Hüseyin GÜLERCE
ABD'nin Libya büyükelçisinin Bingazi'de öldürülmesi, her yönüyle bir provokasyonu çağrıştırıyor. İsrail ve ABD vatandaşı biri çıkıp; "siyasi provokasyon amacıyla filmi ben çektim" diyor. Tam da dediği gibi oluyor ve İslam coğrafyası ayağa kalkıyor. Tepkilerdeki şiddet ve öfke ise İslam coğrafyasının hali pür melalini anlatıyor. Böyle zamanlarda, bölgedeki ajanlara gün doğduğunu hatırlatmaya gerek var mı? Provokasyona müsait zemin olduğu sürece faturayı Müslümanlara çıkarmak da kolaylaşıyor.
Peygamberimize (sas) yönelik saldırılara bir Müslüman olarak tepki göstermemiz elbette tabiidir. Avrupa'da karikatür, ABD'de film ile hakaret, asla fikir ve ifade hürriyeti değildir. Demokrasinin, demokratlığın ölçüsü inançlara saygıdır. Eleştiriyi hakarete döndürenler samimi olamazlar. Ancak Müslümanların vereceği tepkilerin şiddet, saldırı, hatta katliama dönüşmesi asla tasvip edilemez. İslam'ın dırahşan çehresini karartan anlayışların ve yorumların, İslam'a ne kadar zarar verdiğini biliyoruz. Özü sevgi, şefkat, merhamet, hoşgörü olan dinimize leke sürülmesine mani olmalıyız. Dolayısıyla Efendimize (sas) ve değerlerimize yönelik saldırılara tepki gösterirken, bize yakışan bir üslup olmalıdır.
Maalesef İslam coğrafyasında, Müslümanlara karşı kurulan tuzakları ferasetle bertaraf etme basiretini gösterecek bir şuur seviyesi yok bugün. Dolayısıyla Libya'daki gibi provokasyonlarda fatura, İslam'a düşman küresel bir medyanın da aracılığı ile Müslümanlara çıkartılıyor. Terörle İslam özdeşleştirilmeye çalışılıyor. Dünya kamuoyunda zihinler bulandırılıyor, önyargılar besleniyor, İslam'ın yükselen sesi bastırılmak isteniyor...
ABD büyükelçisinin öldürülmesi iki yönüyle büyük bir provokasyon gibi gözüküyor.
Birincisi Ortadoğu'da Sünni-Şii çatışmasının ardından bir de Müslüman-Hıristiyan çatışması tezgâhlanmak isteniyor. Efendimize (sas) hakaret içeren filmin dağıtımını bir Kıpti'nin yaptığının söylenmesi Mısır için açık bir tahriktir.
Libya'daki provokasyon asıl itibarıyla Amerikan seçimleriyle ilgili olabilir. Obama'nın yeniden seçilmemesi için Libya'da düğmeye basıldığını söylemek kehanet sayılmaz. Obama yönetimi, İsrail politikalarına destek veren Yahudi lobisine direniyor. İsrail, ABD'yi, İran'ın nükleer programı konusunda yeterince sert olmamakla suçluyor.
Obama, ikinci defa seçilebilmek için kampanya sırasında dış politika konularından uzak duruyor. ABD'nin Suriye ile ilgili kayıtsızlığının altında yatan en büyük sebep de budur... Bugün ABD seçmeni Libya, Irak, Suriye konularında tek kelime duymak istemiyor. 11 Eylül saldırısı, Amerikan halkını derinden etkilemiştir ve kamuoyu, Washington'un içe kapanma siyasetine dönmesi için baskı yapıyor. Libya'daki katliam; Obama'yı köşeye sıkıştırmak ve seçime bir buçuk ay kala başkanlığı kaybedeceği bir hataya zorlamak için olabilir. Önümüzdeki altı hafta sadece ABD için değil, bütün dünya için kritik günleri işaret ediyor.
ABD başkanlık seçimleri sadece Amerika'yı değil bütün dünyayı ilgilendiriyor. Obama'nın kaybetmesi, Cumhuriyetçi adayın kazanması halinde Neoconlar mevzilerine yeniden dönecektir. Bu ise Ortadoğu'da İran'a yönelik saldırıyı gündeme getirebilir ve bölgede kaos senaryoları, büyük bir yangına dönüşebilir...
ABD'nin Libya Büyükelçisi'nin öldürülmesi, medeniyetler çatışması isteyenler hatırlandığında dünyamızın ne kadar kırılgan olduğunu anlatıyor. Nükleer silahlarla donatılmış bir dünyada küresel barış derken, bir anda üçüncü dünya harbi gibi emsali görülmemiş bir facianın içine yuvarlanmak ihtimali hiç de uzak değil.
Bu ihtimali, ancak yönetimlere rağmen, halkların bire bir barış ve diyalog çalışmaları ortadan kaldırabilir. Diyalog ve uzlaşma çabalarına söylenenleri anlamak mümkün değil. Ne yani, böyle hassas ve silah tüccarlarının iştahını kabartan bir dünyada, diyalog yerine düşmanlığı, uzlaşma yerine çatışmayı mı savunalım...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
18.04.2019
11.04.2019
4.02.2019
28.03.2019
14.03.2019
9.02.2019
9.02.2019
1.02.2019