuriyet, Sözcü, Birgün, Reuters, Sputnik, BBC hepsi arkanızda. ABD arkanızda, Ortadoğu’nun diktatörleri, petrol ve silah baronları, darbeciler, kan içiciler, piyasa, spekülatörler hep arkanızda. Marjinal sol arkanızda. Besleme terör arkanızda.

Sakın ha yılmayın arkadaşlar, sakın ha vazgeçmeyin yoldaşlar, baskılara sakın boyun eğmeyin kardeşler! Bu “tamam” kampanyasını büyütebildiğiniz kadar büyütün. Halka, millete kim olduğunuzu gösterin. Şu bidon kafalılara, şu göbeğini kaşıyanlara, şu makarnayla, kömürle aldananlara artık “tamam” deyin. Gezi’de soluğunuz yetmedi, yarım bıraktınız, bu sefer “tamam” deyin ve tamamlayın. Şu yoksulların iktidarını devirin. Şu doğuluların, dindarların, muhafazakârların, gariplerin, bir türlü aydınlanmamış, bir türlü çağdaşlaşmamışların, çobanların, yani halkın, yani milletin iktidarını yerle bir edin! Türkiye’yi sadece siz kurtarabilirsiniz. Türkiye’yi eski “güzel” günlerine sadece siz döndürebilirsiniz. PKK’ya gücünü, Fetullah’a iktidarını, Avrupalılara o mürebbiye edasını, darbecilere itibarlarını ancak ve ancak siz iade edebilirsiniz. CHP, İP, HDP, SP, PKK, PYD, FETÖ, AB, ABD ve dahi 29 harf sizin emrinizde, sizin hizmetinizde. Halkayı daha da genişletin. DHKP-C’yi, TKP’yi, DAEŞ’i dışarda bırakmayın. Bu kardeşlik, bu dayanışma, bu milleti ve milli iradeyi ezme fırsatını ne olur bu sefer bari heba etmeyin!

Çok iyi yerden yakaladınız gençler! Müthiş bir birliktelik sergiliyorsunuz! Dayanışmanızla milleti kendinize “hayran” ediyorsunuz. Çok güzel! İşte böyle! Tam da böyle devam edin!

Cehalet eğitimle geçer. Kendisini çok zeki, çok eğitimli zanneden kibirli cahilin cehaleti ise çelik gibidir, kırılmaz. Bir küçük sözcükle bütün ilişkilerinizi, irtibatlarınızı, kurguyu, niyeti açık ettiniz. Kibrinizle tuzağa düştünüz. Ha gayret, “tamam”da devam edin. Az kaldı, o çelik kırılacak. Öğreneceksiniz. Devam, böyle devam!