Hilâl KAPLAN
Türkiye sivil toplum hayatına yeni bir dernek daha katıldı.
Bu seneki 8 Mart'ta kurulan Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM), geçtiğimiz akşam özel bir toplantıyla basına tanıtıldı.
Yönetim Kurulu, hayatın farklı alanlarından dini hassasiyetleri yüksek kadınlardan oluşan KADEM, kadın hakları mücadelesine farklı bir perspektif sunmak amacını da güdüyor. Genel amaçları içerisinde hem kadının hem de ailenin statüsünün yükseltilmesinin yer alması da bunun göstergelerinden...
Ayrıca kadına siyasal, sosyal, ekonomik alanlara katılım bilincinin aşılanması, kadın hakları ve fırsat eşitliği konusunda toplumda bilinçlendirmenin artırılması ve bu yönde manevi değerlere saygılı ortak bir bilinç ve kamuoyu oluşturulmasını da temel hedefleri arasında sayıyor.
Bu çerçevede KADEM, kadınların yaşama pozitif katılımını sağlamaya, onları hakları noktasında bilinçlendirmeye, bireysel ve mesleki gelişimlerine katkı sunmaya çalışacak.
Derneğin vizyonuysa şöyle tarif edilmiş: 'Türkiye Kadınının öz değerlerini muhafaza ederek, ulusal ve uluslararası platformlarda dünya kadınları ile rekabet edecek düzeye getirmek, getireceği çözümlerle kadınımızın hayatını kolaylaştırmak ve zenginleştirmek...'
'Türk kadını' yerine 'Türkiye kadını' ifadesinin seçilmesindeki kucaklayıcılıktan, feminist literatürden alışık olmadığımız 'değerleri muhafaza etme' amacına kadar pek çok ifade aslında KADEM'in yola çıkışındaki özgünlüğü bize haber veriyor.
KADEM'in şimdiye kadar gerçekleştirdiği en önemli çalışmalardan birisinin 'Yerel Yönetimler Eğitim Sertifika Programı' olduğunu düşünüyorum. 'Gönüllü kadın kotası'nın gerekliliğine inanan ve kadınların siyasete daha geniş katılımını hedefleyen dernek, bu amaç doğrultusunda, 93 kadını yerel seçim adaylığına hazırlamış. Bu kadınların 64'üyse, çeşitli yerlerden yerel seçimlerde aday olmak için başvurularını gerçekleştirmiş.
Yine bir başka farkındalık yaratma projesi de KADEM'in 'Erkeksen, öfkeni yen!' sloganıyla dikkat çeken medya kampanyası oldu. Sosyal medyada 'trend' olan ve ekranlarda da geniş yer kaplayan proje, erkek egemen söyleme, yine kendi kodları içerisinden meydan okuyor ve kadına yönelik şiddete dikkat çekmeye çalışıyor.
Tanıtım gecesinde, Dernek Başkanı Doç. Dr. Sare Aydın Yılmaz'dan sonra söz alan Yönetim Kurulu Üyesi Sümeyye Erdoğan da kadın hakları mücadelesine farklı bir soluk getirmeyi amaçladıklarını ifade etti. Çalışmaları sırasında seslenmeye çalışacakları hedef kitlesinin sadece kadınlar değil, erkekler de olacağını söyleyen Erdoğan, bu amaçla erkeğe yönelik de yapıcı bir dili benimsemenin önemine dikkat çekti. Batı kaynaklı literatürün de kendliğinden ortaya çıkmadığını, onu şekillendiren sosyo-ekonomik faktörler olduğunu söyleyen Erdoğan, bu yüzden toplumsal kodları merkeze alan bir çalışma yürüteceklerini de sözlerine ekledi. En öncelikli başlıklarının aile içi şiddet olduğunu belirterek, 'Kol kırılır, yen içinde kalır' anlayışının kadın üzerindeki aile ve toplum baskısını artırdığını dile getirdi.
Bu özetten de anlaşılacağı üzere KADEM, kadını muhafaza etmekle toplumsal değerleri muhafaza etmenin birbiriyle çelişen değil, birbirini tamamlayan amaçlar olduğunu kanıtlamak üzere yola çıkmış bulunuyor. Hayırlı olsun, hayra vesile olsun.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019