Hakan Albayrak
Dünkü yazımda Erdoğan/AK Parti iktidarına ‘Hukuk devleti ilkesini çiğneyen, ifade hürriyetini ihlal eden ve devlet idaresinde tek adam anlayışını hakim kılan antidemokratik bir rejim’ olduğu gerekçesiyle karşı çıkan kimi CHP’linin, bu sorunlar Mustafa Kemal döneminde çok daha şiddetli bir şekilde var olduğu halde CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul’daki seçim zaferini “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye haykırarak kutlamasındaki çelişkiye dikkat çekmiştim.
Yazıma itiraz eden bir okur, “Mustafa Kemal’in yaşadığı yıllarda dünyada Mussolini, Hitler, Stalin gibi adamlar vardı” diyerek, o dönem için Mustafa Kemal’in yönetim tarzının makul görülmesi gerektiğini ileri sürdü.
Hep duyduğumuz, benim hiç itibar etmediğim bir ezber.
Evet, Sovyetler Birliği’nde komünist, İtalya’da faşist, Almanya’da nasyonal sosyalist bir diktatörlük hüküm sürüyordu; fakat Amerika Birleşik Devletleri’nde, İngiltere’de, Fransa’da, Hollanda’da, Norveç’te, İsveç’te demokrasi vardı o dönemde.
Üstelik demokratik devletlerin çoğu cumhuriyet adını bile taşımıyordu; krallık vardı çoğunda.
Cumhuriyet adını taşıyan birçok devlette ise demokrasiden eser yoktu.
Onun için Ali Fuat (Cebesoy), Mustafa Kemal ve arkadaşlarının tercih ettiği “cumhuriyet”i eleştirirken diyordu ki: “Cenubî Amerikan devletleriyle Bolşevik devletleri de birer cumhuriyet… Bunlar tam mânasıyla birer diktatörlüktür. Biz asla diktatörlüğü getirmeyecek esaslara dayanan cumhuriyet istemiştik.”
Mustafa Kemal ve arkadaşlarının, demokratik rejimler yerine diktatörlükleri örnek almalarını niçin mazur görelim?
‘Efendim, halk demokrasi cahiliydi, önce demokrasiyi hazmedecek bir seviyeye getirilmeliydi’ filan da mazeret olmaz; düpedüz saçmalık!
Meşrutiyet/Meclis-i Mebusan tecrübesinden geçmiş, çok partili siyasi hayata yabancı olmayan bir halk söz konusuydu.
Mustafa Kemal liderliğindeki Halk Fırkası’na (CHP) rakip çıkan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ve Serbest Fırka halkın demokrasi konusundaki cahilliği (!) yüzünden değil, bilakis halkın demokratik olgunluğu yüzünden kapatıldı; halk, hürriyete selam çakan bu partileri iktidara getirme temayülü gösterdiği için.
Şu da var ki, “Atatürk zamanında Rusya, İtalya, Almanya da diktatörlükle idare ediliyordu, ne var yani?” deyip geçebileceksek, “Günümüzde Çin, Rusya, hatta Avrupa Birliği üyesi Macaristan ve Polonya bile otoriter hükümetlerin idaresi altında olduğuna göre Erdoğan’ın tarz-ı idaresi zamanın ruhuna uygundur” deyip geçmemiz de mümkün!
Münasip mi?
Hayır.
***
Maksadım eski yaraları kaşımak değil.
Günümüz siyasetindeki yanlışlara karşı çıkarken Mustafa Kemal dönemindeki benzer ve daha korkunç yanlışları “Atatürk”e sadakat adına sahiplenme veya mazur görme çelişkisinin ileride somut siyasi sonuçlar doğurabileceğinden endişe etmeseydim bu konuya hiç girmezdim.
Erdoğan/AK Parti iktidarı karşısında mevzi kazanmayı “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye kutlayanların davasının aslında demokratik hukuk devletini ihya veya inşa davası olmadığını, bunların gönüllerinde yatan asıl aslanın “irticayla topyekun mücadele” yıllarına dönmek olduğunu zannediyorum ve son zamanlarda güzel değişim işaretleri veren CHP yönetiminin bu tazyikten etkilenmemesini diliyorum.
Meramım bundan ibaret.
***
Bir de ‘CHP’ye kin, AKP’ye bağlılık duyduğun için böyle yazdın’ diyenler var.
Kel alâka!
Erdoğan ve AK Parti’ye eleştirilerim -son zamanlarda “Atatürkçülüğün” önde gideni olmaya soyunmalarının tuhaflığına dair tespitlerim de- malum.
Son söz:
Bugünkü meselelerimizin çözümü ne “Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk”te aranmalı, ne de “Ulu Hakan Abdülhamid Han”da.
Yazarlar
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.12.2024
16.05.2022
7.03.2022
31.01.2022
20.01.2022
30.11.2021
25.11.2021
15.11.2021
25.10.2021
17.08.2021